Türkiye’nin Washington Büyükelçisi:Bu makale bir utançtır

Türkiye'nin Washington Büyükelçisi Serdar Kılıç, New York Times gazetesinde yayımlanan baş yazıyla ilgili, "Bu makale bir utançtır." dedi.

ABD’nin başkenti Washington’da, Türk-Amerikan Dernekleri Asamblesi (ATAA) 35. Yıllık Türk Amerikan Konferansı yapıldı.

NY TIMES'IN MAKALESİNE DEĞİNDİ
Türkiye’nin Suriyeli muhaliflere eğitim ve ekipman programına da ev sahipliği yaptığını ve DAEŞ’e karşı küresel koalisyon içinde Fas ve Hollanda ile birlikte yabancı savaşçılar Çalışma Grubu’nun eş başkanlığını yürüttüğünü hatırlatan Kılıç, New York Times’ın "Türkiye’nin yabancı savaşçıların önlenmesinde bir şey yapmadığı ve NATO üyeliği taahhütlerinden uzaklaştığını" ileri süren başyazısına değindi.

"SUÇU TÜRKİYE'YE ATIYORSUNUZ"
Makaleyi utanç olarak niteleyen Kılıç, yazıda Türkiye’nin Suriyeli sığınmacılara yaptığı yardım ve aldığı yükün görmezden gelindiğini belirterek sözlerini şöyle sürdürdü;

“Yabancı savaşçılar konusuna gelince, Türkiye elinden gelenin en iyisini yapıyor. 10 binden fazla kişi için Türkiye’ye giriş yasağı getirdik, 2 bin civarındaki kişinin girişini geri çevirdik. Bunu nasıl yapabilirsiniz? Ancak istihbarat bilgileriyle. İstihbarat oranlarına baktığımızda ise, 10 bin kişilik listenin belirlenmesinde Batılı ülkelerin istihbarat katkısı sadece yüzde 18. Türkiye’ye girişini reddettiğimiz 2 bin kişiyle ilgili Batı ülkelerinden elde ettiğimiz istihbarat ise sadece yüzde 50. Dolayısıyla Türkiye ile yeteri kadar istihbarat paylaşımı yapmıyorsunuz ve sonrasında da suçu Türkiye’ye atıyorsunuz. Bu seçici bir ahlak anlayışıdır ve seçici ahlaksa ahlaksızlıktır."

"AYNI SATIRI OKUMUYORUZ BELKİ AMA AYNI SAYFADAYIZ"
Kılıç, Türkiye ile ABD’nin aynı sayfada olup olmadığına ilişkin soruya da, "Sizi temin ederim ki Türkiye ile ABD aynı sayfada, belki aynı satırı okumuyoruz ama aynı sayfadayız. Mükemmel bir evlilik yoktur, mükemmel çiftlerde bile farklı görüşler olur. ABD ve Türkiye işlevsel bir stratejik partnerdir. Farklı görüşlerimiz olabilir ama bu stratejide değil taktiklerde" ifadesini kullandı.

"SORUNUN KÖKÜNE İNİLMELİ"
ABD’nin daha çok DAEŞ’e odaklandığını ama örgütün hastalık değil, hastalığın semptomu olduğunu belirten Kılıç, sorunun kökenlerine inilmediği müddetçe DAEŞ yok edilse bile yerine yeni bir örgütün geleceğini kaydetti. Kılıç, "Bu nedenle müttefiklerimize mücadeleyi sadece DAEŞ ile sınırlamamak gerektiğini, bunun yanında Beşşar Esed’in başını çektiği sorunun kökenlerine de yönelmek gerektiğini söylüyoruz" diye konuştu.

Çoğunluğu Müslüman bir ülke olarak İslam ile modernliği bir araya getiren Türkiye’nin DAEŞ’in şiddet içeren Ortacağ stratejisinin gözden düşürülmesi ve bu stratejiye alternatif sunulması bağlamında da önemli rol oynadığını vurguladı.