TALU ESKİ KARISINI BOMBALADI: DEFNE OLGUN ERKEKLERE BAYILIR!
Ayşe Arman'a itiraflarda bulunan Eren Talu, Defne Samyeli'nin kendisini kiminle aldattığını açıkladı
İşte Eren Talu’nun ağzından inanılmaz detaylar:
- Önceleri etmedim. Ama tabii ilişkimiz, biraz arkadaş ilişkisi gibi olmuştu, seks pek yoktu, minimum bir ortak hayat. Yine de konduramıyorum. Benim karım güzel bir kadın. Ben onu televizyon dünyasında hiç rahatsız olmadan yüz tane herifin arasında bıraktım. O hep mesafe koymayı bilirdi. Hakikaten geçmişe dair, en ufak soru işareti bile yok aklımda. Brüksel’e bir medya konferansına gitmek istedi, “Tabii” dedim. Gitti. İşte ne olduysa o konferansta oldu. Richard Gizbert denilen o adamla tanışıyor. Adam, El Cezire televizyonunun Uğur Dündar’ı. Evli. Bilinen, tanınan biri. Karısı var, hayır işleriyle uğraşıyor, çok saygın bir kişilik. Londra’da yaşıyorlar. Richard o toplantıda moderatör. Bizimki de olgun erkeklerden hoşlanıyor...
O adamın Avusturalya Konsolosluğu’nda çalışmadığını Doha’da mı öğrendin?
- Yok hayır, Doha’da hâlâ kek durumdayım. Sabah süslenip püslenip konferansa diye çıkıyor, meğer adamın Sheraton’daki odasına gidiyormuş. Aşıklar orada buluşurken, benim içim içimi yiyor, bir şey var ama anlayamıyorum. Artık üzerimde nasıl bir baskı kurmuşsa işim gücüm yok ama Sherton’a gidemiyorum. İki de bir arıyorum, telefonu çalıyor, açan yok, sonra açılıyor Defne “Ne oldu, neden arıyorsun?” diyor. Nedense Defne’nin sesi hep ekolu, meğer adamın odasındaki banyodan konuşuyormuş...
- Önceleri etmedim. Ama tabii ilişkimiz, biraz arkadaş ilişkisi gibi olmuştu, seks pek yoktu, minimum bir ortak hayat. Yine de konduramıyorum. Benim karım güzel bir kadın. Ben onu televizyon dünyasında hiç rahatsız olmadan yüz tane herifin arasında bıraktım. O hep mesafe koymayı bilirdi. Hakikaten geçmişe dair, en ufak soru işareti bile yok aklımda. Brüksel’e bir medya konferansına gitmek istedi, “Tabii” dedim. Gitti. İşte ne olduysa o konferansta oldu. Richard Gizbert denilen o adamla tanışıyor. Adam, El Cezire televizyonunun Uğur Dündar’ı. Evli. Bilinen, tanınan biri. Karısı var, hayır işleriyle uğraşıyor, çok saygın bir kişilik. Londra’da yaşıyorlar. Richard o toplantıda moderatör. Bizimki de olgun erkeklerden hoşlanıyor...
O adamın Avusturalya Konsolosluğu’nda çalışmadığını Doha’da mı öğrendin?
- Yok hayır, Doha’da hâlâ kek durumdayım. Sabah süslenip püslenip konferansa diye çıkıyor, meğer adamın Sheraton’daki odasına gidiyormuş. Aşıklar orada buluşurken, benim içim içimi yiyor, bir şey var ama anlayamıyorum. Artık üzerimde nasıl bir baskı kurmuşsa işim gücüm yok ama Sherton’a gidemiyorum. İki de bir arıyorum, telefonu çalıyor, açan yok, sonra açılıyor Defne “Ne oldu, neden arıyorsun?” diyor. Nedense Defne’nin sesi hep ekolu, meğer adamın odasındaki banyodan konuşuyormuş...