TARKAN YETENEK AVINA ÇIKIYOR! YENİ STAR NASIL SEÇİLECEK?

İzzet Çapa, Megastar Tarkan ve ağabeyi Hakan Tevetoğlu'nun yepyeni internet projesini anlattı.

TarkanTube

Tarkan, dünyanın dört bir yanındaki genç yetenekleri keşfetmek için bir internet sitesi kuruyor. Müziğe meraklı herkes siteye klibini yükleyebilecek. Megastar, bunlar arasından internetin starını seçip albümlerinin yapımcılığını üstlenecek...

Geçen gün Gargamel’le oturmuş sohbet ediyoruz, “Biliyor musun” dedi, “İnternetten önce insanların oturup birbirleriyle konuşması için geliştirilen son teknoloji yemek masasıymış.” Bir gülme tuttu ki sormayın. Hayatını yemek masalarından kazanan adama söylenecek laf mı şimdi? Ama sonra hak vermedim değil bizimkine. İnternetimiz, iPad’lerimiz, iPhone’larımız bir anda elimizden alınsa sudan çıkmış balığa dönmez miyiz? Yanlış anlamayın “Ah nerede o eski günler” diye nostaljik takılan biri de değilim. Tam aksine, internet denen bu zımbırtının insana çağ atlattığını düşünenlerdenim.

İNTERNET SİTESİ KURUYORLAR
Herhalde pek çok kişi de böyle düşünüyordur, ama bunu meslek haline getirenler her zaman bizden bir adım öndeler. İşte bunlardan biri de Tarkan. Şaşırmayın, evet o... Ünlü pop ikonumuzdan söz ediyorum. Meğer Tarkan’ın ağabeyi Hakan Tevetoğlu bir internet öngörü uzmanıymış. Ayrıca Şebeke Digital Network’ün de ortağı. Bugünlerde ağabey kardeş, birlikte yeni bir internet sitesi kurmak için gecelerini gündüzlerine katarak çalışıyorlar. Tarkan da işin en ince ayrıntısına kadar ilgileniyor. Çalışmaları geçen yıldan bu yana süren ve başına Hakan Tevetoğlu’nun geçeceği site, bir anlamda müziğin Youtube’u olacak ama amacı çok farklı. Dünyanın dört bir yanından, profesyonel veya amatör müziğe meraklı her Allah’ın kulu, yapacağı besteleri, çekeceği klipleri burada sergileyebilecek.

YETENEK AVCILIĞINA SOYUNUYOR
Ve aralarından bazıları; işte işin püf noktası da burada, şöhret kuşunu yakalayacak. Çünkü Tarkan internetin pop starlarını seçecek ve eğer isterlerse bunların yapımcılığını üstlenecek. Uzun lafın kısası, Tarkan da Acun gibi yetenek avcılığına soyunmuş durumda. Bakalım bu rekabette ipi kim göğüsleyip ‘şöhret fabrikatörü’ unvanını kazanacak? “Yaa gördün mü” dedi Gargamel lafın sonunda, “Yemek masasından nerelere geldik.” “Bütün bunları nereden öğreniyorsun Gargamel?” diye sordum. Gülümsedi.

İlk beşe girenlere sponsor olacak
PEKİ ya bu yıldız adaylarının seçimi nasıl olacak? Özel bir jüri mi kurulacak, yoksa internetin tüm kullarına açık bir oylama mı yapılacak? Şimdilik bu sorular Tarkan’ın kafasını kurcalayıp duruyormuş. Ama kesin olan şu ki, bu zorlu yarışta ilk beşe giren katılımcıların albümlerinden kliplerine kadar her masrafına Tarkan sponsor olacakmış. İşin bir başka insani boyutu daha var ki, burada Tarkan’ı tebrik etmek lazım. Belki de kendi yaşadığı kötü tecrübelerden olsa gerek, yarışmacılardan hiçbirinin körü körüne bir sözleşme yapmasını istemiyor ünlü şarkıcı. Dileyen, dilediği zaman kendi yoluna gidebilecek. Kısaca bir sözleşme köleliği söz konusu değil.

MADONNA CUMA GÜNÜ ÇALIŞMIYOR
50 bin kişi, aynı gün aynı yerde aynı kişiyle buluşmak için randevulaşmış. Bu ‘özel insan’ da randevuya geleceğine dair söz vermiş. Efendim fantastik bir film senaryosundan değil, 7 Haziran Perşembe günü İstanbul’daki Madonna konserinden bahsediyorum. Bildiğiniz gibi popun kraliçesi dünya turu kapsamında İstanbul’a geleceğini duyurur duyurmaz 50 bin adet bilet, 4 gün içerisinde tükendi bitti. Bunun üzerine, önce sosyal medyada daha sonra basında Madonna’ya bir konser daha vermesi için teklif götürüleceği yazıldı çizildi. “Kadın turne sırasında ülkeden ülkeye koşturup duruyor, vakti olur mu acaba?” soruları ortada uçuşurken bir bakmışlar Madonna’nın cuma günü boş. Ama kimsenin aklına bu ekstra konser için ‘Kabala engeli’ gelmemiş. Çünkü Kabala felsefesini benimseyen dünyaca ünlü popstar Madonna, inancı gereği, cuma günleri sahneye çıkmıyor, bırakın sahneye çıkmayı başka hiçbir iş yapmıyor.

ELEKTRİKLİ ALET YOK
Efendim Kabala, Yahudi dinini temel almış bir felsefe olduğundan Madonna da bu dinin bazı adetlerine uyuyor haliyle. Yahudi inancına göre, cuma akşamı güneşin batışından 18 dakika önce başlayan, cumartesi akşam 3 küçük yıldızın gözükmesine kadar geçen güne ‘şabat’ deniyor. Bu zaman zarfında Yahudiler gün boyu dinlenip, dua okuyup, sinagoglara gidiyorlar. Ayrıca bu şabat zamanında elektrikli aletler de kullanılmıyor. Eski zamanlardaki ateş yakma yasağı yakıt yakılmasını gerektirdiği için taşıt sürme ve elektrik kullanma yasağı olarak günümüze uyarlanmış. Anlayacağınız, Kabalistler bu süre içinde işe güce ara veriyor. Popstar Madonna da Kabala’nın gerektirdiklerini ciddi şekilde yapan biri olarak cuma akşamları kesinlikle konser vermeme kararı almış. Hal böyle olunca bizim ikinci konser hayalleri suya düşüyor korkarım.

Kanye kesenin ağzını açtı, tebriki Hakan kaptı
GALİBA moda dünyasında yeni trend ünlülerin tasarımcı olması. Trend dedik de haydi bir kelime oyunu yapalım; bu trene son katar olarak Grammy ödüllü hiphop yıldızı Kanye West katıldı. Haberlerini mutlaka bir yerlerde okumuşsunuzdur, adını inatla ‘Kenya’ diye telaffuz ettiğim rapçi, 6 Mart’ta Paris Moda Haftası kapsamında bir defile düzenledi. Hem de ne defile! Hiçbir masraftan kaçmayan Kenya, pardon Kanye, podyumun etrafına bir gokart pisti bile yaptırmış. Bütün bu ihtişam sayesinde Kanye magazin gazetecilerinden tam puan alırken eleştirmenler tarafından sınıfta bırakılmış. Magazinciler nasıl sevmesin çocuğu, defileye katılan isimler arasında Kim Kardashian, P. Diddy, Alicia Keys sadece birkaçı. Eleştirmenler ise acımasız bir şekilde Kanye’nin tasarımlarının Givenchy’ye çok benzediğini ve Givenchy baş tasarımcısı Ricardo Tisci’nin bu defileye konuk olarak gelmesinin çok utanç verici olduğunu söylemiş. Efendim, Kanye’nin ‘kırmızı halısını’ şereflendiren Türkler de olmuş tabii ki. Modada milli gururumuz Hakan Yıldırım, defile sonrasındaki partiye Beymen’den Tolga Sezgin, Vogue’dan Ece Sukan’la katılmış. Parti esnasında Hakan’ın yanına gelen ‘ev sahibi’ Kanye West, Yıldırım’ın elini sıkarak “Paris moda dünyası beni kabul etmedi, ama sana kucak açtı” demiş. Hakan kibarca gülümseyerek teşekkür etmiş ama ben onun yerinde olsam içimdeki hınzır çocuğa uyup “Bana bilmediğim bir şey söyle Kenya” derdim herhalde.

İzzet Çapa / Gazete Habertürk