TEHDİTÇİSİNİ CANLI YAYINDA GÖRDÜ; ''ARTIK KONUŞMAYIN YAĞLI İLMEK VAR!''
Cumhuriyet gazetesi muhabiri İlhan Taşçı'nın yarın piyasaya çıkacak kitabında müthiş iddialar var!
Cumhuriyet gazetesi muhabiri İlhan Taşçı, yarın piyasaya çıkacak “İlahi Adalet” adlı kitabında, hükümet ile 12 Eylül ile yapısı değiştirilen eski HSYK yönetimi arasında yaşanan gerginliğin bilinmeyen ayrıntılarına yer verdi.
“Maskesiz Soygun”, “Kulak Misafiri”, “Babam Sağolsun” ve “Cüppeli Adalet” kitaplarının yazarı Taşçı’nın kitabında, HSYK ile yargı arasında, Ergenekon savcılarının görev yerlerinin değiştirilmesi ve eski Erzincan Başsavcısı İlhan Cihaner’in tutuklanması nedeniyle, 2010 ve 2011’de yaşanan krizler anlatılıyor.
Kitaptaki çarpıcı bazı bilgiler şöyle:
1.5 saatlik savcı zirvesi
- Başkanvekilliğini Kadir Özbek’in yaptığı eski HSYK, dönemin İstanbul Başsavcısı Aykut Cengiz Engin’i arayarak, Ergenekon soruşturması nedeniyle başkente çağırdı. Ardından da Engin ile dönemin başsavcıvekili Turan Çolakkadı’nın katılımıyla Ankara’da 1.5 saatlik zirve yapıldı.
- Engin ve Çolakkadı, HSYK üyelerine, Ergenekon savcılarının kendilerinden habersiz operasyon yapmalarından duydukları rahatsızlığı anlattı. Bunun üzerine Engin ve Çolakkadı’nın dosyalara hakim olamadığı izlenimi edinen üyelerden biri, Engin’e “Soruşturmanın patronu başsavcıdır. Her şeyi o kontrol eder. Patron sensin. Sorunu çözün” dedi.
Korsan kararname olayı
- Kamuoyuna “korsan kararname” olarak yansıyan, bazı hakim ve savcıların görev yerlerinin değiştirilmesi talebini içeren liste, Adalet Bakanı ve müsteşarı dışındaki kurul üyelerinin önerileriyle hazırlanır. Karalama kağıdına isimler yazılır ve dışarı sızmasının önlenmesi için HSYK üyesi Ali Suat Ertosun tarafından temize çekilir. Her üye için de yazıcıdan çıktı alınır. İlk listede sadece savcılar varken, ikinci listeye hakimler de eklenir. Ancak bu liste krize yol açar.
‘Böcek yok’ denildi ama...
- Toplantıların içeriğinin basında satır satır yer alması üzerine, istihbarat şubesinden bir ekip çağrılarak, toplantı salonunda böcek araması yapılır. Gelen ekip çiçek saksılarından tutun da masaların altına, odadaki televizyondan kalemliğe, kaloriferden şekerliğe kadar araştırır. “Böcek yok” denilirken, üyelerden Ali Suat Ertosun’un makamında yapılan bir görüşmenin ortam dinleme kaydı internetten yayılır.
Özbek tehditçisini televizyonda gördü
Eski HSYK Başkanvekili Kadir Özbek, hafta sonu eşiyle birlikte Tunus Caddesi’ndeki bir kafeye kahvaltıya gider. Hafta sonu kahvaltısına başlarlar. Henüz kahvesinden bir yudum almıştır ki Özbek, yanlarına oldukça yapılı, çenesi hayli öne çıkık, kelimeleri ağzında dilinden kurtarmaya çalışırmışçasına konuşan birisi “eski özel harekatçı” olduğunu belirttikten sonra, “Başkanım merhaba. Sizi tanıdım. Epeydir de takip ediyorum. Yaptığınız açıklamalar, söyledikleriniz, Türkiye’nin her yerinden duyuldu. Etkisi de oldu. Artık bu açıklamaları bırakın. Bu siyasetin, partilerin işi. Konuşmazsanız iyi olur. Bunun sonunda yağlı kurşun bile var” der. Özbek ayakta bekleyen kişiye ikramda bulunmak ister, ama bu teklifi karşılık bulmaz. Uyarıda bulunan zat oradan ayrılır. Bir akşam televizyonda izlediği bir tartışma programının konukları arasında, kahvaltı yaparken yanlarına gelen kişiyi de görünce dikkat kesilir. Çünkü televizyonda konuşan kişi kendisini tehdit eden kişidir.
Bürokratta ‘konuşmayın’ dedi
Kararname görüşmelerinin en gergin olduğu günlerde, HSYK’ya gelen üst düzey bir bürokrat “hükümetin ricasıyla” randevu aldığını söyledikten sonra, Kadir Özbek’e “Senden tek istenen konuşmaman. Canın acıyabilir. Canını acıtma. Canının acımasını istemeyiz. Ama canını acıtırlar” der ve kuruldan ayrılır. Kadir Özbek, bu isim için “Sırtımdaki hançeri tutan elin sahibidir” der.n Eski HSYK Başkanvekili Kadir Özbek, hafta sonu eşiyle birlikte Tunus Caddesi’ndeki bir kafeye kahvaltıya gider. Hafta sonu kahvaltısına başlarlar. Henüz kahvesinden bir yudum almıştır ki Özbek, yanlarına oldukça yapılı, çenesi hayli öne çıkık, kelimeleri ağzında dilinden kurtarmaya çalışırmışçasına konuşan birisi “eski özel harekatçı” olduğunu belirttikten sonra, “Başkanım merhaba. Sizi tanıdım. Epeydir de takip ediyorum. Yaptığınız açıklamalar, söyledikleriniz, Türkiye’nin her yerinden duyuldu. Etkisi de oldu. Artık bu açıklamaları bırakın. Bu siyasetin, partilerin işi. Konuşmazsanız iyi olur. Bunun sonunda yağlı kurşun bile var” der. Özbek ayakta bekleyen kişiye ikramda bulunmak ister, ama bu teklifi karşılık bulmaz. Uyarıda bulunan zat oradan ayrılır. Bir akşam televizyonda izlediği bir tartışma programının konukları arasında, kahvaltı yaparken yanlarına gelen kişiyi de görünce dikkat kesilir. Çünkü televizyonda konuşan kişi kendisini tehdit eden kişidir.
Bürokratta ‘konuşmayın’ dedi
Kararname görüşmelerinin en gergin olduğu günlerde, HSYK’ya gelen üst düzey bir bürokrat “hükümetin ricasıyla” randevu aldığını söyledikten sonra, Kadir Özbek’e “Senden tek istenen konuşmaman. Canın acıyabilir. Canını acıtma. Canının acımasını istemeyiz. Ama canını acıtırlar” der ve kuruldan ayrılır. Kadir Özbek, bu isim için “Sırtımdaki hançeri tutan elin sahibidir” der. - Eski HSYK Başkanvekili Kadir Özbek, hafta sonu eşiyle birlikte Tunus Caddesi’ndeki bir kafeye kahvaltıya gider. Hafta sonu kahvaltısına başlarlar. Henüz kahvesinden bir yudum almıştır ki Özbek, yanlarına oldukça yapılı, çenesi hayli öne çıkık, kelimeleri ağzında dilinden kurtarmaya çalışırmışçasına konuşan birisi “eski özel harekatçı” olduğunu belirttikten sonra, “Başkanım merhaba. Sizi tanıdım. Epeydir de takip ediyorum. Yaptığınız açıklamalar, söyledikleriniz, Türkiye’nin her yerinden duyuldu. Etkisi de oldu. Artık bu açıklamaları bırakın. Bu siyasetin, partilerin işi. Konuşmazsanız iyi olur. Bunun sonunda yağlı kurşun bile var” der. Özbek ayakta bekleyen kişiye ikramda bulunmak ister, ama bu teklifi karşılık bulmaz. Uyarıda bulunan zat oradan ayrılır. Bir akşam televizyonda izlediği bir tartışma programının konukları arasında, kahvaltı yaparken yanlarına gelen kişiyi de görünce dikkat kesilir. Çünkü televizyonda konuşan kişi kendisini tehdit eden kişidir.
Bürokratta ‘konuşmayın’ dedi
- Kararname görüşmelerinin en gergin olduğu günlerde, HSYK’ya gelen üst düzey bir bürokrat “hükümetin ricasıyla” randevu aldığını söyledikten sonra, Kadir Özbek’e “Senden tek istenen konuşmaman. Canın acıyabilir. Canını acıtma. Canının acımasını istemeyiz. Ama canını acıtırlar” der ve kuruldan ayrılır. Kadir Özbek, bu isim için “Sırtımdaki hançeri tutan elin sahibidir” der.
Ertosun’un makam aracı
- Ergenekon soruşturmasını 4 yıl boyunca yürüten savcı Zekeriya Öz’e Ergenekon soruşturmasına başlamasından bir süre sonra HSYK üyelerinden Ali Suat Ertosun’un makam arabası tahsis edilir.
Torpil isteyen kabine üyeleri
- Özbek, hükümete yakın bazı isimlerin kendisinden tayin konusunda ricacı olduğunu anlatır ama isim vermez. Özbek, bu kişilerden ilkini “Bir beyefendi şu anda genel başkan yardımcısıdır. Şu anda dört tane notu var bende” diye açıklar. Bu kişi AKP Genel Başkan Yardımcısı Abdülkadir Aksu. Özbek’in “Bir komisyon başkanı” olarak nitelediği kişi, TBMM Adalet Komisyonu Başkanı Ahmet İyimaya. “İktidar partisinden bir kıdemli milletvekili” olarak anlattığı kişi ise AKP Bayburt Milletvekili Ülkü Güney.
“Maskesiz Soygun”, “Kulak Misafiri”, “Babam Sağolsun” ve “Cüppeli Adalet” kitaplarının yazarı Taşçı’nın kitabında, HSYK ile yargı arasında, Ergenekon savcılarının görev yerlerinin değiştirilmesi ve eski Erzincan Başsavcısı İlhan Cihaner’in tutuklanması nedeniyle, 2010 ve 2011’de yaşanan krizler anlatılıyor.
Kitaptaki çarpıcı bazı bilgiler şöyle:
1.5 saatlik savcı zirvesi
- Başkanvekilliğini Kadir Özbek’in yaptığı eski HSYK, dönemin İstanbul Başsavcısı Aykut Cengiz Engin’i arayarak, Ergenekon soruşturması nedeniyle başkente çağırdı. Ardından da Engin ile dönemin başsavcıvekili Turan Çolakkadı’nın katılımıyla Ankara’da 1.5 saatlik zirve yapıldı.
- Engin ve Çolakkadı, HSYK üyelerine, Ergenekon savcılarının kendilerinden habersiz operasyon yapmalarından duydukları rahatsızlığı anlattı. Bunun üzerine Engin ve Çolakkadı’nın dosyalara hakim olamadığı izlenimi edinen üyelerden biri, Engin’e “Soruşturmanın patronu başsavcıdır. Her şeyi o kontrol eder. Patron sensin. Sorunu çözün” dedi.
Korsan kararname olayı
- Kamuoyuna “korsan kararname” olarak yansıyan, bazı hakim ve savcıların görev yerlerinin değiştirilmesi talebini içeren liste, Adalet Bakanı ve müsteşarı dışındaki kurul üyelerinin önerileriyle hazırlanır. Karalama kağıdına isimler yazılır ve dışarı sızmasının önlenmesi için HSYK üyesi Ali Suat Ertosun tarafından temize çekilir. Her üye için de yazıcıdan çıktı alınır. İlk listede sadece savcılar varken, ikinci listeye hakimler de eklenir. Ancak bu liste krize yol açar.
‘Böcek yok’ denildi ama...
- Toplantıların içeriğinin basında satır satır yer alması üzerine, istihbarat şubesinden bir ekip çağrılarak, toplantı salonunda böcek araması yapılır. Gelen ekip çiçek saksılarından tutun da masaların altına, odadaki televizyondan kalemliğe, kaloriferden şekerliğe kadar araştırır. “Böcek yok” denilirken, üyelerden Ali Suat Ertosun’un makamında yapılan bir görüşmenin ortam dinleme kaydı internetten yayılır.
Özbek tehditçisini televizyonda gördü
Eski HSYK Başkanvekili Kadir Özbek, hafta sonu eşiyle birlikte Tunus Caddesi’ndeki bir kafeye kahvaltıya gider. Hafta sonu kahvaltısına başlarlar. Henüz kahvesinden bir yudum almıştır ki Özbek, yanlarına oldukça yapılı, çenesi hayli öne çıkık, kelimeleri ağzında dilinden kurtarmaya çalışırmışçasına konuşan birisi “eski özel harekatçı” olduğunu belirttikten sonra, “Başkanım merhaba. Sizi tanıdım. Epeydir de takip ediyorum. Yaptığınız açıklamalar, söyledikleriniz, Türkiye’nin her yerinden duyuldu. Etkisi de oldu. Artık bu açıklamaları bırakın. Bu siyasetin, partilerin işi. Konuşmazsanız iyi olur. Bunun sonunda yağlı kurşun bile var” der. Özbek ayakta bekleyen kişiye ikramda bulunmak ister, ama bu teklifi karşılık bulmaz. Uyarıda bulunan zat oradan ayrılır. Bir akşam televizyonda izlediği bir tartışma programının konukları arasında, kahvaltı yaparken yanlarına gelen kişiyi de görünce dikkat kesilir. Çünkü televizyonda konuşan kişi kendisini tehdit eden kişidir.
Bürokratta ‘konuşmayın’ dedi
Kararname görüşmelerinin en gergin olduğu günlerde, HSYK’ya gelen üst düzey bir bürokrat “hükümetin ricasıyla” randevu aldığını söyledikten sonra, Kadir Özbek’e “Senden tek istenen konuşmaman. Canın acıyabilir. Canını acıtma. Canının acımasını istemeyiz. Ama canını acıtırlar” der ve kuruldan ayrılır. Kadir Özbek, bu isim için “Sırtımdaki hançeri tutan elin sahibidir” der.n Eski HSYK Başkanvekili Kadir Özbek, hafta sonu eşiyle birlikte Tunus Caddesi’ndeki bir kafeye kahvaltıya gider. Hafta sonu kahvaltısına başlarlar. Henüz kahvesinden bir yudum almıştır ki Özbek, yanlarına oldukça yapılı, çenesi hayli öne çıkık, kelimeleri ağzında dilinden kurtarmaya çalışırmışçasına konuşan birisi “eski özel harekatçı” olduğunu belirttikten sonra, “Başkanım merhaba. Sizi tanıdım. Epeydir de takip ediyorum. Yaptığınız açıklamalar, söyledikleriniz, Türkiye’nin her yerinden duyuldu. Etkisi de oldu. Artık bu açıklamaları bırakın. Bu siyasetin, partilerin işi. Konuşmazsanız iyi olur. Bunun sonunda yağlı kurşun bile var” der. Özbek ayakta bekleyen kişiye ikramda bulunmak ister, ama bu teklifi karşılık bulmaz. Uyarıda bulunan zat oradan ayrılır. Bir akşam televizyonda izlediği bir tartışma programının konukları arasında, kahvaltı yaparken yanlarına gelen kişiyi de görünce dikkat kesilir. Çünkü televizyonda konuşan kişi kendisini tehdit eden kişidir.
Bürokratta ‘konuşmayın’ dedi
Kararname görüşmelerinin en gergin olduğu günlerde, HSYK’ya gelen üst düzey bir bürokrat “hükümetin ricasıyla” randevu aldığını söyledikten sonra, Kadir Özbek’e “Senden tek istenen konuşmaman. Canın acıyabilir. Canını acıtma. Canının acımasını istemeyiz. Ama canını acıtırlar” der ve kuruldan ayrılır. Kadir Özbek, bu isim için “Sırtımdaki hançeri tutan elin sahibidir” der. - Eski HSYK Başkanvekili Kadir Özbek, hafta sonu eşiyle birlikte Tunus Caddesi’ndeki bir kafeye kahvaltıya gider. Hafta sonu kahvaltısına başlarlar. Henüz kahvesinden bir yudum almıştır ki Özbek, yanlarına oldukça yapılı, çenesi hayli öne çıkık, kelimeleri ağzında dilinden kurtarmaya çalışırmışçasına konuşan birisi “eski özel harekatçı” olduğunu belirttikten sonra, “Başkanım merhaba. Sizi tanıdım. Epeydir de takip ediyorum. Yaptığınız açıklamalar, söyledikleriniz, Türkiye’nin her yerinden duyuldu. Etkisi de oldu. Artık bu açıklamaları bırakın. Bu siyasetin, partilerin işi. Konuşmazsanız iyi olur. Bunun sonunda yağlı kurşun bile var” der. Özbek ayakta bekleyen kişiye ikramda bulunmak ister, ama bu teklifi karşılık bulmaz. Uyarıda bulunan zat oradan ayrılır. Bir akşam televizyonda izlediği bir tartışma programının konukları arasında, kahvaltı yaparken yanlarına gelen kişiyi de görünce dikkat kesilir. Çünkü televizyonda konuşan kişi kendisini tehdit eden kişidir.
Bürokratta ‘konuşmayın’ dedi
- Kararname görüşmelerinin en gergin olduğu günlerde, HSYK’ya gelen üst düzey bir bürokrat “hükümetin ricasıyla” randevu aldığını söyledikten sonra, Kadir Özbek’e “Senden tek istenen konuşmaman. Canın acıyabilir. Canını acıtma. Canının acımasını istemeyiz. Ama canını acıtırlar” der ve kuruldan ayrılır. Kadir Özbek, bu isim için “Sırtımdaki hançeri tutan elin sahibidir” der.
Ertosun’un makam aracı
- Ergenekon soruşturmasını 4 yıl boyunca yürüten savcı Zekeriya Öz’e Ergenekon soruşturmasına başlamasından bir süre sonra HSYK üyelerinden Ali Suat Ertosun’un makam arabası tahsis edilir.
Torpil isteyen kabine üyeleri
- Özbek, hükümete yakın bazı isimlerin kendisinden tayin konusunda ricacı olduğunu anlatır ama isim vermez. Özbek, bu kişilerden ilkini “Bir beyefendi şu anda genel başkan yardımcısıdır. Şu anda dört tane notu var bende” diye açıklar. Bu kişi AKP Genel Başkan Yardımcısı Abdülkadir Aksu. Özbek’in “Bir komisyon başkanı” olarak nitelediği kişi, TBMM Adalet Komisyonu Başkanı Ahmet İyimaya. “İktidar partisinden bir kıdemli milletvekili” olarak anlattığı kişi ise AKP Bayburt Milletvekili Ülkü Güney.