TARAF SÜRMANŞETE KENDİNİ TAŞIDI; TARAF TÜRKİYE'Yİ SARSTI!

Taraf'ın kurucu Genel Yayın Yönetmeni Ahmet Altan ve yardımcısı Yasemin Çongar'ın istifaları Taraf gazetesinin sürmanşetinde "Taraf Türkiye'yi Sarstı" başlığı ile verildi.

Gazetenin haberine göre "Taraf gazetesindeki istifalar Türkiye’nin ana gündem maddelerinden biri oldu. İstifalar basın dünyasında büyük üzüntü yarattı"
İşte gazetenin bugün sürmanşetinde yer alan haber:
Taraf ’ın Kurucu Genel Yayın Yönetmeni Ahmet Altan ve yardımcısı Yasemin Çongar’ın istifası medyada geniş yankı uyandırdı. Türkiye’nin aydın kalemleri istifalara çok üzüldü. Onlardan birkaçının konu hakkındaki değerlendirmeleri şöyle:

» Milliyet Gazetesi köşe yazarı Hasan Cemal:
Gazetecilik hayatında bazı ayrılıklar, istifalar insanın içini yakan duraklardır, kolay değildir. Canım gerçekten sıkkın. Bazı pencerelerin kapanmasını hazmedemiyorum. Yalnızlaşıyoruz belki de... Cep telefonuyla geldi haber: Ahmet’le Yasemin Taraf ’tan istifa ettiler; Neşe Düzel de gazeteden ayrıldı. Canım çok sıkıldı. Çılgın bir ekip yaptı bugüne kadar Taraf ’ı. Patron dahil bütün çalışanlar risk aldı, elini taşın altına koydu. Gazete kaç yıldır maddi ve manevi her bakımdan çok büyük fedakarlıklarla çıktı, olmadık güçlüklerle boğuşarak yayın hayatını sürdürdü. Taraf, baştan beri bu memlekette demokrasiyi sevmeyenlere, özgürlük ve insan hakları deyince tüyleri ürperenlere, hukukun üstünlüğünü boşlayanlara isyan bayrağını kaldıran ve en yüksekte tutan bir gazete oldu. Taraf ’ın bugüne kadar yayımlamış olduğu birçok haberi başka gazeteler basamazdı. Taraf bu karanlığı yırttı.

» Sanem Altan (Vatan):
Beş yılık Taraf macerası bitti işte sonunda... Taraf bitmez gerçi ama benim yakından bildiğim Taraf macerası bitti işte... Ne kalacak ondan geriye diye düşündüm? Kimler ne hatırlayacak? Kimsenin kolay kolay unutacağını sanmıyorum Taraf Gazetesi’ni... Bunu onu kutsadığım için söylemiyorum... Hayat için dövüşmekten korkmadılar. Herkesin hayatı için dövüştüler. Kötülüğün sefaletine rağmen iyiliğin meşalesini parlak tuttular...

» Ahmet Hakan (Hürriyet):
"Söylenmesi gerekeni sonuna kadar söylemek" diye nitelendirilebilecek bir tutumu sürdüren o köşe artık susacak... Ondan üzüldüm. Askerî vesayete de, sivil vesayete de aynı şiddetle ve aynı kararlılıkla tepki gösteren o köşe artık susacak... Ondan üzüldüm. Bütün köşe yazıları bundan sonra birbirine daha çok benzeyecek... Ondan üzüldüm. "Yazıyı baştan sona bir solukta okutabilmek" diye özetlenebilecek bir yazarlık maharetinden mahrum kalacağım... Ondan üzüldüm. "İktidarın tutumu ne olursa olsun yandaşın tutumu değişmez" anlayışının karşısına çıkardığı "iktidarın tutumu değişince yazarın da tutumu değişir" anlayışı artık kendini gösteremeyecek... Ondan üzüldüm. Orada bir köşede kimselerin söylemeye cesaret edemediği şeylerin söylenmesi durumu son bulacak... Ondan üzüldüm."

» Taha Akyol (Hürriyet):
Ahmet Altan’la meslek hayatımızda yollarımız fazla çakışmadı. Roman ve yazılarından tanıyorum. Bazı konularda benzer, bazı konularda çok farklı düşünüyoruz. Ama entelektüel kalitesini her zaman takdir ederim. Bazen beğenerek bazen tepki duyarak okuduğum yazılarını bundan sonra da bir yerde okumak isterim.

» Hikmet Çetinkaya (Cumhuriyet):
"Bazı gazetelerin görevi vardır... O gazeteler "sızıntı" dediğimiz haber ve belgelerle gazetecilik yaparlar. Askerî vesayetin belinin kırılması yolunda sahibiyle, yöneticileriyle, yazarları ve muhabirleriyle "demokrasi ve özgürlükler(!)" için kolları sıvarlar. Yüreklidirler, yiğidin hakkını yiğide vermek gerekir...

» Mustafa Mutlu (Vatan):
Ahmet Altan, kurucusu ve altı yıldır Genel Yayın Yönetmeni olduğu "yeşil başlıklı" gazeteden "mali sıkıntılar" yüzünden istifa etmiş... Bugüne kadar işsiz kalan her meslektaşım için üzüldüm. Ama bu sefer; hayır! Çünkü Taraf ’ı kuran ve yöneten "misyonerleri" hiçbir zaman "meslektaşım" olarak görmedim, göremedim!