TGF'den Doğan Grubu'na Değirmenci kınaması
Türkiye Gazeteciler Federasyonu, İrfan Değirmenci'nin 'hayır' oyu vereceği için Kanal D'den kovulmasına tepki gösterdi.
Türkiye Gazeteciler Federasyonu kişisel twitter hesabından Anayasa referandumunda hayır diyeceğini açıklayan Kanal D Sunucusu İrfan Değirmenci'nin işine son veren Doğan Yayın Grubu'nu kınadı.
TGF açıklamasında,"Bu karar, gazetecilerin bireysel özgürlük alanlarına da müdahale edildiğini gösteren bir meslek ayıbıdır" denildi.
TGF Yönetim Kurulu adına yapılan açıklamada şu görüşlere yer verildi:
"Bir medya grubunun evrensel anlamda yayın ilkelerinin olması, bunların en başında da tarafsızlık ilkesinin gelmesi gazetecilik mesleğinin doğası gereğidir. Elbette ki bağımsız bir medya kuruluşunun en büyük dayanağı da, kamuoyuna deklare ederek taahhüt ettiği yayın ilkelerdir. Ne var ki, Doğan Yayın Grubu burada sapla samanı karıştırmıştır. Facebook, twitter, instagram v.b. sosyal medya mecraları, insanların bireysel özgürlük alanlarıdır ve buralarda ifade edilen görüşler de, kişisel düşünce özgürlüklerinin kullanılmasından başka bir şey değildir.
Medya kuruluşlarındaki tarafsızlık, adı üzerinde, o kurum adına yapılan yayınlardaki yansızlığı/tarafsızlığı tanımlar. Ki bu ilke de, yoruma dayalı program yapma sorumluluğu verilen meslektaşlarımızı, makul mesleki sınırlar aşılmadıkça veya çok fazla radikal olunmadıkça bağlamaz. Kaldı ki, söz konusu karara neden olan olay İrfan Değirmenci'nin, ancak ve ancak kendisini bağlaması gereken kişisel twitter hesabından açıkladığı en tabii görüşlerinden ibarettir.
Doğan Medya'nın "Bu ilkemiz, ekranlardaki yayınlarımız kadar, çalışanlarımızın sosyal medya paylaşımlarını da kapsıyor" şeklindeki savunması, bireysel haklara tam anlamıyla tecavüzdür, dahası kişisel ifade hürriyetine vurulmuş prangadır. Bu yönüyle de ne yazık ki basın tarihimize geçen skandal bir karar olmuştur.
Aslında hangi saiklerle alındığı kamuoyunca bilinen kararın, medyanın tarafsızlık ilkelerine dayandırılarak açıklanması, ilgili medya grubu adına ayrıca büyük talihsizliktir. Bu nasıl adaletsiz bir yaptırım anlayışıdır ki; aynı grubun gazetesindeki köşesinde 'Evet' diyeceğini açıklayan bir yazarın, tarafsızlık ilkesini alenen ihlal etmesini hoş görüyor; buna karşılık, kişisel twitter hesabından 'Hayır' diyen bir gazetecinin ise tarafsızlık ilkesini çiğnemesi nedeniyle işine son veriyor.
Bu bağlamda, 'Evet' diyenleri mutlak iktidar yandaşı veya çıkarcı olarak görmek ne denli yanlışsa, 'Hayır' diyenleri de yüzde yüz iktidar karşıtı veya iflah olmaz muhalif görmek o kadar vahimdir. Bu yaklaşım tarzı ne yazık ki ayrıştırmayı, ötekileştirmeyi ve kamplaştırmayı körükleyen bir anlayıştır.
TGF olarak Doğan Grubu'nu kınıyor, bu ayıplı kararından dönme hasletini göstermeye çağırıyoruz."
TGF açıklamasında,"Bu karar, gazetecilerin bireysel özgürlük alanlarına da müdahale edildiğini gösteren bir meslek ayıbıdır" denildi.
TGF Yönetim Kurulu adına yapılan açıklamada şu görüşlere yer verildi:
"Bir medya grubunun evrensel anlamda yayın ilkelerinin olması, bunların en başında da tarafsızlık ilkesinin gelmesi gazetecilik mesleğinin doğası gereğidir. Elbette ki bağımsız bir medya kuruluşunun en büyük dayanağı da, kamuoyuna deklare ederek taahhüt ettiği yayın ilkelerdir. Ne var ki, Doğan Yayın Grubu burada sapla samanı karıştırmıştır. Facebook, twitter, instagram v.b. sosyal medya mecraları, insanların bireysel özgürlük alanlarıdır ve buralarda ifade edilen görüşler de, kişisel düşünce özgürlüklerinin kullanılmasından başka bir şey değildir.
Medya kuruluşlarındaki tarafsızlık, adı üzerinde, o kurum adına yapılan yayınlardaki yansızlığı/tarafsızlığı tanımlar. Ki bu ilke de, yoruma dayalı program yapma sorumluluğu verilen meslektaşlarımızı, makul mesleki sınırlar aşılmadıkça veya çok fazla radikal olunmadıkça bağlamaz. Kaldı ki, söz konusu karara neden olan olay İrfan Değirmenci'nin, ancak ve ancak kendisini bağlaması gereken kişisel twitter hesabından açıkladığı en tabii görüşlerinden ibarettir.
Doğan Medya'nın "Bu ilkemiz, ekranlardaki yayınlarımız kadar, çalışanlarımızın sosyal medya paylaşımlarını da kapsıyor" şeklindeki savunması, bireysel haklara tam anlamıyla tecavüzdür, dahası kişisel ifade hürriyetine vurulmuş prangadır. Bu yönüyle de ne yazık ki basın tarihimize geçen skandal bir karar olmuştur.
Aslında hangi saiklerle alındığı kamuoyunca bilinen kararın, medyanın tarafsızlık ilkelerine dayandırılarak açıklanması, ilgili medya grubu adına ayrıca büyük talihsizliktir. Bu nasıl adaletsiz bir yaptırım anlayışıdır ki; aynı grubun gazetesindeki köşesinde 'Evet' diyeceğini açıklayan bir yazarın, tarafsızlık ilkesini alenen ihlal etmesini hoş görüyor; buna karşılık, kişisel twitter hesabından 'Hayır' diyen bir gazetecinin ise tarafsızlık ilkesini çiğnemesi nedeniyle işine son veriyor.
Bu bağlamda, 'Evet' diyenleri mutlak iktidar yandaşı veya çıkarcı olarak görmek ne denli yanlışsa, 'Hayır' diyenleri de yüzde yüz iktidar karşıtı veya iflah olmaz muhalif görmek o kadar vahimdir. Bu yaklaşım tarzı ne yazık ki ayrıştırmayı, ötekileştirmeyi ve kamplaştırmayı körükleyen bir anlayıştır.
TGF olarak Doğan Grubu'nu kınıyor, bu ayıplı kararından dönme hasletini göstermeye çağırıyoruz."