TGC'den gazetecilere kısıtlamaya tepki!
TGC gazetecilerin emniyet müdürlüklerine girmesinin yasaklanması kararını kınadı.
“Emniyete basının girmesinin yasaklanması sansürdür”
Türkiye Gazeteciler Cemiyeti Yönetim Kurulu’nun açıklamasında şu görüşler yer aldı:
“İstanbul Emniyet Müdürlüğü tarafından yapılan açıklamayla, 22 Aralık tarihi itibariyle Türkiye genelinde basın mensuplarının emniyete girişlerinin yasaklandığı duyuruldu. Duyurunun ardından Vatan ve Gayrettepe emniyet binalarında görev yapan gazetecilerin şube giriş kartlarını iade etmeleri istendi.
Alınan bu karar gazetecilerin halkın gerçekleri öğrenme ve bilgilenme hakkını engelleyen vahim bir karardır. Gazetecilere ‘bilgi almayacaksın, halka duyurmayacaksın’ direktifi verilmektedir. İktidar ‘hangi bilgiyi verirsem onu duyuracaksın, araştırıp bilgi alma hakkın yok’ demektedir. Demokrasinin varolduğu herhangi bir ülkede böyle bir uygulamanın olabileceği düşünülemez.
Sonuç itibariyle bu karar Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nda temel hak ve özgürlükler içinde değerlendirilebilecek vatandaşın bilgi edinme hakkının sakatlanması anlamına gelmektedir. Basın özgürlüğüne açıkça müdahale ve sansürdür.
Yasalar çerçevesinde görev yapan ve vatandaşın güvenliğini sağlamakla yükümlü bir kurum olan Emniyetin bu Anayasal hakkı görmezden gelmesi beklenemez.
Bu idari işlemin geri alınmasını ve en kısa sürede yanlıştan dönülmesini istiyoruz.”
Türkiye Gazeteciler Cemiyeti Yönetim Kurulu’nun açıklamasında şu görüşler yer aldı:
“İstanbul Emniyet Müdürlüğü tarafından yapılan açıklamayla, 22 Aralık tarihi itibariyle Türkiye genelinde basın mensuplarının emniyete girişlerinin yasaklandığı duyuruldu. Duyurunun ardından Vatan ve Gayrettepe emniyet binalarında görev yapan gazetecilerin şube giriş kartlarını iade etmeleri istendi.
Alınan bu karar gazetecilerin halkın gerçekleri öğrenme ve bilgilenme hakkını engelleyen vahim bir karardır. Gazetecilere ‘bilgi almayacaksın, halka duyurmayacaksın’ direktifi verilmektedir. İktidar ‘hangi bilgiyi verirsem onu duyuracaksın, araştırıp bilgi alma hakkın yok’ demektedir. Demokrasinin varolduğu herhangi bir ülkede böyle bir uygulamanın olabileceği düşünülemez.
Sonuç itibariyle bu karar Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nda temel hak ve özgürlükler içinde değerlendirilebilecek vatandaşın bilgi edinme hakkının sakatlanması anlamına gelmektedir. Basın özgürlüğüne açıkça müdahale ve sansürdür.
Yasalar çerçevesinde görev yapan ve vatandaşın güvenliğini sağlamakla yükümlü bir kurum olan Emniyetin bu Anayasal hakkı görmezden gelmesi beklenemez.
Bu idari işlemin geri alınmasını ve en kısa sürede yanlıştan dönülmesini istiyoruz.”