Türk-İş Genel Başkanı Atalay:

- "(Torba tasarıdan gelir vergisi tarifesiyle ilgili maddenin çıkartılması) Yüzde 27'nin kabul edilebilir bir tarafı yok ama yüzde 30 çok ama çok kötüydü"- "(Taşeron işçilerle ilgili çalışma) Hükümet yetkilileri bununla ilgili çalışmasının yıl sonuna kadar biteceğini söylediler. Ben de biteceğiyle..

ANTALYA (AA) - Türk-İş Genel Başkanı Ergün Atalay, gelir vergisi tarifesinin üçüncü dilimindeki ücretlerde yapılacak kesinti oranıyla ilgili maddenin "torba tasarı"dan çıkartılmasıyla ilgili, "Yüzde 27'nin kabul edilebilir bir tarafı yok ama yüzde 30 çok ama çok kötüydü." dedi.

Atalay, Şeker-İş Sendikası tarafından Manavgat'taki bir otelde bu yıl ikincisi düzenlenen "Basın Mensupları Buluşması"na katıldı.

Gelir vergisi tarifesinin üçüncü dilimindeki ücretler için yapılacak vergi kesintisi oranının yüzde 27'den yüzde 30'a çıkartılmasına ilişkin maddenin "torba tasarı"dan çıkarıldığını anımsatan Atalay, "Gelir vergisi konusunda bizim yüzde 27'ye itirazımız vardı. Onu yüzde 30 yaptılar, sonra yüzde 27'yi muhafaza ettiler." ifadelerini kullandı.

Yüzde 27'lik vergi kesintisi oranının çalışanlar için yüksek olduğunu vurgulayan Atalay, şöyle konuştu:

"Adapazarı'nda 1975 yılında bir evde yangın çıktı. Ev sahibi yangını söndürmeye çalışan itfaiyeciye 'Oğlum evi kurtarabilecek misin?' diye sordu. Bu soru üzerine itfaiyeci 'Ev zor ama arsayı kurtaracağız galiba.' karşılığını verdi. Bunlar da evi yaktılar, arsayı kurtarmaya çalışıyorlar. Geldiğimiz noktada böyle bir iş geldi başımıza. Yüzde 27'nin kabul edilebilir bir tarafı yok ama yüzde 30 çok ama çok kötüydü."

- "Her gün ortama 6 kişi iş kazasına kurban gidiyor"

Taşeron işçilerin kadro taleplerine de değinen Atalay, "Bu konu, 1 milyon taşeron işçisinin yanında bu işçilerin aileleri düşünüldüğünde yaklaşık 5 milyon kişiyi ilgilendiriyor. Hükümet yetkilileri bununla ilgili çalışmasının yıl sonuna kadar biteceğini söylediler. Ben de biteceğiyle ilgili bayağı umutluyum ama nasıl biteceğiyle ilgili tereddütlerim var. Memur mu yoksa işçi mi olacaklar?" değerlendirmesinde bulundu.

Atalay, TÜPRAŞ İzmir Rafinerisi'nde önceki gün meydana gelen patlamada yine işçi ölümleri yaşandığını hatırlatarak, iş kazalarının Türkiye'de can yakmaya devam ettiğini dile getirdi.

Bu yılın 8 aylık bölümünde bin 338 kişinin iş kazaları nedeniyle yaşamını yitirdiğine dikkati çeken Atalay, her gün ortama 6 kişinin iş kazasına kurban gittiğini kaydetti. İş kazalarının önlenmesi için toplumun her kesiminin gayret sarf etmesi gerektiğini belirten Atalay, bu konuda çıkartılan yasaların yaptırım gücünün olması gerektiğini anlattı.

- "Zor günler toplumun birlik ve beraberliği sayesinde atlatıldı"

TESK Genel Başkanı Bendevi Palandöken de Türkiye'nin en büyük sorunlarından birinin gelir dağılımındaki adaletsizlik olduğunu, bundan da en çok işçiler ile küçük esnafın etkilendiğini ifade etti.

Esnafın toplumun en önemli unsuru olduğuna işaret eden Palandöken, zor şartlarda görev yapan basın mensuplarının da toplumun önemli bir parçası olduğunu söyledi.

Şeker-İş Sendikası Genel Başkanı İsa Gök ise basın mensuplarının toplumun gözü ve kulağı olduğunu belirtti. Gök, basın mensuplarını iş stresinden uzakta bir araya getirmek için ilkini geçen yıl düzenledikleri programın ikincisini gerçekleştirmenin mutluluğunu yaşadıklarını dile getirdi.

Basın mensuplarının 15 Temmuz 2016'daki hain darbe girişimi gecesi canları pahasına görevlerini yaptığını vurgulayan Gök, yaşanan kötü günlerin geride kaldığını kaydetti.

Türkiye'nin yaşadığı zor günleri toplumun tüm kesimlerinin birlik ve beraberliği sayesinde atlattığını anlatan Gök, "Birbirimizi sevmek mecburiyetinde değiliz ama birbirimize saygı duymak zorundayız." ifadesine yer verdi.

- Emekliye ayrılan haber kameramanlarına plaket

Türkiye Haber Kameramanları Derneği Başkanı Aytekin Polatel de haber kameramanlığının dünyanın en zor mesleklerinden biri olduğunu söyledi.

Polatel, haber kameramanlarının görevleri icabı insanların kaçarak uzaklaştıkları yerlere koşarak gittiklerini belirtti.

Haber kameramanlarının 15 Temmuz'daki hain darbe girişiminde önemli bir sınavı başarıyla geçtiğine dikkati çeken Polatel, meslektaşlarının o gece darbecilere karşı kamuoyu ve vatandaşları bilgilendirme görevi üstlendiğini bildirdi.

Haber kameramanlığı mesleğinin zor bir meslek olduğun işaret eden Polatel, meslekten emekli olmanın daha da zor olduğunu anlattı.

Konuşmaların ardından Polatel, haber kameramanlarına verdikleri destekten ötürü Atalay ve Palandöken'e plaket, Gök'e ise 15 Temmuz'daki darbe girişimiyle ilgili basın mensuplarının kaleme aldığı "Kalkışma" adlı kitabı takdim etti.

Programda ayrıca haber kameramanı olarak emekliye ayrılan Cezmi Sayılgan, İsmail Köşeli, Cenk Barut ve Süleyman Damla'ya plaket verildi.