"VERGİ CEZASIYLA KORKUTUYORLAR!.." DEMİREL'DEN AYDIN DOĞAN'A TAM DESTEK!..
Son dönemdeki sokak olaylarını değerlendiren Süleyman Demirel, bir gazetecinin sorusu üzerine sözü Aydın Doğan'a getirerek bakın neler söyledi?
Dokuzuncu Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel, "Türkiye'de derin bir kaygı, tereddüt ve korku olduğunu" ifade ederek, "Öte yandan Türkiye'nin gücü kudreti var. Türkiye bütün gücüyle ayaktadır" dedi.
Demirel, Toplumsal Düşünce Derneği Genel Başkanı Fethi Bolayır ve beraberindekileri Güniz Sokak'taki evinde kabul etti. Bolayır, son günlerde yaşanan terör olaylarını anımsatarak duydukları endişeleri dile getirdi.
Süleyman Demirel, tehdit ve tehlikelerin başarıya ulaşmasının mümkün olmadığını ifade etti. "Türkiye'de derin bir kaygı, tereddüt ve korku var. Yaşananlar herkesi rahatsız ediyor. Öte yandan Türkiye'nin gücü kudreti var. Türkiye bütün gücüyle ayaktadır" şeklinde konuşan Demirel, "Yel dağdan ne alır?" diye sordu.
"Olup bitenleri küçümsemediğini, ancak bunun karşısında Türkiye'nin güçlü bir şekilde ayakta durduğunu" belirten Demirel, Atatürk ve Cumhuriyete inananların, son olaylardan sonra inanç ve güvenlerinin arttığını kaydetti.
"Türkiye'de etnik gruplar arasında birlikte yaşamak istemeyenler olmasına karşın bir arada yaşamak isteyenlerin de bulunduğunu" anlatan Demirel, bir arada olmak isteyenlerin, ayrılmak isteyenlerden kat kat fazla olduğunu ifade etti.
BASIN VE YARGIYA MÜDAHALE
Basın mensuplarının sorularını da yanıtlayan Demirel, "Aydınlık Dergisi, yaptığı haberlerden dolayı bir ay kapatıldı. Basın özgürlüğü açısından nasıl değerlendiriyorsunuz" sorusuna, şu karşılığı verdi:
"Resmi ağızların iddiasına göre Türkiye'de basın özgürlüğü sorunu yoktur ama aynı zamanda Türkiye'de kapatılmış gazeteler var.
Eğer siyasi iktidarı biraz eleştirirseniz bir süre sonra ortadan kayboluyorsunuz, yazar olarak. Gazete patronları işaret alıyor, 'Bu adamı daha fazla yazdırma' falan... Ondan sonra gazeteler eğer siyasi iktidarların hoşuna gitmiyorsa çeşitli tedbirler alınıyor. Vergi dairesi dahi bu tedbirler içerisine girmiştir. Yani altından kalkamayacağınız kadar büyük vergiler tarh etmek suretiyle bir korku vermeye çalışıyorlar. Bütün bunlar Türkiye'de vatandaşların gözü önünde oluyor. Türkiye'de hem basın hem yargı büyük müdahalelerle karşı karşıyadır."
Demirel, Toplumsal Düşünce Derneği Genel Başkanı Fethi Bolayır ve beraberindekileri Güniz Sokak'taki evinde kabul etti. Bolayır, son günlerde yaşanan terör olaylarını anımsatarak duydukları endişeleri dile getirdi.
Süleyman Demirel, tehdit ve tehlikelerin başarıya ulaşmasının mümkün olmadığını ifade etti. "Türkiye'de derin bir kaygı, tereddüt ve korku var. Yaşananlar herkesi rahatsız ediyor. Öte yandan Türkiye'nin gücü kudreti var. Türkiye bütün gücüyle ayaktadır" şeklinde konuşan Demirel, "Yel dağdan ne alır?" diye sordu.
"Olup bitenleri küçümsemediğini, ancak bunun karşısında Türkiye'nin güçlü bir şekilde ayakta durduğunu" belirten Demirel, Atatürk ve Cumhuriyete inananların, son olaylardan sonra inanç ve güvenlerinin arttığını kaydetti.
"Türkiye'de etnik gruplar arasında birlikte yaşamak istemeyenler olmasına karşın bir arada yaşamak isteyenlerin de bulunduğunu" anlatan Demirel, bir arada olmak isteyenlerin, ayrılmak isteyenlerden kat kat fazla olduğunu ifade etti.
BASIN VE YARGIYA MÜDAHALE
Basın mensuplarının sorularını da yanıtlayan Demirel, "Aydınlık Dergisi, yaptığı haberlerden dolayı bir ay kapatıldı. Basın özgürlüğü açısından nasıl değerlendiriyorsunuz" sorusuna, şu karşılığı verdi:
"Resmi ağızların iddiasına göre Türkiye'de basın özgürlüğü sorunu yoktur ama aynı zamanda Türkiye'de kapatılmış gazeteler var.
Eğer siyasi iktidarı biraz eleştirirseniz bir süre sonra ortadan kayboluyorsunuz, yazar olarak. Gazete patronları işaret alıyor, 'Bu adamı daha fazla yazdırma' falan... Ondan sonra gazeteler eğer siyasi iktidarların hoşuna gitmiyorsa çeşitli tedbirler alınıyor. Vergi dairesi dahi bu tedbirler içerisine girmiştir. Yani altından kalkamayacağınız kadar büyük vergiler tarh etmek suretiyle bir korku vermeye çalışıyorlar. Bütün bunlar Türkiye'de vatandaşların gözü önünde oluyor. Türkiye'de hem basın hem yargı büyük müdahalelerle karşı karşıyadır."