TÜRKİYE O'NU TATLISES İLE TANIDI! FELÇ TEDAVİSİNDE ROBOTİK DEVRİM!

Türkiye'nin ilk, dünyanın ise 4. en yüksek teknolojili rehabilitasyon merkezini kurdu, felçli hastalara umut oldu.

Türkiye onu 2011 yılında uğradığı silahlı saldırı sonucu başından yaralanan ve kısmi felç geçiren İbrahim Tatlıses’in tedavi sürecinde tanıdı...

Tedavi olmak için Almanya’ya giden İbrahim Tatlıses’i Türkiye’de de tedavi edebileceğine ikna ederek, geri dönmesini sağlamış ve yaklaşık 4 ay boyunca evinden uzak, gece gündüz ekibi ile birlikte Tatlıses’e üst üste fizik ve rehabilitasyon seansları uygulayarak, ünlü sanatçıyı tedavi sonrası gören herkesin çok şaşırdığı bir başarıya imza atmıştı.

Tatlıses’in tedavisi süreci, tek başına bir tedavi sürecinden ziyade Türk halkının fizik tedavi ve rehabilitasyon alanında kullanılan en son teknoloji ürünü robotları da tanımasına vesile olurken, bu tarz rahatsızlıkları bulunan hastaların tedavi süreçlerini sorgulamalarına, hastane ve kliniklerin de ekipmanlarını tekrardan gözden geçirmelerine neden olmuştu...

Tatlıses’in tedavi süreci ile adından sıkça söz ettiren Dr. Köksal Holoğlu, fizik tedavi ve rehabilitasyon alanında Türkiye’yi ilkler ile buluşturmaya devam ederken, ROMATEM bünyesinde kurduğu Türkiye’nin ilk, dünyanın ise 4. en yüksek teknolojili, rehabilitasyon kliniğinde son teknoloji kol, omuz, bacak ve çocuk robotları ile felçli hastaların umutlarını yeşertmeye devam ediyor ve felcin tedavisi olmayan bir hastalık olmadığını gösteriyor.



EVİNE FİZYOTERAPİST ÇAĞIRANLARA UYARI!

Fizik tedavi ve rehabilitasyon noktasında Türkiye’nin geldiği son noktayı değerlendiren ve kullanılan teknolojiler hakkında bilgi veren Holoğlu, rehabilitasyon desteği ile felcin tedavi edilebilecek bir hastalık olduğunu belirterek, evlerine fizyoterapist çağıran hastaları da uyarıyor...

Eve çağrılan fizyoterapistlerin çoğunun gerçekte fizyoterapist olmadığını belirten Holoğlu, evde uygulanan fizyoterapinin de tek başına etkili olamayacağını savunuyor...

REHABİLİTASYON KOMPLEKS BİR HİZMET!

Hastaların önemli bir kısmının evlerine haftanın belli günlerinde, farklı kamu kuruluşlarında çalışan fizyoterapistleri çağırıp onların gösterdiği belli egzersiz hareketleri ile tedavilerini sürdürdüğünü belirten Holoğlu, ’Burada biz her şeyi durduruyoruz ve mesaj vermek istiyoruz’ diyerek sözlerini şöyle sürdürdü;

’’Topluma diyoruz ki kesinlikle eve fizyoterapist çağırılarak rehabilitasyon hizmetleri gerçekleştiremezsiniz... Rehabilitasyon hizmetleri tamamıyla kompleks bir hizmettir. Sadece fizyoterapiste bağlı bir hizmet asla değildir. Rehabilitasyon hizmeti bir hekimin başkanlığı altında fizyoterapist, konuşma terapisi, hidro terapist gibi birçok rehabilitasyon hizmetleri içerisindeki sağlık çalışanlarının beraber yürütecekleri bir sağlık hizmetidir ve bu sağlık hizmeti evde değil bir klinikte yürütülmelidir. Bu klinikler ise eski usul basit rehabilitasyon araçları ile değil dünyada artık son 50 yıldır rehabilitasyon üzerine yapılan ARGE’ler sonucunda üretilmiş insan sağlığına çok etkili robotik teknolojilerin ve cihazların desteğiyle yapılmalıdır. ’’



TÜRKİYE’NİN İLK ROBOTİK REHABİLİTASYON MERKEZİ

Bu düşünce ile yola çıkan Holoğlu, Türkiye’nin ilk Robotik Rehabilitasyon Merkezi’ni kurarak Türkiye’yi bu alanda Avrupa ve Amerika ile aynı noktaya taşımış... En son teknoloji ürünü cihazlar ile donatılarak birbirinden farklı yöntemlerin uygulanıp tüm rahatsızlıklara cevap verilebildiği merkezde, yürüme robotu, kol ve parmak robotu, bacaklardaki dolaşım bozukluğu için basınç sistemi, skolyoz değerlendirme sistemi, bel ve boyun fıtıklarının tedavisinde kullanılan traksiyon yöntemi, bel, boyun, kol ve bacak ağrılarının tedavilerinde kullanılan lazer yöntemi, kol ve bacaklardaki tendinit, topuk dikeni ve ayak tabanı ağrılarının tedavisi için ultrasonik şok dalgaları yöntemi, bel ve boyun ağrılarının yanı sıra, spor sakatlanmaları ve vücut direncinin düşmesinde kullanılan manyetik alan tedavisi, yürüyemeyen erişkin ve çocukların tedavisinde suyun iyileştirici gücünden faydalanıldığı hidroterapi havuzu gibi bir çok yöntem yer alıyor.

Merkezde ayrıca hem çocuk hem de erişkin felçli hastaların tedavisinde kullanılan elektronik denge sistemleri, hareketli panel bar, kafes sistemli ve askılı yürüme seti gibi yeni tedavi yöntemleri de bulunuyor.



1-2 SENEDE ALINAMAYAN SONUÇ, 1-2 AYDA ALINABİLİYOR

En son geliştirilen yüksek teknolojili robotları Türk hastalar ile ilk defa kendilerinin buluşturduğunu söyleyen Holoğlu, yüksek teknolojili robotlar ile gerçekleştirilen rehabilitasyon ve fizik tedavinin entegre bir şekilde yürütüldüğü hastalarda eski usul sistemlerle 1-2 senede alınamayan sonuçların 1-2 ay gibi çok kısa zaman dilimi içerisinde alınabildiğini ve çok ciddi hasta mutlulukları görmeye başladıklarını belirtti.

ROBOTLAR İLE BEYİNE YENİ SİNYALLER YOLLANIYOR

Hayatının herhangi bir bölümünde geçirdiği beyin felci, nörolojik bir problem, trafik kazası veya her hangi bir kaza sonrasında yürüme yeteneğini, kollarını kullanma yeteneğini kaybetmiş kişilerin bu fonksiyonlarını tekrardan kazanmaları için robotlar yardımıyla hastaya göre bir birinden farklı tedavi yolları geliştirdiklerini söyleyen Holoğlu, robotlar yardımıyla kasların yeniden çalışmasını sağlayıp beyine yeni figmentler göndererek, beynin de kesilen o sistemi tekrardan oluşturmasını sağladıklarını belirtti.

TÜRKİYE’DE İLK! ÇOCUK YÜRÜME ROBOTU...

Klinik kullanımı ve insan sağlığına faydası bilimsel çalışmalarla ispatlanmış olan teknolojileri ROMATEM bünyesinde Türkiye’ye getirdiklerini belirten Holoğlu, bünyelerinde kol, omuz ve bacak robotlarının yanı sıra Türkiye’de şu anda hiçbir merkezde olmayan, çocuk hastalar için robotik yürüme sisteminin de bulunduğunu belirterek, bu cihazlar sayesinde uzun yıllar yatağa mahkum bir şekilde hayatını sürdüren hastaların başkasına bağımlı olmadan hayatlarını sürdürmelerini hedeflediklerini söyledi.



BEL VE BOYUN FITIĞINA UZAY MODELİ TEDAVİ

Yürüme, omuz kol ve parmak robotlarının dışında ağrı tedavisine yönelik Amerika’dan yeni cihazlar ve lazerler getirdiklerini de belirten Holoğlu, özellikle ameliyatlar ile geçmeyen bel ve boyun bölgelerindeki ağrıları ve fıtıkları ameliyatsız tedavi edecek olan, uzay modeli esas alınarak yapılan çalışmalarda, astronotların yer çekiminin olmadığı bir ortamda omurgalarının üzerindeki basıncın azaldığı, disk aralığının genişlediği ve bel ağrılarının rahatladığının gözlenmesi üzerine geliştirilen Spinal Dekompresyon cihazını da bünyelerine kattıklarını dile getirerek bu cihaz sayesinde bel ve boyun fıtığı tedavilerinde de çok fazla iyi sonuç aldıklarını ifade etti.

FELÇLİ HASTASI BULUNAN AİLELERE ÇAĞRI!

Dünyada rehabilitasyon tıbbı içerisinde artık robotik teknolojiler ve yüksek teknolojilerin kullanılmaya başladığını belirten Holoğlu, Bu robotik teknoloji ve yüksek teknolojilerin fizyoterapiyle kombine edildiği bir fizik tedavi ve rehabilitasyon hizmetinin gerçekleştirildiği kliniklerde gerçekten çok iyi ve dramatik sonuçlar alındığını dile getirerek, ’’ Ailesinde felçli bir insan bulunan ve doğuştan böyle bir hastası olan kim varsa Türkiye’de mutlaka rehabilitasyon desteği almasını istiyoruz’’ dedi...

İBRAHİM TATLISES İLE DOĞRU BİR MESAJ VERİLDİ

İbrahim Tatlıses’in uzun tedavi sürecinin basın ve kamuoyu tarafından dikkatle takip edilmesinin bir avantaj yarattığını ve bu sayede topluma rehabilitasyon noktasında çok doğru mesajların iletildiğini ifade eden Holoğlu, Tatlıses’in tedavi süreci ile halkın Türkiye’de rehabilitasyon hizmetlerinin geldiği son noktayı net bir şekilde gördüğünü ve bu alanda artık robotik teknolojilerin de kullanıldığını öğrendiğini belirtti.

Holoğlu, Tatlıses’in tedavi sürecinin halka verdiği doğru mesaj ile birlikte, eve çağrılan fizyoterapist sayısında azalma meydana gelirken, bu tarz tedavilerin yürütüldüğü kliniklerinde kendilerini yenilemeye başlamasına vesile olduğunu ifade etti.



REHABİLİTASYON YATIRIMI TEŞVİK EDİLMELİ

Türkiye’de maalesef yeteri sayıda rehabilitasyon kliniği olmadığını ve ROMATEM olarak İstanbul’da rehabilitasyon hastaneleri açmak istediklerini dile getiren Holoğlu, Sağlık Bakanlığı tarafından 2008 yılında çıkarılan mevzuattaki planlamaya sitem etti... Holoğlu,çıkartılan mevzuatta yer alan planlamaya göre bu alanda yeni hastane açılmasının yasaklandığını belirterek, şu sözler ile bu konuya açıklık getirdi;

’’Planlamada nüfusa düşen doktor sayısına göre parametre oluşturulmuş, ama doktor sayısı doğru bir parametre değil, asıl tesise bakmak gerekiyor. Ancak bu böyle yapılmamış ve sağlık sistemimizde rehabilitasyon maalesef ıskalanarak, en geri ve yetersiz olduğumuz bir alana dönüşmüş. O yüzden Sağlık Bakanlığı bu hatayı düzelterek mutlaka rehabilitasyon hastanesi açılması konusunda yatırımcıyı teşvik etmelidir. Çünkü bu tarz hastaneler ekonomik anlamda rantabl olmadığı için zaten yatırımcı bu alana pek yanaşmıyor, tüm bunlara rağmen yatırım yapmak isteyenlere de bu tarz engeller çıkartılırsa tümden imkansız hale dönüşür’’

SEVK VERİLMEMESİ HASTALARI PERİŞAN EDİYOR

Hastane açacak yer bulamamaktan şikayet eden Holoğlu’nun diğer bir sıkıntısı ise rehabilitasyon hizmeti alması gereken hastalara sevk verilmemesi...

Özellikle Samsun ve Kocaeli’nde bu sıkıntıyı çok sık yaşadıklarını dile getiren Holoğlu, ’’Hastaların bu tarz hizmetten yararlanabilmesi için sevk almaları gerekiyor ama maalesef verilmiyor. Oradaki hekimler bu yönde karar veriyor ve hastalar mağdur ediliyor. Cihazların pahalı oluşundan kaynaklı maliyetlerde yüksek olduğu için vatandaş sevksiz bu hizmetlerden yararlanamıyor ve üzülüyor. Bize gelen ve durumu müsait olmayan hastalardan, bizde travmatize olmasınlar diye ücret almadan tedavi gerçekleştiriyoruz ama bu sorunun da bir an önce çözülmesi gerekiyor’’ dedi.

TÜRKİYE’DE 6 İL ULUSLAR ARASI REHABİLİTASYON ÜSSÜ OLABİLİR

Türkiye’nin deniz, kum ve güneş turizminde artık doygunluk noktasına ulaştığını, yeni gelir kapısının sağlık turizmi olacağını ifade eden Holoğlu, coğrafi yapısından, ikliminden ve çeşitli kültürlerinden ötürü Ortadoğulusundan Avrupalısına, Afrikalısından Asyalısına bir çok milletten ve kültürden insanların Türkiye’de kendine özgü bir şeyler bulabildiğini belirterek, ’’Biz oluşumdan kaynaklı var olan coğrafi ve kültürel özellikler ile entegre yatırımlarımızı yönlendirebilirsek, önümüzdeki 5 yıl içinde İstanbul, Samsun, İzmir, Antalya, Bursa ve Afyon olmak üzere bu 6 şehrimizin ’uluslararası rehabilitasyon üssü’ haline dönüşebileceğine inanıyorum.’’ dedi.

3 YIL SONRA YÜRÜMEYE BAŞLADI

Samsun’da 3 yıl önce düşüp beli ve ayağı kırılan ve kendi kendine tedavi uygulamaya çalışan Hüseyin Çıplak’ın imdadına Romatem Hastanesi yetişdi.

Gerçekleştirilen tedavi ve uygulamalardan sonra yeniden hayata döndüğü belirten Hüseyin Çıplak, "Üç yıl önce ağaçtan düşmüştüm. Belim ve bacağım kırılmıştı. Ameliyat olduktan sonra alçı uygulandı. Ancak, bacağımdaki alçı tutmadığı için yeniden ameliyat oldum. Ancak yürüyemedim. Evde kendi kendime tedavi uygulamaya başladım.Tavana astığım iple ayağımı güçlendirmek istedim. Ama fayda etmedi. Romatem Hastanesi benim bu halimi duymuş, beni evimde ziyarete geldiler ve hastanemizde seni tedavi etmek istiyoruz dediler. Sağ olsunlar, beni köydeki evimden ambulansla alıp hastaneye getirdiler. Burada fizik tedavi uygulaması yapıldıktan sonra ayağıma topuk destekli yürüme aparatı takıldı, yürümeye başladım. Normal işlerimi görüyorum. Şükürler olsun." dedi.

haber7.com