Türkiye'nin en romantik illeri belli oldu! Araştırma sonucundan 'çok eşlilik' çıktı
27. (EVLİLERE) İmkânınız olsa eşinizden boşanır mıydınız?
• Evet, boşanırdım: %29
• Hayır, boşanmazdım: %58
• Kararsızım: %13
Değerlendirme:
Bu veri, evli bireylerin evliliklerinden ne derece memnun olduklarını ve boşanma düşüncesine nasıl yaklaştıklarını göstermektedir. Katılımcıların %58’i, imkânı olsa bile eşinden boşanmayacağını belirtmiştir, bu da evliliklerin çoğunun bireyler için tatmin edici olduğunu göstermektedir. %29’luk kesim, eğer imkânı olsaydı boşanacağını ifade etmiştir, bu da evliliklerinde mutsuz olan ve fırsat bulduğunda ayrılmayı düşünen önemli bir kesimin varlığını ortaya koymaktadır. Kararsızların oranı %13 olup, bireylerin boşanma konusunda net bir karar veremediklerini göstermektedir. Veriler, evliliklerin büyük bir kısmının sürdürülebilir olduğunu ancak önemli bir kesimin evliliğinden memnun olmadığını ve boşanmayı düşündüğünü ortaya koymaktadır.
28. (BOŞANMAYI DÜŞÜNENLER İÇİN) Neden boşanmıyorsunuz?
• Çocuklarım için evliliğimi sürdürüyorum → %39
• Ekonomik olarak tek başıma hayatımı idame ettiremeyeceğim için → %28
• Toplumsal baskı ve ailemin tepkisinden çekiniyorum → %14
• Daha iyi bir alternatifim olmadığı için → %9
• Hâlâ duygusal bağım var, belki düzelir diye bekliyorum → %10
Değerlendirme:
Bu veri, boşanmayı düşünen bireylerin evliliklerini sürdürme nedenlerini ortaya koymaktadır. Katılımcıların %39’u, çocukları için evliliklerini devam ettirdiklerini belirtmiştir, bu da ebeveynlerin çocukların refahını ön planda tutarak evliliklerini sürdürme eğiliminde olduğunu göstermektedir. %28’lik kesim, ekonomik olarak bağımsız bir yaşam sürdüremeyeceği için boşanmadığını ifade etmiştir, bu da finansal güvencesizliğin boşanma kararında önemli bir engel olduğunu ortaya koymaktadır. %14’ü toplumsal baskı ve aile tepkisi nedeniyle boşanmadığını belirtmiştir, bu da sosyal normların ve geleneksel değerlerin evlilik kararlarında etkili olduğunu göstermektedir. %9’luk bir kesim, daha iyi bir alternatif olmadığı için evliliğini sürdürdüğünü ifade etmiştir, bu da bireylerin mevcut ilişkilerini pragmatik bir şekilde değerlendirdiğini göstermektedir. %10’luk bir grup ise hâlâ duygusal bağları olduğunu ve evliliklerinin düzelebileceği umuduyla beklediğini belirtmiştir. Veriler, boşanmayı düşünen bireylerin en büyük engel olarak çocuklarını ve ekonomik güvencesizliklerini gördüklerini, ancak toplumsal baskı ve duygusal bağ gibi faktörlerin de belirleyici olduğunu göstermektedir.
29. (HERKESE) İhtiyaç halinde bir böbreğinizi sevgilinize veya eşinize verir misiniz?
• Evet, kesinlikle veririm → %38
• Duruma bağlı, detayları değerlendirmek gerekir → %11
• Hayır, vermem → %51
Değerlendirme:
Bu veri, bireylerin sevgilileri veya eşleri için fedakârlık yapma eğilimlerini ve bunun evlilik memnuniyetiyle olan ilişkisini ölçmektedir. Katılımcıların %38’i, ihtiyaç halinde kesinlikle böbreğini vereceğini belirtmiştir, bu da duygusal bağlılığın güçlü olduğu belirli bir kesimin varlığını göstermektedir. %51’lik kesim, böbreğini vermeyeceğini ifade etmiştir, bu da bireylerin sağlık, yaşam kalitesi ve kişisel sınırlarını önceliklendirdiğini ortaya koymaktadır. %11’lik kesim, kararın duruma bağlı olduğunu ve detayların değerlendirilmesi gerektiğini belirtmiştir, bu da bazı bireylerin şartlara göre esnek bir tutum sergileyebileceğini göstermektedir.
Evlilik memnuniyeti ile böbrek bağışlama isteği arasındaki ilişki dikkat çekicidir. "Bir daha dünyaya gelsem eşimle evlenmem" diyenlerin %84’ü eşine böbreğini vermeyeceğini belirtmiştir. Bu, evlilikten duyulan memnuniyetin bireylerin fedakârlık yapma eğiliminde önemli bir belirleyici olduğunu göstermektedir. Evliliğinden memnun olmayan bireyler, hayatlarını paylaşmalarına rağmen eşleri için böyle kritik bir fedakârlık yapmaya daha az istekli görünmektedir. Bu bulgu, duygusal bağlılığın yalnızca evlilik statüsüyle değil, evlilikte yaşanan deneyim ve tatmin düzeyiyle şekillendiğini ortaya koymaktadır.