"YAPMA CENGİZ YAPMA,RUHUNU ŞEYTANA BU KADAR KÖLE ETME,SATMA"!..EYLEM ŞENKAL'LA İLGİLİ KÖŞE YAZISINDAN DOLAYI CENGİZ SEMERCİOĞLU'NU HANGİ VATAN YAZARI,NİÇİN 'AYIP'LADI!..
Her zaman Hürriyet´te olmayacaksın.O köşede bu kadar pervasız ve vahşice yer alman mümkün olmayacak.Sana kıymet verenleri,sana arkadaşım diyenleri teker teker kaybediyorsun.
Vatan yazarı İclal Aydın,manken Eylem Şenkal'ın şair Hasan Hüseyin Korkmazgil'in gayrımeşru kızı olduğunu yazan,ancak bu iddiası daha sonra hem şairin yakınları hem de Eylem Şenkal tarafından yalanlanan Kelebek yazarı Cengiz Semercioğlu'nu bakın nasıl eleştirdi?..İşte o yazı...
Yapma Cengiz, yapma böyle kardeşim..
Sabahtan beri evin içinde sıkıntıyla dönüp duruyorum. Yazsam mı yazmasam mı... Bir şey yazacağım, büyük ihtimalle yine son derece hırçın ve tuhaf bir yanıt verecek. Oysa ne korkunç bir yazıydı yine. Nasıl da gammaz sokak çocukları gibi bitirmiş yazısını. Eylem Şenkal´ın annesinin İspanyol asıllı olduğuna dair gereksiz bir bilgi. Boş ver, ben yazmayayım. Bana ne diyorum ama... Milliyet´te, manken Eylem Şenkal´ın internet sitesindeki açıklamasını okuduğumda dayanamadım. Azime Korkmazgil´den özür dileyen ve kıymetli şair Hasan Hüseyin´in hatırasının böyle bir olayla incitilmesinden dolayı duyduğu üzüntüyü ürkek bir dille ifade ettiği o satırlardan sonra Cengiz´e bir daha bir daha kızdım...
Cengiz Semercioğlu, Eylem Şenkal´ın şair Hasan Hüseyin Korkmazgil´in gayrimeşru kızı olduğuna dair aldığı bilgiyi yazacağını söylediğinde Eylem Şenkal, "yapma Cengiz, sen benim arkadaşımsın, yazarsan yalanlarım" demiş. Cengiz bir de bunu kendisi yazıyor köşesinde...
Bana birini hatırlattı Eylem´in "Cengiz yapma, sen arkadaşımsın" cümlesi...
Yapma cengiz, yapma... Patlattığını düşündüğün haberler hiçbir faydalı sonuca götürmüyor halkımızı.
Ve emin ol sevgili dostum, her zaman Hürriyet´te olmayacaksın. O köşede bu kadar pervasız ve vahşice yer alman mümkün olmayacak. Sana kıymet verenleri, sana arkadaşım diyenleri teker teker kaybediyorsun. Sakın ben gazeteciyim, mesleki refleksim var filan deme. Bir gün gazeteci olmayabilirsin. Hürriyet öncesinde olduğu gibi, gece yarıları arayıp ansızın yardım isteyebildiğin o kişilere bir gün yine ihtiyaç duyabilirsin. İşsiz kalabilirsin, hayat bu. Allah korusun hastalanabilirsin. Olur a, şeytan bu; tersine döndürüverir çarkını.
Eylem Şenkal´ı hiç istemediği bir pozisyonda bırakan bu "bomba" haberin yıllardır konuşulur, kimse de dile getirmezdi. İşin acı tarafı, bugün birçok genç Hasan Hüseyin de kim diyor... Ne "Acıyı Bal Eyledik"i biliyorlar ne de "Acılara Tutunmak"ı... Eylem onlar için ölmüş bir şairin gayrimeşru manken kızı. Peki ya Hasan Hüseyin´in ailesi...
Ama belki de haklısın Cengiz. Belki bize ihtiyacın yok artık. Sen de zengin, güçlü, tekneli, çok paralı "gazetecilerden" olmak istiyorsun.
Belki haklısın, doğrusu budur.
Ama dostum "Faust"u oku bir daha. Ruhunu şeytana bu kadar köle etme, satma.
Bu yazıyı da sakın bir "giydirme yazısı" olarak algılama. Bazen çok kızıyorum sana. Bana yaptığın büyük ayıbı affetsem bile "ayıp etmeyi" giderek bir stil haline getirdiğini görünce üzülüyorum. Çünkü kardeşim; sen insanın elini insanca sıkar, neşeli sohbetlerde unutulmaz kahkahalar atardın...
Yapma Cengiz, yapma kardeşim ve ne olur cevap yazma.
http://
Yapma Cengiz, yapma böyle kardeşim..
Sabahtan beri evin içinde sıkıntıyla dönüp duruyorum. Yazsam mı yazmasam mı... Bir şey yazacağım, büyük ihtimalle yine son derece hırçın ve tuhaf bir yanıt verecek. Oysa ne korkunç bir yazıydı yine. Nasıl da gammaz sokak çocukları gibi bitirmiş yazısını. Eylem Şenkal´ın annesinin İspanyol asıllı olduğuna dair gereksiz bir bilgi. Boş ver, ben yazmayayım. Bana ne diyorum ama... Milliyet´te, manken Eylem Şenkal´ın internet sitesindeki açıklamasını okuduğumda dayanamadım. Azime Korkmazgil´den özür dileyen ve kıymetli şair Hasan Hüseyin´in hatırasının böyle bir olayla incitilmesinden dolayı duyduğu üzüntüyü ürkek bir dille ifade ettiği o satırlardan sonra Cengiz´e bir daha bir daha kızdım...
Cengiz Semercioğlu, Eylem Şenkal´ın şair Hasan Hüseyin Korkmazgil´in gayrimeşru kızı olduğuna dair aldığı bilgiyi yazacağını söylediğinde Eylem Şenkal, "yapma Cengiz, sen benim arkadaşımsın, yazarsan yalanlarım" demiş. Cengiz bir de bunu kendisi yazıyor köşesinde...
Bana birini hatırlattı Eylem´in "Cengiz yapma, sen arkadaşımsın" cümlesi...
Yapma cengiz, yapma... Patlattığını düşündüğün haberler hiçbir faydalı sonuca götürmüyor halkımızı.
Ve emin ol sevgili dostum, her zaman Hürriyet´te olmayacaksın. O köşede bu kadar pervasız ve vahşice yer alman mümkün olmayacak. Sana kıymet verenleri, sana arkadaşım diyenleri teker teker kaybediyorsun. Sakın ben gazeteciyim, mesleki refleksim var filan deme. Bir gün gazeteci olmayabilirsin. Hürriyet öncesinde olduğu gibi, gece yarıları arayıp ansızın yardım isteyebildiğin o kişilere bir gün yine ihtiyaç duyabilirsin. İşsiz kalabilirsin, hayat bu. Allah korusun hastalanabilirsin. Olur a, şeytan bu; tersine döndürüverir çarkını.
Eylem Şenkal´ı hiç istemediği bir pozisyonda bırakan bu "bomba" haberin yıllardır konuşulur, kimse de dile getirmezdi. İşin acı tarafı, bugün birçok genç Hasan Hüseyin de kim diyor... Ne "Acıyı Bal Eyledik"i biliyorlar ne de "Acılara Tutunmak"ı... Eylem onlar için ölmüş bir şairin gayrimeşru manken kızı. Peki ya Hasan Hüseyin´in ailesi...
Ama belki de haklısın Cengiz. Belki bize ihtiyacın yok artık. Sen de zengin, güçlü, tekneli, çok paralı "gazetecilerden" olmak istiyorsun.
Belki haklısın, doğrusu budur.
Ama dostum "Faust"u oku bir daha. Ruhunu şeytana bu kadar köle etme, satma.
Bu yazıyı da sakın bir "giydirme yazısı" olarak algılama. Bazen çok kızıyorum sana. Bana yaptığın büyük ayıbı affetsem bile "ayıp etmeyi" giderek bir stil haline getirdiğini görünce üzülüyorum. Çünkü kardeşim; sen insanın elini insanca sıkar, neşeli sohbetlerde unutulmaz kahkahalar atardın...
Yapma Cengiz, yapma kardeşim ve ne olur cevap yazma.
http://