ÜNLÜLERİN AVUKATI HÜSEYİN YARSUVAT'A FETHULLAH GÜLEN NE TEKLİF ETTİ?

Aydınlık gazetesi önceki gün hayatını kaybeden, ünlülerin avukatı olarak da tanınan avukat Hüseyin Yarsuvat'ın hayatının en ilginç anlarını yazdı

Aydınlık gazetesinden Mehmet Bozkurt'un, Yarsuvat'ın Fethullah Gülen'le hastane arkadaşı olduğunu, eski medya patronu Erol Aksoy'un borçlarının nasıl kanser ettiğini, Nazlı Ilıcak'a yalıda atılan dayağı ve Yarsuvat'ın MİT'ten neden istifa ettiğini anlattığı "Adanalı 'Şövalye' Yarsuvat" başlıklı o haber:

Odatv davasından Silivri Cezaevi'ndeyken şüpheli bir şekilde hayatını kaybeden MİT Orta Asya Başmüşaviri Kaşif Kozinoğlu'nun avukatı Hüseyin Derin Yarsuvat (69) yaşamını yitirdi.

Hüseyin Yarsuvat Salı günü saat 18.00'de İstanbul Beykoz'daki evinde hayatı kaybetti. Sağlık sorunları olan Yarsuvat, daha önce kanser tedavisi görmüştü. Yarsuvat'un cenazesi bugün öğlen Zincirlikuyu Camii kılınacak namazın ardından, Zincirlikuyu mezarlığında toprağa verilecek.

Hukukçu bir aileden gelen Hüseyin Yarsuvat'ın hayatı oldukça ilginç.

Hüseyin Yarsuvat Galatasaray Lisesi'nde okudu. Eski MİT Müsteşarı Şenkal Atasagun, Barış Manço, gazeteci Mehmet Ali Birand, Prof. Dr. Barlas Tolon ile tiyatro ve televizyon oyuncusu Şevket Altuğ Hüseyin Yarsuvat'ın yakın arkadaşlarındandı. Bir çok büyükelçi ve diplomat da sınıf arkadaşları arasında yer aldı.

Aksoy'un krizi kanser etti

Müvekkilleri arasında oldukça dikkat çeken isimler var. Ünlü işadamı, bir dönemin medya patronu Erol Aksoy Yarsuvat'ın en yakın arkadaşı. Show Tv ve Cine5 televizyonlarının kurucusu aynı zamanda 2002'de Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu'na devredilen İktisat Bankası'nın sahibi olan Aksoy'un şirketlerindeki en büyük destekçisi Yarsuvat oldu.

Yarsuvat, Aksoy'un televizyonlarının hukuk müşavirliğini yaparken, İktisat Bankası'nın yönetim kurulu üyesisiydi. "Bankalar Kanununa muhalefet" ettikleri gerekçesiyle Aksoy ve 19 kişi hakkında dava açıldı. 19 kişi hakkında halen süren davanın sanıklarından biri de Hüseyin Yarsuvat'tı. Erol Aksoy'un yaşadığı mali kriz yakın arkadaşı Yarsuvat'ı derinden sarstı. Bu mali krizle birlikte Yarsuvat mide kanserine yakalandı.

Gülen'in hastane arkadaşı

Ünlü hukukçu 2003 yılında tedavi için Amerika'ya gitti. Kaldığı hastanede Fethullah Gülen'de vardı. Yarsuvat ve Gülen iyi bir dostluk kurdu. Birlikte geçirdikleri süre boyunca Gülen Yarsuvat'a tassavvuf öğretilerini anlattı, kitaplarını imzaladı. Gülen hastanede başlayan dostluklarını ticari dostluğa da dönüşmesini istedi. Gülen televizyonculuk konusunda deneyimli olan Yarsuvat'a Samanyolu TV'nin hukuk müşavirliğini teklif etti. Yarsuvat bu teklifi red etti. O sırada Kanal D, Show Tv, Cine5 gibi televizyonların hukuk müşavirliğini sürdürüyordu.

Annesinin diploması Atatürk'ten

Hüseyin Yarsuvat'ın ailesi de hukukçu. Annesi Nimet Hanım Türkiye'nin ilk kadın hukukçularından. Nimet Hanım diplomasını Mustafa Kemal Atatürk'ün elinden almış. Babası İhsan Yarsuvat 1952 yılında Dumlupınar Denizaltımızın Çanakkale Boğazı’nda bir kaza sonucu İsveç Şilebi Naboland ile çarpışarak batması sonucu açılan davada, Naboland Şilebi Kaptanı Oscar Loranzon’un avukatlığını alarak dikkat çekmiştir.

Baba Yarsuvat aynı zamanda sıkı bir Demokrat Partili. Dönemin Başbakanı Adnan Menderes'in avukatlığını da üstlenmiştir. Kardeşi Duygun Yarsuvat Galatasaray camiasının yakından tanıdığı bir isim. Aynı zamanda Balyoz davası başta olmak üzere Türkiye'nin gündemindeki önemli davalarda avukatlık yapmaktadır.

Hüseyin Yarsuvat Okul yıllarında spora ilgi duydu. Yarsuvat son yıllarda ise at biniciliğine merak salmıştı. Yarsuvat son röportajını 2011'de Adana'nın sektör dergisi Zenar Trend'e verdi. Dergi Yarsuvat'la yaptığı röportajı 'Dünyanın tanıdığı Adanalı şövalye' başlığıyla kapaktan verdi.

Hüseyin Yarsuvat tanınmış MİT mensuplarının, sanatçıların ve iş adamların avukatlığını yürüttü. İngiliz gazetesi The Times, açılışı için harcanan parayla ilgili "1.4 milyar dolar, şaka değil gerçek" başlığını kullandığı Antalya'daki Mardan Palace Hoteli'nin sahibi Azeri kökenli Rus işadamı Telman İsmailov'un da avukatı Hüseyin Yarsuvat.

MİT mensubuydu

1970’li yıllarda işçi eylemlerinin tırmanışa geçtiği sıralarda, dönemin Jandarma Genel Komutanı Kemal Atalay İstanbul Sıkıyönetim Komutanlığı'na getirilir. Atalay'ın isteği üzerine Yarsuvat sendikal konulardaki bilgi ve tecrübelerini sıkıyönetim adli müşavirliği ile paylaşır.

O tarihlerde Dev-Yol, Dev-Sol gibi örgütler Yarsuvat'ı ölüm listesine alır. Hal böyle olunca Yarsuvat 15 yıl çelik yelekle dolaşır. Bu dönemde hakkında MİT ajanı olduğuna ilişkin haberler yayımlanır. Yarsuvat aktif MİT mensubudur. Bu görevinden, avukatlık mesleğinin tarafsızlık ilkesini zedelediği için istifa eder. İstifa dilekçesini dönemin MİT Müsteşarı Burhanettin Bigalı'ya sunar.

MİT'ten istifa eden Yarsuvat, MİT'çilerin avukatlığını üstlenir. Eski MİT Müsteşarı Şenkal Atasagun yakın arkadaşıdır. Odatv davasıyla birlikte gündeme gelen MİT'çi Kaşif Kozinoğlu'da Yarsuvat'ın müvekkillerindendi.

Nazlı Ilıcak'a yalıda dayak

Ilıcak'lar İstanbul Yeniköy'deki yalılarını 15 milyon dolara Yarsuvat'un hem yakın arkadaşı, hem iş arkadaşı Erol Aksoy'a satar. Aksoy bir türlü yalıyı Ilıcak'lardan alamaz. Mahkeme Ilıcaklar için tahliye kararı verir. Bu kararın gereğini yapmak üzere Hüseyin Yarsuvat yalının kapısına dayanır. Kapıyı açan Nazlı Ilıcak, "Cesedimi çiğnemeden bizi buradan çıkartamazsınız" der. Buna sinirlenen Hüseyin Yarsuvat, Ilıcak'ı kolundan tuttuğu gibi fırlatır. Daha sonra Ilıcak kameralara kaçan çorbanı gösterir. Bu olay 6 Ocak 1994 tarihli Milliyet gazetesinde büyük haber olur. 2009 yılında Hüseyin Yarsuvat ve Nazlı Ilıcak bir davette biraraya gelir. Bu olay kahkahalar eşliğinde anılır.