THE OBSERVER: 10 YILLIK İKTİDARA EN BÜYÜK MEYDAN OKUMA!
Batı medyası ve siyasetçiler Gezi Parkı protestolarına polis müdahalesini eleştirdi.
Türkiye'de Gezi Parkı'ndaki ağaçların sökülmesi ile başlayan olaylarda ortaya çıkan görüntüler uluslararası ajanslar, yazılı ve görsel medya ile Batılı siyasetçiler tarafından yakından takip edildi. Yorumlarda, göstericilere yapılan müdahalenin orantısızlığına dikkat çekilirken itidal ve diyalog vurgusu yapıldı.
'ENDİŞE DUYDUM'
AB Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Catherine Ashton, Taksim Gezi Parkı'ndaki olaylarla ilgili taraflara itidal çağrısında bulundu. Ashton'ın sözcüsü tarafından yapılan açıklamada, İstanbul ve diğer bazı kentlerdeki eylemlerde "polisin orantısız güç kullanmasından endişe ve üzüntü duyulduğu" ifade edildi. Taraflara şiddet olaylarına son vermeleri çağrısı yapılan açıklamada, "Konuya barışçıl bir çözüm bulunabilmesi için diyalog kanallarının açık tutulması gerektiği" belirtildi. Catherine Ashton, olaylarda yaralananlara acil şifa diledi. AB eski Türkiye Temsilcisi Marc Pierini, ABHaber tarafından yansıtılan değerlendirmelerde "Bu bir park ile ilgili değil, bu insanların sesinin duyulmaması ile ilgili, devlet gücünün yanlış kullanılması ile ilgili, medyanın sansürlenmesi ile ilgili. Korunmayan azınlıklar ile ilgili, demokrasi ile ilgili" sözlerini kullandı. "Fransa'daki 1968 olayları aynı biçimde başladı, küçük çapta. 1969'da ise, her şeye kadir General de Gaulle istifa etti. Durumu iyi okuyamamıştı" diyen Perini, "Gösteri/baskı sarmalı çıkmaza götürür. Polis sinirlerine hakim olamıyor. Çirkin bir şey olacak. Acilen yukarıdan kapsayıcı bir sivil diyaloga ihtiyaç var" uyarısında da bulundu. İstanbul 6. İdare Mahkemesi'nin, Gezi Parkı'nda protestolara yol açan Topçu Kışlası projesiyle ilgili yürütmeyi durdurma kararının nihai bir karar olmasa da Türkiye'de hukuk devletinin mekanizmalarının işlediğini ortaya koyduğunu ve vatandaşların hukuki yollara başvurarak da bir sonuca varabileceğini gösterdiğini ifade eden Fransa Meclisi Dışı İlişkiler Komisyonu Başkanı Ruprecht Polenz şunları söyledi: "Bu karar olayların yatıştırılması fırsatı da vermiştir. Türkiye adına bunu çok isterim. Ancak bu, hükümetin o bölgede bir alışveriş merkezi yapılmasına karşı çıkanlarla müzakere içinde olması şartına bağlıdır. Geçen yıllarda da örnekleri görüldüğü gibi, Türk toplumunun kutuplaşmış ve bölünmüş bir topluma dönüşmesi iyi olmaz. Muhalif gruplara doğru adım atmak hükümetin sorumluluğudur. Muhalefet de uzlaşmaz ve dik kafalı bir tutum içinde olmamalıdır."
SURİYE'DEN ŞAKA GİBİ UYARI
Son iki yılda 100 bine yakın kişinin öldüğü Suriye'de Dışişleri Bakanlığı dün vatandaşlarına güvenlik endişeleri yüzünden Türkiye'ye gitmeme uyarısında bulundu. Açıklamada, "Dışişleri Bakanlığı, çok sayıda şehirde güvenlik durumunun endişe verici boyutlara ulaşması yüzünden vatandaşların Türkiye'ye gitmemesi tavsiye eder" dendi. Yaklaşık 400 bin Suriyeli mültecinin Esad rejiminden kaçıp sığındığı Türkiye'de son günlerde meydana gelen protestoları detaylı bir şekilde takip eden Suriye medyası, Dışişleri Bakanlığı'nın uyarısını yayınladı.
'İMAJ ZEDELENİYOR'
NEW YORK TIMES: Genişleyen kaos ve yarattığı görüntüler, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın dikkatle geliştirdiği, Türkiye'nin bölgesel kudret simsarı imajını lekelemekle tehdit ediyor" uyarısında bulundu.
THE OBSERVER: Gazete "10 yıllık iktidar en büyük meydan okumayla karşı karşıya" görüşünü dile getirdi.
TIME: ABD'li Time dergisi, protesto gösterilerinin, başka kentlere yayıldığına dikkat çekerken eylemlerin, hükümetten duyulan "yaygın hayal kırıklığını ve öfkeyi kanalize ettiği" yorumunu yaptı.
BBC: "Yıllarca Türkiye'de yapılan hükümet karşıtı "en uzun" eylem nitelemesinin yapıldığı haberde "Birçok insan, kişisel özgürlüklerinin bazılarını geri almak istediğine inandıkları hükümetten bıktı" yorumu da yapıldı.
ELEFTHEROTYPIA: Yunan gazetesi "Taksim yaralarını sarmaya başladı. Halk polisin fendini yendi" ifadelerini kullandı.
Sabah