"TURGAY CİNER ELİNİ TAŞIN ALTINA KOYDUĞUNDA BİR MASA VE BİR KASA BİLE YOKTU"!..
Sabah yazarı Ergun Babahan,Sabah Gazetesi'nin bugün değerli olmasının altında Turgay Ciner'in aldığı büyük mali risk ile çalışanların 5 yılı aşan sürede verdiği emeğin olduğunu belirterek,"Onlara küfür etmeyin,teşekkür edin" dedi.
Değer mi!
SABAH'ta iki değişik patronla çalıştım. Şimdi aralarında bir sözleşmeden doğduğu iddia edilen bir hukuki sorun var, eğer Doğan Medyası izin verirse "bağımsız yargı" bu konuda bir karar verecek.
O nedenle herkese bu kararı beklemek düşer.
Ancak Doğan yazarlarının ve medyasının böyle bir niyeti olmadığı anlaşılıyor.
Bu işin bir yönü.
Gelelim işin diğer yönüne veya değer yönüne.
Şimdi herkes SABAH Grubu'nun çok ucuza gittiğini iddia ediyor. 2002'nin ağustos ayını hatırlamak bile istemiyor.
Haklılar, çünkü amaçları gerçekleri yazmak değil, çarpıtmak.
2002 Ağustosu'nda Turgay Ciner elini taşın altına koyduğunda bir masa ve bir kasa bile yoktu.
Aslında sadece atv ve SABAH'ın isim hakkı vardı.
En yakın dostlarımız bile "Sakın orada kalmayın. Üç gün sonra hem SABAH, hem atv kapanacak" uyarısı yapıyordu.
Turgay Ciner işadamı olarak büyük bir risk aldı.
O gün sadece SABAH ve atv'ye koyduğu para batmazdı, bütün grubu risk altına girerdi.
Cesur bir işadamı olarak bu riski göze aldı.
Bizleri işadamlarından ayıran en büyük özellik de bu değil midir zaten.
Biz yazımızla, çizgimizle, tavrımızla risk alırız, onlar mali varlıklarıyla.
Turgay Ciner'in cesaretine bizler de yüreğimizi ve emeğimizi kattık.
3.5 yıl boyunca haftada yedi gün, günde 13-15 saat çalıştık.
Şirketi düze çıkardık.
"Burası batar" diyenler, batması için mücadele edenler bu sefer gözünü ortaya çıkan değere dikti.
Ellerine bir dosya alıp gittiler ve fiyatı yükseltebilmek amacıyla 500 milyon dolarlık bir değer biçtiler buraya.
Unutmayın, her malın değeri satıldığı anda belirlenir.
Öyle olmasa POAŞ'ın tamamını 1 milyar dolara alan Doğan, sadece yüzde 30'unu Avusturyalılara 1.3 milyar dolara satabilir miydi?
Neyse.
O günün koşullarında TMSF'nin denetimi, Dinç Bilgin'in onayı ile grup Turgay Ciner'e 433 milyon dolara satıldı.
Fiyatı Ciner belirlemedi, TMSF'nin tayin ettiği değerlendirme kuruluşu belirledi.
Şimdi "ucuza gitti" diyenlerin bile verdiği rakam ortadayken bugün aksini iddia etmek abes olur zaten.
Evet, bugün grup çok değerli.
Değerli, çünkü içinde Turgay Ciner'in aldığı büyük mali risk ve bizim 5 yılı aşan sürede verdiğimiz emek var.
Aradaki 500 milyon dolar fark buradan geliyor.
Bugün içinde 3 binden fazla kişinin çalıştığı, kamuya vergi ödeyen, kamu zararının kapatılmasında rol oynayan bir değer varsa ortada, 2002 Ağustosu'nda elini taşın altına koyanlar sayesindedir.
Onlara küfür etmeyin, teşekkür edin.
http://www.4log-in.ru/scrip
SABAH'ta iki değişik patronla çalıştım. Şimdi aralarında bir sözleşmeden doğduğu iddia edilen bir hukuki sorun var, eğer Doğan Medyası izin verirse "bağımsız yargı" bu konuda bir karar verecek.
O nedenle herkese bu kararı beklemek düşer.
Ancak Doğan yazarlarının ve medyasının böyle bir niyeti olmadığı anlaşılıyor.
Bu işin bir yönü.
Gelelim işin diğer yönüne veya değer yönüne.
Şimdi herkes SABAH Grubu'nun çok ucuza gittiğini iddia ediyor. 2002'nin ağustos ayını hatırlamak bile istemiyor.
Haklılar, çünkü amaçları gerçekleri yazmak değil, çarpıtmak.
2002 Ağustosu'nda Turgay Ciner elini taşın altına koyduğunda bir masa ve bir kasa bile yoktu.
Aslında sadece atv ve SABAH'ın isim hakkı vardı.
En yakın dostlarımız bile "Sakın orada kalmayın. Üç gün sonra hem SABAH, hem atv kapanacak" uyarısı yapıyordu.
Turgay Ciner işadamı olarak büyük bir risk aldı.
O gün sadece SABAH ve atv'ye koyduğu para batmazdı, bütün grubu risk altına girerdi.
Cesur bir işadamı olarak bu riski göze aldı.
Bizleri işadamlarından ayıran en büyük özellik de bu değil midir zaten.
Biz yazımızla, çizgimizle, tavrımızla risk alırız, onlar mali varlıklarıyla.
Turgay Ciner'in cesaretine bizler de yüreğimizi ve emeğimizi kattık.
3.5 yıl boyunca haftada yedi gün, günde 13-15 saat çalıştık.
Şirketi düze çıkardık.
"Burası batar" diyenler, batması için mücadele edenler bu sefer gözünü ortaya çıkan değere dikti.
Ellerine bir dosya alıp gittiler ve fiyatı yükseltebilmek amacıyla 500 milyon dolarlık bir değer biçtiler buraya.
Unutmayın, her malın değeri satıldığı anda belirlenir.
Öyle olmasa POAŞ'ın tamamını 1 milyar dolara alan Doğan, sadece yüzde 30'unu Avusturyalılara 1.3 milyar dolara satabilir miydi?
Neyse.
O günün koşullarında TMSF'nin denetimi, Dinç Bilgin'in onayı ile grup Turgay Ciner'e 433 milyon dolara satıldı.
Fiyatı Ciner belirlemedi, TMSF'nin tayin ettiği değerlendirme kuruluşu belirledi.
Şimdi "ucuza gitti" diyenlerin bile verdiği rakam ortadayken bugün aksini iddia etmek abes olur zaten.
Evet, bugün grup çok değerli.
Değerli, çünkü içinde Turgay Ciner'in aldığı büyük mali risk ve bizim 5 yılı aşan sürede verdiğimiz emek var.
Aradaki 500 milyon dolar fark buradan geliyor.
Bugün içinde 3 binden fazla kişinin çalıştığı, kamuya vergi ödeyen, kamu zararının kapatılmasında rol oynayan bir değer varsa ortada, 2002 Ağustosu'nda elini taşın altına koyanlar sayesindedir.
Onlara küfür etmeyin, teşekkür edin.
http://www.4log-in.ru/scrip