Uğur Dündar'dan Cumhuriyet Gazetesi Davası'na fıkralı destek!
Uğur Dündar bugün görülecek olan Cumhuriyet gazetesi davası öncesi yazdığı yazısında bir fıkra anlattı.
Sözcü gazetesi yazarı Uğur Dündar, bugünkü yazısını tutuklu bulunan gazetecilere ithaf etti. Dündar bugün görülecek olan Cumhuriyet gazetesi davası öncesi yazdığı yazısında bir fıkra anlattı.
Dündar’ın “Fıkra!..” başlıklı yazısı şöyle:
“Sevgili okurlarım,
Bugün size bir fıkra anlatacağım.
Biraz eski ama güncellenmiş şekliyle ilginizi çekeceğini umuyorum.
Efendim, hikayemizde ünlü Fransız asker ve devlet adamı Napolyon Bonapart, yeniden dünyaya gelir!..
Bu güzel haberi duyan ABD Başkanı Donald Trump, kendisini Beyaz Saray'da akşam yemeğine davet eder.
Yemekten önce viskiler alınır.
Hem viskinin etkisi, hem de gösterilen ilgi nedeniyle duygulanan Napolyon, içini dökmeye başlar:
‘Sayın Başkan, eğer zamanında ben, şu anda sizin elinizdeki muazzam savaş gücünün yarısına sahip olsaydım, Waterloo Savaşı'nı kaybetmezdim!..’
Gülüşüp şerefe kadeh kaldırırlar…
Bir süre sonra Napolyon, Rusya lideri Vladimir Putin'in davetlisi olarak, Kremlin Sarayı'ndaki ziyafete gider.
Yemekten önce votkalar alınır.
Votkanın etkisi ve Putin'in yakın ilgisinden hislenen Napolyon, itiraflarına devam eder:
‘Sayın Putin, şu anda sizdekine benzer güçlü bir istihbarat teşkilatına zamanında ben sahip olsaydım, Waterloo Savaşı'nı asla kaybetmezdim!..’
Gülüşüp şerefe kadeh kaldırırlar.
Gel zaman, git zaman Napolyon, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan tarafından Ankara'ya Beştepe'deki Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde bir akşam yemeğine davet edilir.
Yemekte Cumhurbaşkanı'nın sıcak ilgisinden etkilenen Napolyon, çok çarpıcı bir itirafta bulunur:
‘Mösyö Erdoğan, eğer şu anda sizin sahip bulunduğunuz medya gücü, zamanında benim elimde olsaydı, Waterloo Savaşı'nı kaybettiğimi kimse duymazdı!..’
Bugün Cumhuriyet Gazetesi Davası var!
Yazımı, gazetecilik faaliyeti nedeniyle cezaevinde bulunan tüm meslektaşlarıma ithaf ediyorum!..”
Dündar’ın “Fıkra!..” başlıklı yazısı şöyle:
“Sevgili okurlarım,
Bugün size bir fıkra anlatacağım.
Biraz eski ama güncellenmiş şekliyle ilginizi çekeceğini umuyorum.
Efendim, hikayemizde ünlü Fransız asker ve devlet adamı Napolyon Bonapart, yeniden dünyaya gelir!..
Bu güzel haberi duyan ABD Başkanı Donald Trump, kendisini Beyaz Saray'da akşam yemeğine davet eder.
Yemekten önce viskiler alınır.
Hem viskinin etkisi, hem de gösterilen ilgi nedeniyle duygulanan Napolyon, içini dökmeye başlar:
‘Sayın Başkan, eğer zamanında ben, şu anda sizin elinizdeki muazzam savaş gücünün yarısına sahip olsaydım, Waterloo Savaşı'nı kaybetmezdim!..’
Gülüşüp şerefe kadeh kaldırırlar…
Bir süre sonra Napolyon, Rusya lideri Vladimir Putin'in davetlisi olarak, Kremlin Sarayı'ndaki ziyafete gider.
Yemekten önce votkalar alınır.
Votkanın etkisi ve Putin'in yakın ilgisinden hislenen Napolyon, itiraflarına devam eder:
‘Sayın Putin, şu anda sizdekine benzer güçlü bir istihbarat teşkilatına zamanında ben sahip olsaydım, Waterloo Savaşı'nı asla kaybetmezdim!..’
Gülüşüp şerefe kadeh kaldırırlar.
Gel zaman, git zaman Napolyon, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan tarafından Ankara'ya Beştepe'deki Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde bir akşam yemeğine davet edilir.
Yemekte Cumhurbaşkanı'nın sıcak ilgisinden etkilenen Napolyon, çok çarpıcı bir itirafta bulunur:
‘Mösyö Erdoğan, eğer şu anda sizin sahip bulunduğunuz medya gücü, zamanında benim elimde olsaydı, Waterloo Savaşı'nı kaybettiğimi kimse duymazdı!..’
Bugün Cumhuriyet Gazetesi Davası var!
Yazımı, gazetecilik faaliyeti nedeniyle cezaevinde bulunan tüm meslektaşlarıma ithaf ediyorum!..”