"TANRIM,ÜÇ VAKTE KADAR BİRBİRİNE DÜŞÜR DARBE KARŞITLARINI! ALİ BAYRAMOĞLU AHMET ALTAN'I,FEHMİ KORU MEHMET BARLAS'I YESİN BİTİRSİN!.."

Bekir Coşkun'un kaleme aldığı "Darbe önleme duası..." üzerine hangi yazar okurlarının isteğini kıramayarak "tezelden darbe olsun duası" yazdı?

Tezelden darbe olsun duası

Yapmayın etmeyin, içimden gelmiyor dediysem de, kâr etmedi. Her geçen gün artarak devam etti talepleri.

Bekir Coşkun, "Darbe önleme duası..." yazdı ya, fakirden de, "Tezelden darbe olsun duası..." istiyorlar.

Hemi de en kuvvetlisinden...

Ah muzip okur ah!

Bir türlü laf dinletemedim ki sana!

Bu işlerden anlamam dedim; vazgeçmedin.

Duanın şakası olmaz; bakarsın sipariş ettiğin dua tutuverir de, kaçacak delik ararsın, diye korkutmaya çalıştım; tınmadın!

Madem Bekir Coşkun'da gördün, heves ettin; yazdığı duanın "panzehirini" de ondan isteseydin ya, diyeceğim...

Ama...

Mübarek de, her yazısını zaten "tezelden darbe olsun duası" niyetine yazıyor.

Dünkü yazısı mesela: Cumhuriyet kaçıyormuş da, irtica kovalıyormuş da...

Hey kurban olduğum Allah nedir bu ya?!

"Akıl - fikir - kültür - fizik" yazısı desen değil, mizah desen hiç değil.

Vural Savaş bile darbeden ümidini kesti, bu kesmedi.

Yok, muzip okurları atlatmak için Bekir Coşkun'a sardırmak niyetinde değilim.

Zaten atlatsam ne olacak ki; yine aynı maillerle çıkacaklar karşıma.

Anlayacağınız kaçarı yok bu işin!

Yani, elimiz mahkûm; çiziktireceğiz bir "darbe olsun" duası.

Emir büyük yerden çünkü!

Sartre'ın dediği gibi yazmak sipariş işi değil midir nihayetinde?

Lakin dua faslına geçmeden evvel, muzip okurlara bazı uyarılarım olacak:

Şakadan da olsa, sakın "amin" demeyin yazacağımız duaya; ne olur, ne olmaz; ihtiyatı elden bırakmayın!

Hele tadını hiç kaçırmayın!

"Bu dua kimin eline geçerse 7 kapıya dağıtsın..." misali, "Google Grupları"nı bu işe bulaştırıp, "muhabbeti" dallandırıp budaklandırmayın.

"Darbesevici" bir yiğidin huşu içinde "amin" demesine vesile olup da, vebale girmeyin!..

Hey Allah'ım ya! Bilim adamları uzayda kara deliklerin peşine düşmüş, biz burada neyle uğraşıyoruz!

Neyse, "Tezelden darbe olsun duası"na başlayalım artık:

Tanrım, brifing üstüne brifing yesin savcılarımız!

Yağlı kazığa oturtmakla tehdit edilsin bakanlar.

Mis gibi andıçlar çıksın garnizondan.

"Alçakları tanıyalım" yine.

****

Titresin özüne dönsün Zülfü Livaneli.

Tıpkı 28 Şubat dönemindeki gibi.

"Ankara'nın Taşına Bak" türküsü söylensin.

Semaları doldursun feryatlarımız:

"AKP bizi esir aldı / Şu feleğin işine bak..."

****

Deniz Baykal'ın ayaklarını sabit tut Tanrım!

Bir öyle bir böyle konuşmasın.

İçinden geldiği gibi yazmasını nasip eyle Ertuğrul Özkök'e.

"Sivil kibrinin kudreti" gibi ifadelerle kıvranıp durmasın.

"Her şey hukuktan ibaret değil..." dediği günlerdeki gibi döksün içini.

O da rahatlasın, biz de rahatlayalım!

****

Yılmaz Özdil'lerin, Bekir Coşkun'ların, Hıncal Uluç'ların tesirini artır Tanrım!

"Vay anasına, vatan satılıyor!.." desin okuyanlar.

"Vatan mevzubahis ise gerisi teferruattır" bilincine ersinler.

Teferruatta kalsın; Danıştay cinayeti veya yeraltından çıkarılan silahlar.

****

Tanrım, üç vakte kadar birbirine düşür darbe karşıtlarını!

Ali Bayramoğlu Ahmet Altan'ı, Fehmi Koru Mehmet Barlas'ı yesin bitirsin.

Belgelerimiz geçmesin dincilerin eline!

Ellerine geçse de, "Görünmez Adam" gibi görünmez olsun gözlerine.

****

Tanrım yine yürüsün Sincan'da tanklar.

"Topyekûn Savaş" manşetleri atılsın gazetelere.

Balans ayarı yapmakla yetinilmesin bu sefer.

Sökülsün ön takımları demokrasinin.

Onuncu Yıl Marşı söylensin her yerde.

Kurulsun yine darağaçları gerekirse.

Menderes'e yapıldığı gibi prostat muayenesi yapılsın Gül'e, Tayyib'e...

Tanrımıza hamdolsun! (Dikkat: Son cümle duaya dahil değildir; müstakil söylenecek - s.t )


Salih Tuna/YENİ ŞAFAK