TAMAMEN YALAN BİR LUNAPARK HABERİ CUMHURİYET'TE NASIL MANŞET OLDU?..İŞTE ESKİ CUMHURİYET MUHABİRİNİN ASPARAGAS İTİRAFI!..

Yalan haber ve yalan köşe yazısı yazan insanlarla çalıştığını söyleyen gazeteci Fuat Kozluklu, tamamen yalan bir lunapark haberinin Cumhuriyet'te nasıl manşet olduğunu anlattı.

Gazeteci Fuat Kozluklu, Türkiye'de yalan haber ve yalan köşe yazısı yazan insanlarla çalıştığını belirterek tüm kavgasının haber ve gazetecilik üzerine olduğunu söyledi.

Gazeteci Fuat Kozluklu, Cihan Haber dergisine Türk medyası ile ilgili değişik açıklamalarda bulundu.

Kozluklu, Türkiye'de yalan haber ve yalan köşe yazısı yazan insanlarla çalıştığını belirterek tüm kavgasının haber ve gazetecilik üzerine olduğunu söyledi.

Toyluk dönemlerinde yanlış, iyi araştırıp soruşturmadan dedikoduyu haber diye yazdığını söyleyen Kozluklu, bu durumu şöyle anlattı: "O zaman Cumhuriyet Gazetesi'nde çalışıyordum. Vatan Caddesi'nin üzerinde bir lunapark vardı. Orada etekli bir kadın şeklinde dönme dolap vardı. Üzeri branda ile kapatılmıştı. Hani Fatih bölgesine de giriyor diye, lunaparktaki o kadın figürlü dönme dolap için geldim ve şöyle yazdım: "İslamcılar dönme dolaptaki etekli kadına tahammül edemediler" Cumhuriyet Gazetesi'nde kocaman çıktı hem de birinci sayfada. Yalan haberdi, çok kötü, yazıklar olsun bana."

Kozluklu, 28 Şubat sürecinde ABD'ye gelmiş olan dönemin önemli generallerinden Çevik Bir ve Milli Güvenlik Kurulu Genel (MGK) Sekreteri İlhan Kılıç'ın söylediklerini Cumhuriyet'e haber olarak gönderdiğini ancak sansürlendiğini belirterek şunları söyledi: "28 Şubat sürecinde Ülker Grubu için "yeşil sermaye" diyorlardı. Ama ne zaman ki Cumhuriyet Gazetesi'nin içinden bir adam Ülker Grubu'nun yönetim kuruluna alındı, Ülker Grubu "yeşil sermaye" olmaktan çıktı. Bunları söylediğim için "kavgacı ve geveze adam" oldum. Cumhuriyet'e çalıştığım dönemde, Hikmet Çetinkaya, Fehmi Koru'nun dünyaca ünlü ve köklü eğitim kurumu olan Harward Üniversitesi'nden mezun olup olmadığını sorgulattı. Boston'da Harward'a gittim. Belgesini buldum ve faksta geçtim, o faks da bende duruyor. Ama Hikmet Çetinkaya yayınlamadı. Kendisi lise mezunu mudur nedir, bilmiyorum bile. ABD'deki Türk okullarını ilk yazan ve fotoğraflayan benim. Mahkemeye verdiler, Cumhuriyet Gazetesi Fethullah Hoca'ya karşı bugüne kadar bir davayı kaybetmedi. O da bu davaydı ve Zaman Gazetesi'nde "Fuat Kozluklu burada haberin bütün kurallarını yerine getirmiş" diye yazdılar. Ama olayı saptırmak için başlığı "ABD'de Şeriat kampı" diye atan Hikmet Çetinkaya idi. Ben Cumhuriyet Gazetesi'nde yalan haber yazan, yalan köşe yazısı yazan yalancılarla çalıştım."

Cumhuriyet Gazetesi'nin içerisinde olup bitenleri 'www.sansursuz.com' isimli sitede yazdığını ifade eden Kozluklu, "Sansürledikleri ilanları, çalışanlar arasında nasıl terör estirdiklerini, sosyal adaletsizliğe bayrak açıp çalışanlarının büyük bir kısmını kadrosuz, sigortasız çalıştırdıklarını yazıyorum. Benim de emeğim çalındı. 2 yıl kadrosuz, sigortasız ve komik ücretlerle çalıştırdılar. Ama bu 2 yüzlülük ve emek sömürüsü sadece Cumhuriyet'te değil her yerde var artık. Karşı kampta yer alanlar da aynı biçimde yalan haberlere, yönlendirmelere, kışkırtmalara imza atıyorlar. Yabancı bir gazeteci arkadaşım bana "sizin ülkenizin ajana, kışkırtıcıya hiç ihtiyacı yok" demişti. "Türklük", "din", "laiklik", "vatan" "demokrasi" ya da "Cumhuriyet" iki dakikada elden gidebiliyor. Gazeteciler ortalıkta akbaba gibi dolaşabiliyor." diye konuştu.

MEDYANIN KENDİ İÇİNDE ANDIÇ LİSTESİ VAR

Medyanın kendi içerisinde andıç listesi olduğunu iddia eden Kozluklu "Ancak Genelkurmay'ın hazırladığı andıçları eleştirenler, medya baronlarının hazırladığı andıçlar