Türkan Şoray dargın olduğu Atilla Dorsay'la barıştı!
Yarım asırlık arkadaşlıkları bulunan iki ismin bir süredir birbirlerine dargın oldukları ifade ediliyordu.
Sinema eleştirmeni, mimar, gazeteci Atilla Dorsay ile Türk Sineması'nın "Sultan" lakaplı ünlü oyuncusu Türkan Şoray barıştı.
Yarım asırlık arkadaşlıkları bulunan iki ismin bir süredir birbirlerine dargın oldukları ifade ediliyordu.
Hürriyet gazetesinden Savaş Özbey, bugünkü köşesinde iki ismin barıştığını yazdı.
Türkan Şoray'ın Atilla Dorsay'ın evine gittiğini ifade eden Özbey, "Türkan Şoray evinize kadar gelmiş, çayınızı içmiş, mazeret belirtip özür dilemiş... Çok da seviyorsunuz, çok da hayransınız... Affetmez misiniz? O üç saatte bütün buzlar erimiş tabii. Zaten fotoğrafta görülüyor. Türkan Şoray’ın eli, Leman Dorsay’ın elinde" diye belirtti.
Savaş Özbey'in yazısı şu şekilde:
"Çarşamba günü, Atilla Dorsay’ın evinin salonu. Sehpada ev yapımı poğaçalar, börek, cheesecake, demli çaylar...
Kanepede oturan Türk sinemasının “Sultan”ı Türkan Şoray.
Her zaman taktığı iri siyah gözlüklerini çay bardağının yanına koymuş. Tabağında sadece bir dilim börek, biraz da cheesecake var. Böreğe hiç dokunmamış, keki biraz tırtıklamış. Sol yanında Atilla Bey, sağ yanında eşi Leman Hanım oturuyor.
Bu ziyaretin sebebi, Türkan Şoray’ın yüce gönüllülüğü.
Bir süredir dargın oldukları Dorsay’ın “ayağına kadar” onunla barışmak için gitti.
Büyük bir Türkan Şoray hayranı olan Dorsay ile Şoray 1970’ten beri, tam yarım asırdır arkadaş.
Hatta arkadaştan öte. Fakat araları aylardır açıktı.
Atilla Dorsay şöyle anlatıyor:
“Bir kalp ameliyatı geçirdim. Tanıdığım herkes aradı, sordu, takip etti. Bir tek Türkan Şoray en başta bir kez aradı, sonra bir daha ses seda yok. Halbuki en iyi dostum, ailemizin bir üyesi gibi. Çok kırıldım. Aylar, aylar sonra tekrar aradı. O kırgınlıkla tatsız konuştum. ‘Yeni kitap yazdım, yine sizden bahsediyor; artık alıp okursunuz’ dedim. ‘Alıp okursunuz’ sert bir laf tabii. Normalde kitabı benim ona ulaştırmam gerekirdi. Hemen anladı. ‘Size geleceğim’ dedi.”
Türkan Şoray, Dorsaylar’ın evinde üç saat oturmuş. Her şey konuşulmuş. Şöyle anlatmış durumu: “Hayatımda ilk defa uzun ve lüks bir tekne tatiline çıktım. Kendim için böyle bir şey yapmaya ihtiyacım vardı. O sırada ihmalkâr davrandım.”
Türkan Şoray evinize kadar gelmiş, çayınızı içmiş, mazeret belirtip özür dilemiş... Çok da seviyorsunuz, çok da hayransınız... Affetmez misiniz?
O üç saatte bütün buzlar erimiş tabii. Zaten fotoğrafta görülüyor. Türkan Şoray’ın eli, Leman Dorsay’ın elinde.
Lakaplar mı insanlara bir şekilde cuk oturur yoksa insanlar mı zamanla kendilerine takılan lakapların kalıbına girerler; bilmiyorum.
Tek bildiğim... Kimseye boşu boşuna “Sultan” denmiyor."