TARAF GAZETESİ MUHABİRİ MEHMET BARANSU BERAAT ETTİ!
Devletin güvenliğini tehlikeye sokacak haber yapmakla suçlanan Taraf muhabiri Mehmet Baransu beraat etti
Yazdığı haberlerle "devletin güvenliğine ve siyasi yararlarına ilişkin gizli kalması gereken bilgileri açıklamak" suçunu işlediği iddiasıyla yargılanan Taraf gazetesi muhabiri Mehmet Baransu, beraat etti.
İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmaya, tutuksuz olarak yargılanan sanık Mehmet Baransu katıldı. Duruşmada savunması sorulan Baransu, "Suçsuz olduğum inancındayım. Ortada 17 askerin şehit edilme olayı, bir ihmal vardır. Böyle bir olay olsa yine yazarım. Bu tür ihmallerin ortaya çıkmasını sağlarım" dedi. Suç işleme kastının olmadığını belirten Baransu, beraatına karar verilmesini talep etti.
Baransu'nun avukatı Yelda Bilal da haberin devlet sırrı olarak algılanmaması gerektiğini, bilgilerin Genelkurmayın kayıtlarında dahi gizlilik kaydına uygun olarak belirtilmediğini, kayıtların devlet sırrı niteliğinde olmadığını ve gazeteci olan müvekkili Baransu'nun yasaların verdiği hakkı kullandığını savundu.
Avukat Bilal, müvekkili Baransu'nun beraatına karar verilmesini istedi.
Davayı karara bağlayan mahkeme heyeti, "devletin güvenliğine ve siyasal yararlarına ilişkin gizli kalması gereken bilgileri açıklamak" suçundan hakkında kamu davası açılan Baransu'nun, suça konu olan Taraf Gazetesinin 13 Nisan 2009 tarihli sayısındaki haberlerinde yer alan ve Genelkurmay Başkanlığında tutulan anlık kayıtların, yasada tanımlanan anlamda devletin gizli kalması gereken bilgilerden olmadığının anlaşıldığını belirtti.
Mahkeme heyeti, bu nedenle Baransu'nun beraatına karar verdi.
İDDİANAMEDEN
İstanbul Cumhuriyet Savcısı Mustafa Çavuşoğlu tarafından 4 Nisan 2010 tarihli duruşmada verilen mütalaada, sanık Baransu'nun, Taraf Gazetesinin 13 Nisan 2009 tarihli sayısında yer alan "Aktütün sırları" ve "Genelkurmay'da dakika dakika yaşananlar" başlıklı haberlerde, Genelkurmay Başkanlığı tarafından tutulan ve "ceride raporu" denilen anlık kayıtları yayımladığı ifade edilmişti. Söz konusu kayıtların gizli, gizlilik dereceli ve gizlilik derecesi kaldırılmamış veya değiştirilmemiş kapsamındaki bilgi ve belgelerden oluştu ğu belirtilen mütalaada, Baransu'nun "devletin güvenliğine ve siyasi yararlarına ilişkin gizli kalması gereken bilgileri açıklamak" suçundan 5 ile 10 yıl arasında hapis cezasına çarptırılması istenmişti.
BARANSU'DAN SUÇ DUYURUSU
Baransu, duruşmanın ardından yaptığı açıklamada, habere konu olan Aktütün saldırısı ile ilgili hakkında 17 dava açıldığını hatırlatarak, "Bir askerin bir kez daha şehit olmaması için milyonlarca kez olsa yine aynı haberleri yazarım" dedi. Asker, savcı ve hakimlerin baskılarının gazetecilerin üzerinde olduğunu savunan Baransu, yarın Beşiktaş'taki İstanbul Adliyesine gelerek, "Aktütün'de 17 askerin ölümüne sebep oldukları" ve "devletin gizli belgelerini açıkladıkları" gerekçesiyle eski Genelkurmay Başkanı emekli Orgeneral İlker Başbuğ ve eski 1. Ordu Komutanı emekli Orgeneral Hasan Iğsız hakkında savcılığa suç duyurusunda bulunacağını dile getirdi.
Baransu, hukuka güvendiğini ve yaptığı haberlerin yanlış haberler olmadığını da sözlerine ekledi.
İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmaya, tutuksuz olarak yargılanan sanık Mehmet Baransu katıldı. Duruşmada savunması sorulan Baransu, "Suçsuz olduğum inancındayım. Ortada 17 askerin şehit edilme olayı, bir ihmal vardır. Böyle bir olay olsa yine yazarım. Bu tür ihmallerin ortaya çıkmasını sağlarım" dedi. Suç işleme kastının olmadığını belirten Baransu, beraatına karar verilmesini talep etti.
Baransu'nun avukatı Yelda Bilal da haberin devlet sırrı olarak algılanmaması gerektiğini, bilgilerin Genelkurmayın kayıtlarında dahi gizlilik kaydına uygun olarak belirtilmediğini, kayıtların devlet sırrı niteliğinde olmadığını ve gazeteci olan müvekkili Baransu'nun yasaların verdiği hakkı kullandığını savundu.
Avukat Bilal, müvekkili Baransu'nun beraatına karar verilmesini istedi.
Davayı karara bağlayan mahkeme heyeti, "devletin güvenliğine ve siyasal yararlarına ilişkin gizli kalması gereken bilgileri açıklamak" suçundan hakkında kamu davası açılan Baransu'nun, suça konu olan Taraf Gazetesinin 13 Nisan 2009 tarihli sayısındaki haberlerinde yer alan ve Genelkurmay Başkanlığında tutulan anlık kayıtların, yasada tanımlanan anlamda devletin gizli kalması gereken bilgilerden olmadığının anlaşıldığını belirtti.
Mahkeme heyeti, bu nedenle Baransu'nun beraatına karar verdi.
İDDİANAMEDEN
İstanbul Cumhuriyet Savcısı Mustafa Çavuşoğlu tarafından 4 Nisan 2010 tarihli duruşmada verilen mütalaada, sanık Baransu'nun, Taraf Gazetesinin 13 Nisan 2009 tarihli sayısında yer alan "Aktütün sırları" ve "Genelkurmay'da dakika dakika yaşananlar" başlıklı haberlerde, Genelkurmay Başkanlığı tarafından tutulan ve "ceride raporu" denilen anlık kayıtları yayımladığı ifade edilmişti. Söz konusu kayıtların gizli, gizlilik dereceli ve gizlilik derecesi kaldırılmamış veya değiştirilmemiş kapsamındaki bilgi ve belgelerden oluştu ğu belirtilen mütalaada, Baransu'nun "devletin güvenliğine ve siyasi yararlarına ilişkin gizli kalması gereken bilgileri açıklamak" suçundan 5 ile 10 yıl arasında hapis cezasına çarptırılması istenmişti.
BARANSU'DAN SUÇ DUYURUSU
Baransu, duruşmanın ardından yaptığı açıklamada, habere konu olan Aktütün saldırısı ile ilgili hakkında 17 dava açıldığını hatırlatarak, "Bir askerin bir kez daha şehit olmaması için milyonlarca kez olsa yine aynı haberleri yazarım" dedi. Asker, savcı ve hakimlerin baskılarının gazetecilerin üzerinde olduğunu savunan Baransu, yarın Beşiktaş'taki İstanbul Adliyesine gelerek, "Aktütün'de 17 askerin ölümüne sebep oldukları" ve "devletin gizli belgelerini açıkladıkları" gerekçesiyle eski Genelkurmay Başkanı emekli Orgeneral İlker Başbuğ ve eski 1. Ordu Komutanı emekli Orgeneral Hasan Iğsız hakkında savcılığa suç duyurusunda bulunacağını dile getirdi.
Baransu, hukuka güvendiğini ve yaptığı haberlerin yanlış haberler olmadığını da sözlerine ekledi.