Terfi İç İletişim Ajansı yetenek savaşlarında fark yaratıyor
Terfi İç İletişim Ajansı, yetenek savaşlarında fark yaratmaya devam ediyor.
İnsan kaynakları odaklı çalışan Türkiye’nin ilk ‘iç iletişim hizmeti’ veren ajansı Terfi, kurumların bu alandaki en büyük destekçisi olarak öne çıkıyor.
ABD ve Avrupa ülkelerinde şirketler uzun yıllardır insan kaynakları iç iletişim ajanslarından aldıkları hizmetleri ile başarılarını pekiştirdikleri biliniyor. Şirketler çalışanları ile kurdukları iç iletişimde, çalışanlarının zihninde şirketin amaç ve hedeflerini canlı tutmayı hedefliyor. Böylelikle her kademedeki tüm çalışanlarının aynı kalite ve hizmet standartlarını sürdürmelerini sağlıyorlar.
Terfi İç İletişim Ajansı, insan kaynakları odaklı iç iletişim hizmeti veren Türkiye’nin ilk kuruluşu olarak hizmetlerini sürdürüyor. İnsan kaynakları alanında uzun yıllardır başarılı çalışmalara imza atan Mehmet Onur’un kurduğu Terfi İç İletişim Ajansı, Türkiye’nin önde gelen markalarına hizmet veriyor. “Kurum içi iletişim” ve “kurum içi motivasyon” başlıklarını içeren hizmetler üreten Terfi İç İletişim Ajansı Türkiye’de bir ilke imza atıyor.
Terfi İç İletişim Ajansı, şirket çalışanlarını kurum içi iletişim ile performans, hedef, vizyon, misyon etik ve kalite değerlerinin sürekli farkında olmalarını sağlıyor. Böylece doğru bilgiyle beslenen çalışanlar doğru kararlar vererek kendi etki alanlarındaki sosyal çevrelerine de şirketleriyle ilgili doğru bilgi aktarıyorlar. Çalışanların şirketleri hakkında çevreleriyle girdiği bu iletişim, şirketin dış dünyadaki imajıyla ilgili de ciddi bir etki alanı oluştururken içerde kurulan iletişim dışarda müşteriyle kurulan iletişime de doğrudan etki etmiş oluyor.
Kurum içi iletişimin bir diğer yönü ise çalışan bağlılığı ve yetenek kazanımı üzerindeki etkisi. Araştırmalar çalışanları ile iletişim kurma konusunda problem yaşayan şirketlerin çok daha hızlı yetenek kaybettikleri ve istedikleri yetenekleri rakiplerine göre daha yavaş bulduklarını gösteriyor. Araştırmalar, jenerasyon farklılıkları nedeniyle farklı beklentiler ve farklı davranış eğilimlerinde olan çalışanların birbirleriyle sıkça çatıştığını ortaya koyuyor. Bu çatışmaların şirket tarafında en kolay ve etkin çözümü ise doğru yöntemler ile şirket içinde doğru iletişimin sağlanması.
Bu hassas ve stratejik konuyla ilgili şirketlerin en önemli partnerleri ise iç iletişim ajansları oluyor. İç iletişim ajanslarından profesyonel iletişim desteği alan şirketler doğru bilgi akışı ile dış iletişimi yönlendirdikleri gibi ‘Çalışan bağlılığı’ ve ‘yetenek kazanımı’ konularında da avantaj sağlıyorlar.
İletişim profesyoneli Mehmet Onur’un kurduğu, Türkiye’nin önde gelen markalarına “Kurum içi iletişim” ve “kurum içi motivasyon” başlıklarını içeren hizmetler üreten Terfi İç İletişim Ajansı ise kurum içi iletişimde mizahın gücünü kullanarak fark yaratıyor.
Kıymetli çalışanı elde tutmak da zor
Terfi İç İletişim Ajansı, çalışanların kurumsal bağlılıklarından performans artışlarına, yönetici ve yönetilen ilişkilerinin sağlıklı işlemesinden sorumluluk ve verimlilik bilinçlerinin geliştirilmesine kadar geniş yelpazedeki anlayışlara yönelik projeleri, şirketlerin insan kaynakları departmanları ile birlikte hayata geçiriyor. Bunu yaparken esprili ve şaşırtıcı bir iletişim dili kullanıyor.
Terfi İç İletişim Ajansı Başkanı Mehmet Onur, içinde bulunduğumuz dönemde özellikle Y kuşağına yönelik olarak şirketlerin önemli sorunlarla karşılaştıklarını belirtiyor. Mehmet Onur, Y kuşağında yetenekli ancak çabuk sıkılan çalışan profilinin öne çıktığını hatırlatarak şunları söyledi: “Şirketler yetenekli ancak zeki adayları bulmakta zorlanıyor. Yetenekli eleman ya çabuk sıkılıp uzun süre o kuruluşta çalışmıyor ya da zaten iş hayatına girmekten çekiniyor. Onların farklı öncelikleri var. Bunlardan ilki ve en önemlisi eğlenerek sıkılmadan çalışmak. Diğeri ise yaptıkları işe inanmış olmak. Y kuşağından olsun olmasın bizim işimiz öncelikle bu yetenekleri etkileyip organizasyona kazandırmak, daha sonra doğru iletişim ile şirketlerin kaliteli çalışanları ellerinde tutma kabiliyetlerini arttırmak. Yetenekli bir çalışana içerde hangi imkanı sunarsanız sunun, bir zaman sonra söz konusu imkan ve ayrıcalıkların farkındalığı azalabiliyor. Yeteneğin şirkete girdikten sonra hem kendi performansını en iyi şekilde yaptığı işe yansıtmasını sağlamak, hem de şirketinin ve kendi potansiyelinin daima farkında olmasını sürdürülebilir hale getirip uygulamak da bizim işimizin en önemli parçası. Bunu yaparken en önemli enstrümanımız mizah. Dijital çağda yaşıyoruz. Bu dönemde genç jenerasyona ulaşmanın, mesajı en doğru ve en kalıcı vermenin anahtarı o kitlenin ilgi alanlarına girmek.”
İçeride çalışanla pozitif iletişim şart
Şirketlerin kurumsallığının, insani değerlere bakışlarının ve marka değerlerinin çalışanları büyük ölçüde etkilediğini de kaydeden Mehmet Onur şöyle devam etti “Aynı alanda üretim yapan iki değerli markanın çalışanlarına yönelik uygulamalarını ele alalım. Biri değer katan, fark yaratan çalışanını ödüllendirerek takdir etsin ve motivasyonunu arttırmaya yönelik faaliyetler gerçekleştirsin. Yarattığı fark nedeniyle özel hissettirerek farklı yenilikler yaratması için onu teşvik etsin. Diğeri ise bu konuda adım bile atmasın. Bu mutlaka her iki kuruluştaki çalışanlar arasında konuşuluyor olacaktır. Dolayısıyla rakip şirketin, diğerinin kaliteli ama mutsuz elemanını alabilmesi çok kolay olacaktır. Sosyal medya üzerinden, kulaktan kulağa ya da başka iletişim mecraları ile şirketlerin, markaların çalışanına verdiği değer hızla duyuluyor, yayılıyor. Biz iç tarafta çalışanla iyi iletişim kurulmalı, diyoruz. Şirketin ahlaki yapısından tutun da sosyal sorumluluk projelerine kadar her alanda çalışanlarıyla sürekli pozitif iletişim halinde bulunması gerekiyor. Biz değerliyiz ve sen değerlisin, cümlesini şirketler çalışanlarına her an iletebiliyor olmalı.”
İletişim iş ilanından başlıyor
Çalışan ile şirket ilişkisinin iş ilanından başladığını söyleyen Mehmet Onur her şirketin kendi üretim segmentinde en iyi, en başarılı en fark yaratacak çalışanı istihdam etmeyi hedeflediğini, bunun için şirket çalışan iletişimine şirketin iş ilanını tasarlamakla başladıklarını belirtiyor. Nasıl ki markaların reklamları onlarla ilgili algımızı oluşturuyorsa şirketlerin iş ilanları da içerideki iş ortamıyla ilgili adayların gözünde ilk izlenimi oluşturuyor. Dolayısıyla yaratıcı bir iş ilanı yüzlerce iş ilanının yer aldığı bir ilan portalinde ilgili şirketi bir adım öne çıkarıyor.
TERFİ Hakkında:
TERFİ, video prodüksiyon, reklamcılık, pazarlama, halkla ilişkiler ve insan kaynakları sektöründe işinin en iyisi profesyonellerin tümünü aynı masaya toplayabilen ayrıcalıklı bir yapı; tamamı çok uluslu şirketlerin insan kaynakları departmanlarında çalışmış, süreç yönetmiş birçoğu çalıştıkları kurumun insan kaynakları sosyal medya süreçlerini kurmuş olan işin profesyonelleri ile fark yaratan yaratıcı iletişim ve pazarlama programları tasarlıyor.
ABD ve Avrupa ülkelerinde şirketler uzun yıllardır insan kaynakları iç iletişim ajanslarından aldıkları hizmetleri ile başarılarını pekiştirdikleri biliniyor. Şirketler çalışanları ile kurdukları iç iletişimde, çalışanlarının zihninde şirketin amaç ve hedeflerini canlı tutmayı hedefliyor. Böylelikle her kademedeki tüm çalışanlarının aynı kalite ve hizmet standartlarını sürdürmelerini sağlıyorlar.
Terfi İç İletişim Ajansı, insan kaynakları odaklı iç iletişim hizmeti veren Türkiye’nin ilk kuruluşu olarak hizmetlerini sürdürüyor. İnsan kaynakları alanında uzun yıllardır başarılı çalışmalara imza atan Mehmet Onur’un kurduğu Terfi İç İletişim Ajansı, Türkiye’nin önde gelen markalarına hizmet veriyor. “Kurum içi iletişim” ve “kurum içi motivasyon” başlıklarını içeren hizmetler üreten Terfi İç İletişim Ajansı Türkiye’de bir ilke imza atıyor.
Terfi İç İletişim Ajansı, şirket çalışanlarını kurum içi iletişim ile performans, hedef, vizyon, misyon etik ve kalite değerlerinin sürekli farkında olmalarını sağlıyor. Böylece doğru bilgiyle beslenen çalışanlar doğru kararlar vererek kendi etki alanlarındaki sosyal çevrelerine de şirketleriyle ilgili doğru bilgi aktarıyorlar. Çalışanların şirketleri hakkında çevreleriyle girdiği bu iletişim, şirketin dış dünyadaki imajıyla ilgili de ciddi bir etki alanı oluştururken içerde kurulan iletişim dışarda müşteriyle kurulan iletişime de doğrudan etki etmiş oluyor.
Kurum içi iletişimin bir diğer yönü ise çalışan bağlılığı ve yetenek kazanımı üzerindeki etkisi. Araştırmalar çalışanları ile iletişim kurma konusunda problem yaşayan şirketlerin çok daha hızlı yetenek kaybettikleri ve istedikleri yetenekleri rakiplerine göre daha yavaş bulduklarını gösteriyor. Araştırmalar, jenerasyon farklılıkları nedeniyle farklı beklentiler ve farklı davranış eğilimlerinde olan çalışanların birbirleriyle sıkça çatıştığını ortaya koyuyor. Bu çatışmaların şirket tarafında en kolay ve etkin çözümü ise doğru yöntemler ile şirket içinde doğru iletişimin sağlanması.
Bu hassas ve stratejik konuyla ilgili şirketlerin en önemli partnerleri ise iç iletişim ajansları oluyor. İç iletişim ajanslarından profesyonel iletişim desteği alan şirketler doğru bilgi akışı ile dış iletişimi yönlendirdikleri gibi ‘Çalışan bağlılığı’ ve ‘yetenek kazanımı’ konularında da avantaj sağlıyorlar.
İletişim profesyoneli Mehmet Onur’un kurduğu, Türkiye’nin önde gelen markalarına “Kurum içi iletişim” ve “kurum içi motivasyon” başlıklarını içeren hizmetler üreten Terfi İç İletişim Ajansı ise kurum içi iletişimde mizahın gücünü kullanarak fark yaratıyor.
Kıymetli çalışanı elde tutmak da zor
Terfi İç İletişim Ajansı, çalışanların kurumsal bağlılıklarından performans artışlarına, yönetici ve yönetilen ilişkilerinin sağlıklı işlemesinden sorumluluk ve verimlilik bilinçlerinin geliştirilmesine kadar geniş yelpazedeki anlayışlara yönelik projeleri, şirketlerin insan kaynakları departmanları ile birlikte hayata geçiriyor. Bunu yaparken esprili ve şaşırtıcı bir iletişim dili kullanıyor.
Terfi İç İletişim Ajansı Başkanı Mehmet Onur, içinde bulunduğumuz dönemde özellikle Y kuşağına yönelik olarak şirketlerin önemli sorunlarla karşılaştıklarını belirtiyor. Mehmet Onur, Y kuşağında yetenekli ancak çabuk sıkılan çalışan profilinin öne çıktığını hatırlatarak şunları söyledi: “Şirketler yetenekli ancak zeki adayları bulmakta zorlanıyor. Yetenekli eleman ya çabuk sıkılıp uzun süre o kuruluşta çalışmıyor ya da zaten iş hayatına girmekten çekiniyor. Onların farklı öncelikleri var. Bunlardan ilki ve en önemlisi eğlenerek sıkılmadan çalışmak. Diğeri ise yaptıkları işe inanmış olmak. Y kuşağından olsun olmasın bizim işimiz öncelikle bu yetenekleri etkileyip organizasyona kazandırmak, daha sonra doğru iletişim ile şirketlerin kaliteli çalışanları ellerinde tutma kabiliyetlerini arttırmak. Yetenekli bir çalışana içerde hangi imkanı sunarsanız sunun, bir zaman sonra söz konusu imkan ve ayrıcalıkların farkındalığı azalabiliyor. Yeteneğin şirkete girdikten sonra hem kendi performansını en iyi şekilde yaptığı işe yansıtmasını sağlamak, hem de şirketinin ve kendi potansiyelinin daima farkında olmasını sürdürülebilir hale getirip uygulamak da bizim işimizin en önemli parçası. Bunu yaparken en önemli enstrümanımız mizah. Dijital çağda yaşıyoruz. Bu dönemde genç jenerasyona ulaşmanın, mesajı en doğru ve en kalıcı vermenin anahtarı o kitlenin ilgi alanlarına girmek.”
İçeride çalışanla pozitif iletişim şart
Şirketlerin kurumsallığının, insani değerlere bakışlarının ve marka değerlerinin çalışanları büyük ölçüde etkilediğini de kaydeden Mehmet Onur şöyle devam etti “Aynı alanda üretim yapan iki değerli markanın çalışanlarına yönelik uygulamalarını ele alalım. Biri değer katan, fark yaratan çalışanını ödüllendirerek takdir etsin ve motivasyonunu arttırmaya yönelik faaliyetler gerçekleştirsin. Yarattığı fark nedeniyle özel hissettirerek farklı yenilikler yaratması için onu teşvik etsin. Diğeri ise bu konuda adım bile atmasın. Bu mutlaka her iki kuruluştaki çalışanlar arasında konuşuluyor olacaktır. Dolayısıyla rakip şirketin, diğerinin kaliteli ama mutsuz elemanını alabilmesi çok kolay olacaktır. Sosyal medya üzerinden, kulaktan kulağa ya da başka iletişim mecraları ile şirketlerin, markaların çalışanına verdiği değer hızla duyuluyor, yayılıyor. Biz iç tarafta çalışanla iyi iletişim kurulmalı, diyoruz. Şirketin ahlaki yapısından tutun da sosyal sorumluluk projelerine kadar her alanda çalışanlarıyla sürekli pozitif iletişim halinde bulunması gerekiyor. Biz değerliyiz ve sen değerlisin, cümlesini şirketler çalışanlarına her an iletebiliyor olmalı.”
İletişim iş ilanından başlıyor
Çalışan ile şirket ilişkisinin iş ilanından başladığını söyleyen Mehmet Onur her şirketin kendi üretim segmentinde en iyi, en başarılı en fark yaratacak çalışanı istihdam etmeyi hedeflediğini, bunun için şirket çalışan iletişimine şirketin iş ilanını tasarlamakla başladıklarını belirtiyor. Nasıl ki markaların reklamları onlarla ilgili algımızı oluşturuyorsa şirketlerin iş ilanları da içerideki iş ortamıyla ilgili adayların gözünde ilk izlenimi oluşturuyor. Dolayısıyla yaratıcı bir iş ilanı yüzlerce iş ilanının yer aldığı bir ilan portalinde ilgili şirketi bir adım öne çıkarıyor.
TERFİ Hakkında:
TERFİ, video prodüksiyon, reklamcılık, pazarlama, halkla ilişkiler ve insan kaynakları sektöründe işinin en iyisi profesyonellerin tümünü aynı masaya toplayabilen ayrıcalıklı bir yapı; tamamı çok uluslu şirketlerin insan kaynakları departmanlarında çalışmış, süreç yönetmiş birçoğu çalıştıkları kurumun insan kaynakları sosyal medya süreçlerini kurmuş olan işin profesyonelleri ile fark yaratan yaratıcı iletişim ve pazarlama programları tasarlıyor.