UÇAĞIMIZIN DÜŞÜRÜLMESİ EMRİNİ VEREN DE ÖLDÜ!
Erdoğan'ın Rusya'da Putin'le Suriye'yi masaya yatırdığı saatlerde gerçekleşen saldıryı bugün Fatih Altaylı köşesinde yazdı.
Suriye'nin başkenti Şam'da Ulusal Güvenlik binasını hedef alan intihar saldırısı düzenlendi. Saldırıda Savunma Bakanı Davut Racha, İçişleri Bakanı İbrahim El Şaar, Esad'ın Özel Temsilcisi Hasan Türkmani,Suriye İstihbarat Teşkilatı Muhaberat'ın Tahkikat Bölümü Başkanı Hafız Mahluf ile Genelkurmay Başkan Yardımcısı ve Devlet Başkanı Beşşar Esad'ın eniştesi Asıf Şevket hayatını kaybetti. Özgür Suriye Ordusu ve Lıwa el İslam adlı bir örgüt saldırının sorumluluğunu üstlendi. Başbakan Erdoğan'ın Rusya'da Putin'le Suriye'yi masaya yatırdığı saatlerde gerçekleşen saldıryı bugün Fatih Altaylı köşesinde yazdı.
Altaylı'nın "Bunun adı terördür" başlıklı yazı
ESAD'I SEVMEYEBİLİRSİNİZ AMA BU BİR TERÖR OLAYIDIR
Beşşar Esad'dan zerre hazzetmiyor olabiliriz. Yanındaki Baasçı çeteden nefret ediyor olabiliriz. Rejiminin yıkılması gerektiğine can-ı gönülden inanabiliriz.
Uçağımızın düşürülmesi emrini vererek iki pilotumuzu şehit etmekten sorumlu olan Savunma Bakanı'nın öldürülmüş olmasma içten içe seviniyor bile olabiliriz.
30 seneyi aşkın bir süredir Türkiye'deki teröristleri destekledikleri için, teröre hedef olmalarını "ilahi adalet" olarak da görebiliriz. Ama bunların hiçbiri fikrimizi değiştirmez. Suriye'de, Şam'da meydana gelen patlama bir "terör olayıdır"
TERÖRÜN IRKI MİLLİYETİ OLMAZ
Hiçbir medeni ülke, düşmanında bile olsa bir terör olayım hoş görmez, alkışlamaz. Bu ülkenin yönetimi ve lideri her türlü belaya layık bile olsa.
Yıllar evvel Çeçen teröristlerin Rusya'ya karşı uyguladığı terörü Türkiye desteklerken de bunu söyledim hep. "Terörün dini, ırkı, milliyeti olmaz" diyerek. Suriye halkının "baskı rejiminden kurtulmak için" mücadele etmesi ayrı bir şeydir, "terör" ise apayrı bir şeydir.
OLAYIN ZAMANLAMASI MANİDAR
Tam aksine, böylesi terör eylemleri, Suriye'de rejim tarafından ezilen halkın mücadelesini gölgeleyecek, bu mücadelenin haklılığım lekeleyecek bir eylemdir.
Daha açık söylemek gerekirse Şam'da meydana gelen patlamanın, Başbakan Erdoğan'm tam da Suriye konusunu görüşmek üzere Moskova'da Putin'le buluşmasının birkaç saat öncesine denk gelmesi manidardır.
ÖRGÜT BİLE SORU İŞARETİ
Sanki birileri Türkiye'nin Suriye meselesinde iyiden iyiye açmaza girmesi için özel bir gayret sarf ediyormuş gibi görünmektedir. Şimdiye dek bir icraatı duyulmamış bir İslamcı terör grubunun böylesine bir patlamayı organize etmiş olması bile büyük bir "soru işareti"dir.
TÜRKİYE KINAMAK ZORUNDA
Eğer Türkiye, söylediği gibi başta Suriye olmak üzere Ortadoğu'ya "demokrasi ve insan hakları" ihraç etme görevinde samimiyse, bu saldırıyı bir terör olayı olarak görmek ve "kınamak" durumundadır.
TERÖRÜ KABUL ETMİŞ DURUMUNA DÜŞER
30 yıldır terör mağduru olmuş bir ülke, arasında sorunlar bile olsa komşusundaki teröre tepki göstermez ise rejime muhalefette terörü silah olarak kullanmayı "kabul etmiş" duruma düşer. Terör en sert geri tepen silahtır. Türkiye bunu unutma lüksüne sahip değildir.