Ünlü sanatçıya Erdoğan’a hakaretten ceza geldi
Muhalif kişiliğiyle tanınan sanatçı Suavi'ye, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a hakaret ettiği gerekçesiyle hapis cezası verildi.
İzmir 33. Asliye Ceza Mahkemesi'nde görülen davanın duruşmasında Suavi'nin avukatları müvekkilinin konuşmalarının ifade özgürlüğü kapsamında değerlendirilmesi gerektiğini belirterek beraat talep etti. Mahkeme heyeti Suvai'ye 1 yıl 2 ay hapis cezası verilmesine hükmetti. Mahkeme daha sonra Suavi'nin ‘hal ve tavırlarını göz önünde bulundurarak' verilen cezayı 11 ay 20 güne düşürdüğünü açıkladı. Mahkeme bu cezayı da 14 bin lira para cezasına çevirdi. Mahkeme cezada da taksitlendirmeye gitmedi.
‘TOPLUMUN İFADE ÖZGÜRLÜĞÜNÜ TEHDİT EDEN BİR KARAR'
Suavi'nin avukatı Ercan Demir verilen cezaya tepki göstererek, “Verilen bu karar ifade özgürlüğü bakımından son derece ve tehlikeli” dedi. Demir; “Müvekilim Suavi'nin suç sayıldığı sözleri bir dönem mevcut siyasi iktidar ve o iktidar adına başbakan olan Recep Tayyip Erdoğan'ın fetö cemaati ile yan yana olduğuna dair yaptığı eleştiri mahiyetinde bir sözdür. Müvekilime söylediği sözlerden dolayı mahkumiyet kararı verilmesi bütün toplumun ifade özgürlüğünün eleştiri ve tartışma hakkını tehdit eden bir nitelikte. Gerek Türkiye'deki Yargıtay kararları, Anayasa kararları ya da Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nin içtihatları değerlendirildiğinde böyle bir sözün hakaret olarak nitelendirilmesi söz konusu bile olamaz. Toplumsal değerler içerisinde dahi bu sözlerin hakaret olarak değerlendirilmesi mümkün olamaz” diye konuştu.
‘TOPLUMUN İFADE ÖZGÜRLÜĞÜNÜ TEHDİT EDEN BİR KARAR'
Suavi'nin avukatı Ercan Demir verilen cezaya tepki göstererek, “Verilen bu karar ifade özgürlüğü bakımından son derece ve tehlikeli” dedi. Demir; “Müvekilim Suavi'nin suç sayıldığı sözleri bir dönem mevcut siyasi iktidar ve o iktidar adına başbakan olan Recep Tayyip Erdoğan'ın fetö cemaati ile yan yana olduğuna dair yaptığı eleştiri mahiyetinde bir sözdür. Müvekilime söylediği sözlerden dolayı mahkumiyet kararı verilmesi bütün toplumun ifade özgürlüğünün eleştiri ve tartışma hakkını tehdit eden bir nitelikte. Gerek Türkiye'deki Yargıtay kararları, Anayasa kararları ya da Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nin içtihatları değerlendirildiğinde böyle bir sözün hakaret olarak nitelendirilmesi söz konusu bile olamaz. Toplumsal değerler içerisinde dahi bu sözlerin hakaret olarak değerlendirilmesi mümkün olamaz” diye konuştu.