TV8'DE BASIN ÖZGÜRLÜĞÜ KAVGASI
Sabah, Cumhuriyet ve Bugün yazarları basın özgürlüğü için TV 8'de fena kapıştı...VİDEO
3 Mayıs Dünya Basın Özgürlüğü Günü Türkiye’de sert tartışmalar eşliğinde yaşanıyor. TV 8 ekranlarında yayınlanan Haber Aktif konuyu gazetecilerle tartıştı. Gökmen Karadağ’ın modere ettiği programa Cumhuriyet’ten Ali Sirmen, STV’den Faruk Mercan, Sabah’tan Yavuz Baydar katıldı.
Yer yer sert tartışmaların yaşandığı programda basın özgürlüğünde yaşanan sorunlarda hükümetin sorumluluğu polemik konusu oldu. Sirmen ve Mercan’ın gergin diyaloglar yaşadığı tartışmada ’basın özgür değilse asıl suçlu kim?’ sorusuna yanıt arandı.
DÜNYADA SONDAN ÜÇÜNCÜYÜZ!
Cumhuriyet yazarı Ali Sirmen bazı rakamlar ışığında Türkiye’de basın özgürlüğü standartlarının çok gerilediğini söylerken sadece Libya ve Zimbawe’yi geride bırakarak dünya sıralamasında sondan üçüncü olduğumuzu vurguladı. Hapisteki gazetecileri hatırlatan Sirmen, Başbakan’ın bu tutuklamaları savunduğunu söyledi. Erdoğan’ın bomba ve kitabı bağdaştırdığını savunan Sirmen topu yargıya atmanın dürüst bir tavır olmadığını kaydetti. ’Devleti devlete şikayet ediyorlar’ diyen Sirmen ’ne yapalım bu yargının işi demek yetmez’ dedi.
’YANDAŞLAR’ DA DAVALARDAN MUZDARİP
Faruk Mercan ise ortada iktidardan kaynaklı bir baskıdan ziyade hukuka bağlı yapısal sorunlar olduğunu söyledi. Zaman, Yeni Şafak, Star, Akit ve Taraf gibi hükümete yakın gazetelerin muhabir ve yazarlarlarının yüzlerce davadan yargılandığını söyleyen Mercan, AKP’den aday olan Şamil Tayyar için 50 yıl hapis istendiğini söyledi. ’3 bin davadan 29’unda hüküm verilmiş. Yani bu surumda saçmalık. Bu kadar davadan sadece 29’unda hüküm veriliyorsa bu davalarda çok ciddi bir sorun vardır kesinlikle’ diyen Mercan, bazı kanuni değişikliklere ihtiyaç olduğunu ancak bir iktidar baskısı olmadığını savundu.
Gökmen Karadağ konuğuna basın özgürlüğündeki bunca sorunu dile getirirken neden bir iktidar eleştirisi yapmadığını sordu. Mercan bunun doğru olmadığını hükümeti sorumluluğu ölçüsünde eleştirdiğini ancak, ’bu hükümetten önce çok iyiydi, hiç bir zaman bu kadar kötü olmamıştı’ demediklerini söyledi.
İÇERDEKİ GAZETECİLERİN ÇOĞU KÜRT GERİSİ SOSYALİST
Sabah’ın okur temsilcisi Yavuz Baydar ise hapisteki gazetecilerin çok büyük çoğunluğunun Kürt basınından olduğunu, Kürt gazetecilerin dışında ise sosyalist basından bir çok gazetecinin içerde olduğunu söyledi. Türkiye’deki basın özgürlüğü sorununda gazeteciler ve devlet dışında medya patronlarının da çok büyük pay sahibi olduğunu söyleyen Baydar, Aydın Doğan’ı örnek verdi. Doğan’ın Cüneyt Ülsever’i Hürriyet’ten kovduğunu söyleyen Baydar "Ankara’yla ilişkilerim bozulur, işlerim zayıflar, çıkarlarım zedelenir’ diyerek oto sansürü derinleştiriyorlar" dedi.
İLAN VE REKLAMLAR DA BİR BASKI VE SANSÜR ARACINA DÖNÜŞTÜ
Baydar, bazı gazetelerin yayınları nedeniyle iktidar veya karşıtlarından ilan alamadığını, çok ciddi maddi sorunlarla boğuştuğunu söyledi. Taraf’ın parasal sorunlarını hatırlatan Baydar bunun da bir baskı ve sansür aracı olduğunu, konuyu derinden ilgilendirdiğini vurguladı.