Umut nöbetini Aydın Engin ve Turgay Noyan devraldı!
Can Dündar ve Erdem Gül'e destek vermek amacıyla başlatılan Silivri Cezaevi önündeki 'Umut Nöbeti2ni bugün gazeteci Aydın Engin ve Turgay Noyan devraldı.
Zaman'ın haberine göre; MİT TIR'ları haberleri nedeniyle tutuklanarak Silivri Cezaevi'ne gönderilen Cumhuriyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Can Dündar ve gazetenin Ankara temsilcisi Erdem Gül'e destek amacıyla başlatılan umut nöbetini Cumhuriyet Yazarı Aydın Engin ve Basın Konseyi Yüksek Kurul Üyesi Turgay Noyan devraldı. Aydın Engin, darbe dönemlerinde bile gazetecilerin sebepsiz yere hapse atılmadığını söyledi.
Silivri Cezaevi önünde umut nöbetini devralan Aydın Engin, "Kıdemli bir gazeteciyim hiç bu kadar sert ve ağır baskılar altında kalmamıştık. Üç darbe yaşamış bir gazeteciyim. O darbe günlerin bile bu kadar temelsiz ve sebepsiz nedenlerle hapse tıkılmamışlardı. Bunları da yaşamışız. Ama sonunda kazananlar özgürlüğü savunanlar ve düşünce özgürlüğünü savunanlar oldu. Bu devada bizim kazanacağımızdan en ufak bir kuşkumuz yok. İyimser olalım içerdeki arkadaşlarımız çok yorulmuşlardı. Birkaç gün dinlenmiş olsunlar." diye konuştu.
"Bugünlerde medyanın üzerine ağır bir saldırı var." diyen Engin şöyle devam etti: "Bu saldırıya karşı içeriye takılmış arkadaşlarımız ile dayanışma için buradayız. Kendini listeye yazdıran birçok arkadaşımız var. Çok çok uzun bir liste var. Ben son nöbetçi olmak istiyorum. Umarım arkadaşlarımız o uzun listeyle dayanışma eylemi sürmeden bir an önce aramıza gelirler. Türkiye'de medyanın sesine daha da güçlendirecek sesler olarak bizlere katılırlar."
Turgay Noyan ise "Şuanda sadece gazetecilik yaptıkları için içeride tutulan bütün gazeteci arkadaşlarımın bir an önce hürriyetlerine kavuşmasını diliyorum. Temennim biran önce tahliye olmaları." dedi.
Silivri Cezaevi önünde umut nöbetini devralan Aydın Engin, "Kıdemli bir gazeteciyim hiç bu kadar sert ve ağır baskılar altında kalmamıştık. Üç darbe yaşamış bir gazeteciyim. O darbe günlerin bile bu kadar temelsiz ve sebepsiz nedenlerle hapse tıkılmamışlardı. Bunları da yaşamışız. Ama sonunda kazananlar özgürlüğü savunanlar ve düşünce özgürlüğünü savunanlar oldu. Bu devada bizim kazanacağımızdan en ufak bir kuşkumuz yok. İyimser olalım içerdeki arkadaşlarımız çok yorulmuşlardı. Birkaç gün dinlenmiş olsunlar." diye konuştu.
"Bugünlerde medyanın üzerine ağır bir saldırı var." diyen Engin şöyle devam etti: "Bu saldırıya karşı içeriye takılmış arkadaşlarımız ile dayanışma için buradayız. Kendini listeye yazdıran birçok arkadaşımız var. Çok çok uzun bir liste var. Ben son nöbetçi olmak istiyorum. Umarım arkadaşlarımız o uzun listeyle dayanışma eylemi sürmeden bir an önce aramıza gelirler. Türkiye'de medyanın sesine daha da güçlendirecek sesler olarak bizlere katılırlar."
Turgay Noyan ise "Şuanda sadece gazetecilik yaptıkları için içeride tutulan bütün gazeteci arkadaşlarımın bir an önce hürriyetlerine kavuşmasını diliyorum. Temennim biran önce tahliye olmaları." dedi.