Ukrayna bu taktikle Rus askerleri püskürtmeyi başardı: ‘Önümüzdeki 10 gün belirleyici olacak’

Rusya'nın Ukrayna'yı işgali dördüncü haftasına girerken, Ukraynalı ve Batılı uzmanlar, Rus birliklerin son durumunu ve Ukrayna'nın uyguladığı taktikleri değerlendirdi. Ukrayna'nın "pusuya düşürme taktiğinin" başarının arkasındaki hamle olduğuna dair yorumlar yapıldı.

Rusya’nın Ukrayna’yı işgalinde dördüncü haftaya girilirken İngiliz The Times gazetesi, Ukrayna birliklerinin Ruslara karşı uyguladığı taktikleri analiz etti.

Makalede, “Parçalanmış şekilde yol kenarlarında bırakılan tank enkazları Ukrayna’da çok sık görülmeye başlandı ve bunu da daha güçsüz savunma güçlerinin akıllı taktikleriyle elde ettiler. Bu akıllı taktiklerle Moskova’nın savaş araçlarını uzak tutmayı başardılar. Savaşın dördüncü haftasına girilirken, Ukrayna beklentileri ortadan kaldırdı ve Rusya’nın ilerlemesini durdurmak bir yana, Rus güçlerini Kiev’in kuzeybatısında geri püskürttü” denildi.

Ukrayna’nın savaşın başlamasından beri 430 tank ve 1375 zırhlı aracı etkisiz hale getirdiği belirtilirken, Ukrayna’nın Rus askeri konvoylarını pusuya düşürme taktiğini uyguladığına dikkat çekildi. Ukrayna askerlerinin güçsüz olmalarına rağmen hızlıca pusuya düşürerek Rusya’ya büyük bir darbe vurduğu da kaydedildi.

Ukrayna tarafından yapılan açıklamada, işgalin başlangıcından bu yana 13 bin 800 Rus askerinin öldürüldüğü veya esir alındığı, 430 tank ve 1.375 zırhlı aracın etkisiz hale getirildiği öne sürüldü. Ukraynalı askerlerin Rusları ‘taktiksel olarak geride’ ve ‘tamamen beceriksiz’ olarak nitelendirdikleri de öne sürüldü.

‘RUSYA’NIN SON KONVOYU DA İMHA EDİLDİ’

İngiliz The Times gazetesine konuşan Ukrayna’dan üst düzey bir kaynak, “Ruslar çok zor durumda. İrpin’de bir araç konvoyu imha edildi ve bu konvoy, Rusya’nın bu bölgede sahip olduğu son harekat kuvvetiydi.” dedi.

Öte yandan, İngiliz askeri istihbaratı Perşembe günü yaptığı açıklamada, Rusya’nın Ukrayna’yı işgalinin tüm cephelerde büyük ölçüde durduğunu, Rus kuvvetlerinin ağır kayıplara uğradığını ve son günlerde karada, denizde veya havada çok az ilerleme kaydettiğini söyledi.

Savunma Bakanlığı, “Ukrayna direnişi sağlam ve iyi koordine edilmiş durumda” dedi. “Tüm büyük şehirler de dahil olmak üzere Ukrayna topraklarının büyük çoğunluğu Ukrayna’nın elinde kalıyor.”

İngiliz The Times gazetesi, “Rusya’nın başarısızlıkları, gözlemcileri Kiev’i alma kabiliyetine sahip olup olmadığını sorgulamaya itti.” ifadelerinde bulundu. 2011’den 2013’e kadar NATO’nun Müttefik Hızlı Tepki Kolordusu’na komuta eden Korgeneral Sir James Bucknall, “Bunu yapacak savaş gücüne sahip olup olmadıklarını ciddi olarak sorguluyorum” dedi. Bucknall, “Kiev gibi bir kentsel bölgede savaşmak “kaynaklarını emecek” dedi.

‘KİEV’DEKİ RUS BİRLİKLERİ YETERSİZ SAYIDA’

Savaş Araştırmaları Enstitüsü’ne göre, Kiev’in kuzeybatısındaki bölük ve tabur düzeyindeki saldırılar muhtemelen “Rus kuvvetlerinin şu anda şehrin kuşatmasını tamamlamak için üstlenebileceği en büyük saldırı operasyonları ölçeğini” temsil ediyor. Bir şirketin yaklaşık 120 personeli varken, bir Rus taburunda yaklaşık 550 ila 650 personeli bulunuyor. Eski askeri şeflere göre, böyle bir kuvvet ise ‘yeterli değil’.

Bucknall, Rus tanklarının piyadelerin gerekli desteğini alamadığı için Kiev çevresindeki kasabalara girerken ele geçirildiğini açıklarken, “Bu kadar kolay hedef olmalarının nedenlerinden biri de bu. Hareket planlaması ve kontrolü, konvoy disiplini ve lojistik gibi temel stratejilerin bile açıkça uygulanmadığını veya üzerinde düşünülmediğini gördük. Ruslar, Ukraynalıların işini kolaylaştırdı.” dedi.

‘SAVAŞTA ÖNEMLİ BİR ROL OYNUYOR’

Savunma Bakanlığı, Rus kuvvetlerinin Ukrayna’nın engebeli arazisinde mücadele ettiğini ve büyük ölçüde karayolu ağına bağlı olduklarını söyledi. Bu durumun, Ukraynalıların konvoyları pusuya düşürmesini kolaylaştırdığı vurgulandı. Savunma Bakanlığı’ndan yapılan açıklamada, Rusların “arazi manevrası yapma konusunda yetersiz oldukları” vurgulanırken, işgal sırasında kentlere bağlanan köprülerin yıkılmasının da “önemli bir rol oynadığı” belirtildi.

Birkaç Rus uçağı ve helikopterinin düşürülmesiyle Rusya’nın, Ukrayna üzerinde hava kontrolünü ele geçirememesi, karadaki birliklere desteği büyük ölçüde sınırladı. Kraliyet Hava Kuvvetleri’nde görevli,

ABD, Rusya’nın savaş gücünün yüzde 10’unu şimdiden kaybettiğini öne sürdü. İngiltere Savunma Bakanlığı’nda görev yaşmış eski operasyon direktörü Hava Mareşali Edward Stringer, konuyla ilgili yaptığı açıklamada “Savaşlarda temel bir kural var. Savaş gücünüzün yüzde 10 ila 15’ini kaybettiğinizde savaşta ‘etkisiz’ kalırsınız. Belki bu durum konsolide edilebilir ama saldırıyı ilerletemezsin.” dedi. Stringer, Ukrayna ordusunun da savaş gücünün yaklaşık yüzde 10’unu kaybettiğini, ancak bunu ana üssünden geri getirebileceğini söyledi.

‘PUTİN’İN PLANI SON DERECE İYİMSERDİ…’

Stringer Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in işgal planının “son derece iyimser” olduğunu ve güçlerinin çoktan yıprandığını söyledi. Rus kuvvetlerinin daha fazla ilerleyemediğini belirterek, “Güç artık teknik olarak yok olmaya yakın” diye ekledi.

Putin’in Ermenistan başta olmak üzere sınır dışından gelen askerleri Ukrayna’ya göndermeye başladığı biliniyor. Stringer, “Askeri olarak ilerleyemez, ancak politik olarak geri çekilemez, çünkü güçlü bir adam acımasız bir muzaffer imajını korumalıdır” dedi. Stringer, “Şu anda içinde bulunduğu kilit nokta bu. Olağanüstü bir şekilde yanlış değerlendirilmiş bir askeri macera başlattı. İşe yaramadı ve seçenekleri tükeniyor.” ifadelerinde bulundu.

‘RUSYA’NIN BAŞI BELADA’

ABD ordusunun Avrupa’daki eski komutanı emekli Korgeneral Ben Hodges da Rus generallerinin zamanının, mühimmatının ve insan gücünün tükenmekte olduğunu ve Ukrayna’yı fethetme çabalarının önümüzdeki on gün içinde “doruk noktasına ulaşabileceğini” söyledi. Rusya’nın “başının belada” olduğunu ve başkentin büyüklüğü ve hem ordu hem de vatandaşlar tarafından artan direniş nedeniyle güçlerinin Kiev’i ele geçiremeyeceğini söyledi.

Avrupa Politika Analizi Merkezi için bir makale yazan Hodges şunları söyledi: “Rusya, Ukrayna başkentini ele geçirmek şöyle dursun, kuşatmak için ne insan gücüne ne de ateş gücüne sahip. Avrupa’nın en büyük nehirlerinden birinin kıyısında yer alan çok büyük bir yer Kiev ve zor, karmaşık bir araziye sahip. Ukraynalılar, özellikle silah ve mühimmat akışını gereken seviyelere getirebilirsek, kuşatmayı önleyebilecekler. Ne yazık ki, şehre hava ve karadan saldırılar artacak ve daha birçok masum Ukrayna vatandaşı öldürülecek, yaralanacak veya yerlerinden edilecek. Ama yine de Kiev’in düşeceğine inanmıyorum.” dedi.

Batı’nın daha fazla silah ve mühimmat tedarik etmesi gerektiğini vurgulayan Hodges; “Önümüzdeki on gün belirleyici.” dedi.