Türk gazetecilerden Kırgızistan çıkarması!
Türkiye Gazeteciler Federasyonu(TGF)’nin 54.Başkanlar Konseyi Toplantısı, Kırgızistan’ın Başkenti Bişkek’te yapıldı.
Manas Üniversitesi’nin ev sahipliğinde iki oturum şeklinde yapılan toplantıda, TGF’nin yurt dışı etkinliklerine ağırlık verileceğine ve Türk Dünyası ile ilgili her çalışmanın yanında olunacağına vurgu yapıldı.
İlk oturumda açılış konuşmaları yapılırken, törene katılan Kırgızistan Türkiye Büyükelçisi Metin Kılıç, Türkiye’nin dört bir yanından Kırgızistan’a gelerek anlamlı bir etkinlik gerçekleştiren basın mensuplarının çok önemli bir işlev üstlendiklerini vurguladı.
Etkinliğe ev sahipliği yapan Manas Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Sebahattin Balcı ise TGF Başkanlar Konseyi Toplantısı’nın üniversitede yapılmasından büyük onur duyduklarını ifade ederek, kapılarının Türk gazetecilere her zaman açık olduğunu belirtti.
TGF Genel Başkanı Yılmaz Karaca da, Federasyonun kabuğuna sığmadığını, sınır ötesi çalışmalarının arttığını ve bundan böyle de Türk Basının sesinin yurt dışında onurla gururla duyurulmaya devam edileceğine değindi.
TGF 54. Başkanlar Konseyi Toplantısı sonunda alınan kararlar, ortak mutabakatla sonuç bildirgesine şöyle yansıdı:
TGF 54. BAŞKANLAR KONSEYİ
SONUÇ BİLDİRGESİ
31-10-2017/BİŞKEK-KIRGIZİSTAN
1- TGF’nin daha önce KKTC ve ABHAZYA’da gerçekleştirdiği Geleneksel Başkanlar Konseyi Toplantısı’nın bu kez KIRGIZİSTAN’da yapılması, hemen öncesinde de KAZAKİSTAN’ın Türkistan şehrinde, Türk Dünyası 3. Gazeteciler Şurası’na iştirak edilmesi meslektaşlarımız için son derece ufuk açıcı olmuş; yurt dışı temasları sırasında yeni bilgilerin edinilmesini, kültürel alışverişte bulunulmasını ve mesleki deneyim açısından daha da zenginleşilmesini sağlamıştır. Federasyonumuzun, Türk basınının yurt dışında temsili anlamına da gelen yurt dışı temaslarının olanaklar el verdiği ölçüde arttırılmasında büyük yarar görülmektedir.
2-Kabul etmek gerekir ki, bu tür yurt dışı organizasyonlarını, sadece meslek örgütlerinin, zaten çok sınırlı olan ekonomik güçleriyle gerçekleştirmeleri pek mümkün değildir. Söz konusu yurt dışı etkinliklerine, hiç kuşkusuz devletimizin ve ilgili resmi kurumlarımızın maddi manevi katkı koyması çok anlamlıdır. Bu vesileyle Başbakan Yardımcımız Sayın Hakan Çavuşoğlu’na ve TİKA Başkanımız Sayın Serdar ÇAM’a ve ekibine, Türk Dünyası’nın iki önemli ülkesi olan Kazakistan ve Kırgızistan etkinlikleri için sağladıkları katkı ve verdikleri destek nedeniyle, 25 bin basın emekçisinden oluşan büyük camiamız adına sonsuz teşekkürlerimizi sunuyoruz.
3-TGF ile aynı çatı altında hizmet veren Gazeteciler Cemiyetleri Basın Vakfı’nın düzenlediği Türk Dünyası Gazeteciler Şuraları, tarihe çok önemli birer not olarak geçmektedir. Kazakistan’ın Türkistan şehrinde 28 Ekim 2017 tarihinde yapılan Türk Dünyası 3. Gazeteciler Şurası da her açıdan yararlı geçmiş, Büyük Türk Dünyası’nın ortak hareket etme, mesleki ve kültürel alışverişte bulunma yeteneğini daha da geliştirmiştir. Aynı şekilde, TGF’nin destekleyerek bünyesinden çıkardığı, Türk Dünyası Gazeteciler Federasyonu’nun organize ettiği, Türk Dünyası Belgesel Film Festivalleri önemli bir misyonu üstlenmiştir. Söz konusu Festivalin bu yıl gerçekleşen 2.’sinin Kazakistan ve Kırgızistan gösterimleri de diğer ülkelerdeki gösterimler gibi son derece başarılı geçmiştir. Bu nedenle TGF, geleneksel hale gelen her iki etkinliğe katkı koymaya ve destek vermeye devam etmelidir.
4-Kırgızistan’ın Başkenti Bişkek’te bulunan Taksim adlı Türk Restoran’ındaki akşam yemeğinden sonra, TGF Heyeti’ne karşı yapılan çirkin saldırı camiamızda ve Türk kamuoyunda büyük üzüntü yaratmıştır. Yapılan anlaşmanın neredeyse iki katı istenen fatura bedeline itiraz eden Genel Başkan Yılmaz Karaca’nın ve yanındaki arkadaşlarımızın üzerine yürüyen korumaların, silah göstererek tehdit yoluna başvurmaları, ardından görevlilerin kapıları kilitleyerek Genel Başkan ve yanındakilerin dışarı çıkmalarını engellemeleri, olayın sonrasında, saldırı ve tehditlerin sosyal medya hesaplarından da asılsız iddia ve suçlamalarla sürdürülmesi asla kabul edilemez. Kırgızistan Türk Büyükelçiliğine bildirilerek şikayetçi olunan çirkin saldırı ile ilgili olarak İçişleri ve Dışişleri Bakanlıkları nezdinde de girişimlerde bulunulması şarttır. Yapılan araştırmada, tehdit ve saldırıda başı çeken Taksim Restoran Sahibi Ali Salih İflazoğlu’nun, Kırgızistan’da halen daha yoğun bir faaliyet içinde olan FETÖ Terör Örgütü ile güçlü bağlantılarının olduğu, Biskek Tunguçtaki ikinci şubesinin geçen yılki açılışını FETÖ'nün Orta Asya imamı Orhan İnan’ın yaptığı tespit edilmiştir. Oldukça manidar olan bu durum; saldırının, kurgusu önceden hazırlanmış ve TGF’nin Kırgızistan etkinliğini sabote etmeye yönelik planlı bir sabotaj olduğunu ortaya koymuştur. Soğukkanlı davranarak bu vatan hainlerinin tuzağına düşmeyen Genel Başkan ve beraberindeki akadaşlarımıza yapılan tehdit ve saldırı aslında Türk basınına yapılmış demektir. Milli ve manevi değerlere sahip olan hiç bir Türk vatandaşı, tarihi bir etkinlik için farklı bir ülkede bulunan kendi vatandaşına böylesine haince bir davranışta asla bulunmaz, tam tersine koruyup kollar, kol kanat gerer. Bu nedenle ilgili kişinin mutlak surette cezalandırılması, Türk vatandaşlığından da çıkarılması yerinde bir karar olacaktır. TGF, bu kişi ve kişilerin takipçisi olacak, hakettikleri cezanın mutlaka verilmesinde de sonuna kadar ısrar edecektir.
5-Günümüzde meslektaşlarımızın yurt dışı temasları bir hayli artmış, öyleki gazeteciler aynı zamanda birer gönüllü elçi görevini üstlenmişlerdir. Bu nedenle gazetecilerin yurt dışına çıkışlarında vize kolaylığı sağlayan gri pasaportlara, OHAL nedeniyle getirilen kısıtlamalar artık tamamen kaldırılmalı, bu pasaportların geçerlilik süresi en az 2 yıl olmalı, hatta mevzuat değişikliğine gidilerek bu süre 4 veya 5 yıl gibi bir süreyi kapsamalıdır. Aynı şekilde; meslektaşlarımızın yurt dışına çıkışları için gereken izin yazısının süresinin de, pasaportun geçerlilik süresi ile aynı olması sağlanmalıdır. Her seferinde meslektaşlarımızdan tekrar tekrar izin yazısı talep edilmesi gibi bürokrasiyi de yoran bu yöntemden mutlaka vaz geçilmelidir.
7-İfade ve basın özgürlüğü, demokrasilerin ve çağdaş toplumların olmazsa olmazıdır. Ülkemizdeki meslektaşlarımızın, gerek düşünce özgürlüğü gerekse insan hak ve hukuku açısından yaptıkları gözlem ve araştırmalara, bu yönde ortaya koydukları makul istek ve düşüncelere değer verilmeli, tespit ettikleri yanlışlık veya eksikliklerin giderilmesi talepleri de yerinde bulunarak teşvik edilmelidir.
8- TGF Başkanlar Konseyi Toplantısı’nın 55’incisinin 14-17 Kasım 2017 tarihinde Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nde; 56.’sının İzmir Gazeteciler Cemiyeti’nin ev sahipliğinde Aralık ayında İzmir’de; 57. Başkanlar Konseyi’nin ise 2018 Yılı’nın ilk üç ayı içerisinde, Osmaniye Gazeteciler Cemiyeti’nin ev sahipliğinde Osmaniye’de yapılması uygun bulunarak oy birliği ile kabul edilmiştir.
İlk oturumda açılış konuşmaları yapılırken, törene katılan Kırgızistan Türkiye Büyükelçisi Metin Kılıç, Türkiye’nin dört bir yanından Kırgızistan’a gelerek anlamlı bir etkinlik gerçekleştiren basın mensuplarının çok önemli bir işlev üstlendiklerini vurguladı.
Etkinliğe ev sahipliği yapan Manas Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Sebahattin Balcı ise TGF Başkanlar Konseyi Toplantısı’nın üniversitede yapılmasından büyük onur duyduklarını ifade ederek, kapılarının Türk gazetecilere her zaman açık olduğunu belirtti.
TGF Genel Başkanı Yılmaz Karaca da, Federasyonun kabuğuna sığmadığını, sınır ötesi çalışmalarının arttığını ve bundan böyle de Türk Basının sesinin yurt dışında onurla gururla duyurulmaya devam edileceğine değindi.
TGF 54. Başkanlar Konseyi Toplantısı sonunda alınan kararlar, ortak mutabakatla sonuç bildirgesine şöyle yansıdı:
TGF 54. BAŞKANLAR KONSEYİ
SONUÇ BİLDİRGESİ
31-10-2017/BİŞKEK-KIRGIZİSTAN
1- TGF’nin daha önce KKTC ve ABHAZYA’da gerçekleştirdiği Geleneksel Başkanlar Konseyi Toplantısı’nın bu kez KIRGIZİSTAN’da yapılması, hemen öncesinde de KAZAKİSTAN’ın Türkistan şehrinde, Türk Dünyası 3. Gazeteciler Şurası’na iştirak edilmesi meslektaşlarımız için son derece ufuk açıcı olmuş; yurt dışı temasları sırasında yeni bilgilerin edinilmesini, kültürel alışverişte bulunulmasını ve mesleki deneyim açısından daha da zenginleşilmesini sağlamıştır. Federasyonumuzun, Türk basınının yurt dışında temsili anlamına da gelen yurt dışı temaslarının olanaklar el verdiği ölçüde arttırılmasında büyük yarar görülmektedir.
2-Kabul etmek gerekir ki, bu tür yurt dışı organizasyonlarını, sadece meslek örgütlerinin, zaten çok sınırlı olan ekonomik güçleriyle gerçekleştirmeleri pek mümkün değildir. Söz konusu yurt dışı etkinliklerine, hiç kuşkusuz devletimizin ve ilgili resmi kurumlarımızın maddi manevi katkı koyması çok anlamlıdır. Bu vesileyle Başbakan Yardımcımız Sayın Hakan Çavuşoğlu’na ve TİKA Başkanımız Sayın Serdar ÇAM’a ve ekibine, Türk Dünyası’nın iki önemli ülkesi olan Kazakistan ve Kırgızistan etkinlikleri için sağladıkları katkı ve verdikleri destek nedeniyle, 25 bin basın emekçisinden oluşan büyük camiamız adına sonsuz teşekkürlerimizi sunuyoruz.
3-TGF ile aynı çatı altında hizmet veren Gazeteciler Cemiyetleri Basın Vakfı’nın düzenlediği Türk Dünyası Gazeteciler Şuraları, tarihe çok önemli birer not olarak geçmektedir. Kazakistan’ın Türkistan şehrinde 28 Ekim 2017 tarihinde yapılan Türk Dünyası 3. Gazeteciler Şurası da her açıdan yararlı geçmiş, Büyük Türk Dünyası’nın ortak hareket etme, mesleki ve kültürel alışverişte bulunma yeteneğini daha da geliştirmiştir. Aynı şekilde, TGF’nin destekleyerek bünyesinden çıkardığı, Türk Dünyası Gazeteciler Federasyonu’nun organize ettiği, Türk Dünyası Belgesel Film Festivalleri önemli bir misyonu üstlenmiştir. Söz konusu Festivalin bu yıl gerçekleşen 2.’sinin Kazakistan ve Kırgızistan gösterimleri de diğer ülkelerdeki gösterimler gibi son derece başarılı geçmiştir. Bu nedenle TGF, geleneksel hale gelen her iki etkinliğe katkı koymaya ve destek vermeye devam etmelidir.
4-Kırgızistan’ın Başkenti Bişkek’te bulunan Taksim adlı Türk Restoran’ındaki akşam yemeğinden sonra, TGF Heyeti’ne karşı yapılan çirkin saldırı camiamızda ve Türk kamuoyunda büyük üzüntü yaratmıştır. Yapılan anlaşmanın neredeyse iki katı istenen fatura bedeline itiraz eden Genel Başkan Yılmaz Karaca’nın ve yanındaki arkadaşlarımızın üzerine yürüyen korumaların, silah göstererek tehdit yoluna başvurmaları, ardından görevlilerin kapıları kilitleyerek Genel Başkan ve yanındakilerin dışarı çıkmalarını engellemeleri, olayın sonrasında, saldırı ve tehditlerin sosyal medya hesaplarından da asılsız iddia ve suçlamalarla sürdürülmesi asla kabul edilemez. Kırgızistan Türk Büyükelçiliğine bildirilerek şikayetçi olunan çirkin saldırı ile ilgili olarak İçişleri ve Dışişleri Bakanlıkları nezdinde de girişimlerde bulunulması şarttır. Yapılan araştırmada, tehdit ve saldırıda başı çeken Taksim Restoran Sahibi Ali Salih İflazoğlu’nun, Kırgızistan’da halen daha yoğun bir faaliyet içinde olan FETÖ Terör Örgütü ile güçlü bağlantılarının olduğu, Biskek Tunguçtaki ikinci şubesinin geçen yılki açılışını FETÖ'nün Orta Asya imamı Orhan İnan’ın yaptığı tespit edilmiştir. Oldukça manidar olan bu durum; saldırının, kurgusu önceden hazırlanmış ve TGF’nin Kırgızistan etkinliğini sabote etmeye yönelik planlı bir sabotaj olduğunu ortaya koymuştur. Soğukkanlı davranarak bu vatan hainlerinin tuzağına düşmeyen Genel Başkan ve beraberindeki akadaşlarımıza yapılan tehdit ve saldırı aslında Türk basınına yapılmış demektir. Milli ve manevi değerlere sahip olan hiç bir Türk vatandaşı, tarihi bir etkinlik için farklı bir ülkede bulunan kendi vatandaşına böylesine haince bir davranışta asla bulunmaz, tam tersine koruyup kollar, kol kanat gerer. Bu nedenle ilgili kişinin mutlak surette cezalandırılması, Türk vatandaşlığından da çıkarılması yerinde bir karar olacaktır. TGF, bu kişi ve kişilerin takipçisi olacak, hakettikleri cezanın mutlaka verilmesinde de sonuna kadar ısrar edecektir.
5-Günümüzde meslektaşlarımızın yurt dışı temasları bir hayli artmış, öyleki gazeteciler aynı zamanda birer gönüllü elçi görevini üstlenmişlerdir. Bu nedenle gazetecilerin yurt dışına çıkışlarında vize kolaylığı sağlayan gri pasaportlara, OHAL nedeniyle getirilen kısıtlamalar artık tamamen kaldırılmalı, bu pasaportların geçerlilik süresi en az 2 yıl olmalı, hatta mevzuat değişikliğine gidilerek bu süre 4 veya 5 yıl gibi bir süreyi kapsamalıdır. Aynı şekilde; meslektaşlarımızın yurt dışına çıkışları için gereken izin yazısının süresinin de, pasaportun geçerlilik süresi ile aynı olması sağlanmalıdır. Her seferinde meslektaşlarımızdan tekrar tekrar izin yazısı talep edilmesi gibi bürokrasiyi de yoran bu yöntemden mutlaka vaz geçilmelidir.
7-İfade ve basın özgürlüğü, demokrasilerin ve çağdaş toplumların olmazsa olmazıdır. Ülkemizdeki meslektaşlarımızın, gerek düşünce özgürlüğü gerekse insan hak ve hukuku açısından yaptıkları gözlem ve araştırmalara, bu yönde ortaya koydukları makul istek ve düşüncelere değer verilmeli, tespit ettikleri yanlışlık veya eksikliklerin giderilmesi talepleri de yerinde bulunarak teşvik edilmelidir.
8- TGF Başkanlar Konseyi Toplantısı’nın 55’incisinin 14-17 Kasım 2017 tarihinde Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nde; 56.’sının İzmir Gazeteciler Cemiyeti’nin ev sahipliğinde Aralık ayında İzmir’de; 57. Başkanlar Konseyi’nin ise 2018 Yılı’nın ilk üç ayı içerisinde, Osmaniye Gazeteciler Cemiyeti’nin ev sahipliğinde Osmaniye’de yapılması uygun bulunarak oy birliği ile kabul edilmiştir.