SURİYELİ MUHALİFLERDEN TÜRKİYE'Yİ ŞOK EDEN İSTEK!
Suriyeli muhaliflerin Halep'teki komutanı, Şam'a yürümek için Türkiye'den ne istedi?
Halep'teki çatışmalar hava karardıktan sonra yoğunlaşıyor. Gündüz olağan geçen şehir hayatı gece birden savaş alanına dönüyor. Gündüz başlayan bomba sesleri sabahın ilk ışıklarına kadar devam ediyor. Her bir bomba karanlık şehrin her tarafından yankılanıyor. Özgür Suriye Ordusu, Halep'te 7 cephede savaşıyor. Her bir bölgenin ayrı ayrı komutanı var. Bağlı oldukları Halep'teki direnişçilerin komutanı ise 'Hacı' dedikleri Şeyh Abdülkadir. Halep'teki çatışmaların çoğu Hacı'nın karargâhında planlanıyor. Komutanlar cep telefonlarıyla sürekli irtibat halinde. Halep'te en çok muhalif askerin konuşlandığı merkez karargâhta komutan Şeyh Abdülkadir cephane sıkıntısı çektiklerini belirterek Erdoğan'dan gece gündüz Halep'i bombalayan uçaklar için füze talep ediyor.
Berri'nin evi bombalandı
Halep, Suriye'nin başkenti Şam'dan sonraki en büyük kenti. İç savaşın bugünlerde en çok yoğunlaştığı Halep'te halkın çoğu kenti terk etmiş durumda. Ancak bir yandan geride kalanlar yaşantısına devam etmeye çalışıyor. Çatışmalar bazı mahallelerde yoğunlaşsa da gece gündüz gezen helikopterlerin bulunduğunuz noktayı bombalamayacağının bir garantisi yok. En yoğun bombalama ve çatışma olayları Salahattin Mahallesi'nde devam ediyor. Salahattin kaldığımız yere 4–5 km. uzaklıkta. Orada atılan her merminin sesi bulunduğumuz noktaya geliyor. Çatışmalar özellikle sabahın ilk ışıklarıyla yoğunlaşıyor. Suriye'de insanlar kuş sesleriyle değil, bomba sesleriyle uyanıyor.
Dün ilk bombalar öğle sıraları atıldı. Bulunduğumuz bölgenin komutanı muhaliflerin elindeki mahalleleri dolaştırırken bir MIG - M21'in sortiler yaptığını gördük. Bir ağacın altında bir yandan uçağın sortilerini fotoğraflarken bir yandan da bıraktığı bombalara şahit olduk. Bombardımandan daha ilginç bir olay dikkatimi çekti. Bazı Suriyeliler savaşı o kadar kanıksamış ki, yaklaşık 10 sorti yapıp onlarca bomba bırakan jete merak edip bakmadı bile. Jet gittikten sonra bombalanan alana gittik. 3 gün önce muhaliflerin en büyük Şebbiha (Esad'a bağlı paralı sivil milisler) lideri Seyno Berri'nin ele geçirildiği büyük evdi. Muhaliflerin burayı kullanacağı düşüncesiyle bombaların hedefi oldu. Ancak yerle bir olan evde kimse yoktu.
Sonraki hedef Şam
Şaar'da ele geçirilen karakol, gazeteci Sinan Gül'ün yaralandığı Babel Neyrab, Miyesser gibi Özgür Suriye Ordusu'na geçen Halep'in doğu bölgelerini gezdikten sonra muhaliflerin merkez karargâhına gittik. Burası da çoğu karargâh gibi bir okul. Odaların birinin önü hareketli. Belli ki komutan Abdülkadir bu odada. Bir süre bekledikten sonra bizi kabul ediyor. Abdülkadir aslında bir tüccar. Halep– Mersinhattında gıda ticareti yapıyor. Savaş çıktığında ilk mücadeleyi verenlerden. 'Özgür bir Suriye için' 3 çocuğunu ve tüm iş hayatını geride bırakıp en ön safta yer almış. Özetle şunları söyledi:
"Halep'in yüzde 50-60'ı bizim kontrolümüzde. Esad büyük bir saldırıya hazırlanıyor. Bunun farkındayız. Biz içerideyiz, caddelerde savaşıyoruz. Ve bunda ustayız. Uçaklardan attığı bombalar, binaların ancak bir katını yıkabiliyor. Biz alt katlardayız. Bombalarından ya da büyük bir saldırısından korkmuyoruz. Muhaliflerin kesin sayısını güvenlik için veremem ancak binlerce kişi özgürlük için savaşıyor. Evlerden çıkıp rejime kurşun sıkan insanlar da var. Umudumuz bayrama kadar Halep'i almak. Sonraki hedef ise Şam. Mermi şu anda çok pahalı. Ancak hazırlığımız var. Türkiyehükümetine çok teşekkür ediyoruz. Bugüne kadar yaptıkları önemliydi. Bize silah vermesi konusunda da umudumuz var. En çok uçaklar için füzeye ihtiyacımız var. Sonra yine uçaksavar ve diğer ağır silahlara. Elimizde silah olsa Halep'i almamız 24 saat sürmez. Bizim gençlerimiz, kimseye ihtiyacımız yok ancak silaha ihtiyacımız var. Rejim unu kesti. İnsanlar ekmek bulmakta güçlük çekiyor. Bir yandan savaşırken bir yandan da belediyecilik hizmetleri veriyoruz. İki ekmek bize gelirse bunun birini halka veriyoruz."
Serkan Ocak / Radikal
Berri'nin evi bombalandı
Halep, Suriye'nin başkenti Şam'dan sonraki en büyük kenti. İç savaşın bugünlerde en çok yoğunlaştığı Halep'te halkın çoğu kenti terk etmiş durumda. Ancak bir yandan geride kalanlar yaşantısına devam etmeye çalışıyor. Çatışmalar bazı mahallelerde yoğunlaşsa da gece gündüz gezen helikopterlerin bulunduğunuz noktayı bombalamayacağının bir garantisi yok. En yoğun bombalama ve çatışma olayları Salahattin Mahallesi'nde devam ediyor. Salahattin kaldığımız yere 4–5 km. uzaklıkta. Orada atılan her merminin sesi bulunduğumuz noktaya geliyor. Çatışmalar özellikle sabahın ilk ışıklarıyla yoğunlaşıyor. Suriye'de insanlar kuş sesleriyle değil, bomba sesleriyle uyanıyor.
Dün ilk bombalar öğle sıraları atıldı. Bulunduğumuz bölgenin komutanı muhaliflerin elindeki mahalleleri dolaştırırken bir MIG - M21'in sortiler yaptığını gördük. Bir ağacın altında bir yandan uçağın sortilerini fotoğraflarken bir yandan da bıraktığı bombalara şahit olduk. Bombardımandan daha ilginç bir olay dikkatimi çekti. Bazı Suriyeliler savaşı o kadar kanıksamış ki, yaklaşık 10 sorti yapıp onlarca bomba bırakan jete merak edip bakmadı bile. Jet gittikten sonra bombalanan alana gittik. 3 gün önce muhaliflerin en büyük Şebbiha (Esad'a bağlı paralı sivil milisler) lideri Seyno Berri'nin ele geçirildiği büyük evdi. Muhaliflerin burayı kullanacağı düşüncesiyle bombaların hedefi oldu. Ancak yerle bir olan evde kimse yoktu.
Sonraki hedef Şam
Şaar'da ele geçirilen karakol, gazeteci Sinan Gül'ün yaralandığı Babel Neyrab, Miyesser gibi Özgür Suriye Ordusu'na geçen Halep'in doğu bölgelerini gezdikten sonra muhaliflerin merkez karargâhına gittik. Burası da çoğu karargâh gibi bir okul. Odaların birinin önü hareketli. Belli ki komutan Abdülkadir bu odada. Bir süre bekledikten sonra bizi kabul ediyor. Abdülkadir aslında bir tüccar. Halep– Mersinhattında gıda ticareti yapıyor. Savaş çıktığında ilk mücadeleyi verenlerden. 'Özgür bir Suriye için' 3 çocuğunu ve tüm iş hayatını geride bırakıp en ön safta yer almış. Özetle şunları söyledi:
"Halep'in yüzde 50-60'ı bizim kontrolümüzde. Esad büyük bir saldırıya hazırlanıyor. Bunun farkındayız. Biz içerideyiz, caddelerde savaşıyoruz. Ve bunda ustayız. Uçaklardan attığı bombalar, binaların ancak bir katını yıkabiliyor. Biz alt katlardayız. Bombalarından ya da büyük bir saldırısından korkmuyoruz. Muhaliflerin kesin sayısını güvenlik için veremem ancak binlerce kişi özgürlük için savaşıyor. Evlerden çıkıp rejime kurşun sıkan insanlar da var. Umudumuz bayrama kadar Halep'i almak. Sonraki hedef ise Şam. Mermi şu anda çok pahalı. Ancak hazırlığımız var. Türkiyehükümetine çok teşekkür ediyoruz. Bugüne kadar yaptıkları önemliydi. Bize silah vermesi konusunda da umudumuz var. En çok uçaklar için füzeye ihtiyacımız var. Sonra yine uçaksavar ve diğer ağır silahlara. Elimizde silah olsa Halep'i almamız 24 saat sürmez. Bizim gençlerimiz, kimseye ihtiyacımız yok ancak silaha ihtiyacımız var. Rejim unu kesti. İnsanlar ekmek bulmakta güçlük çekiyor. Bir yandan savaşırken bir yandan da belediyecilik hizmetleri veriyoruz. İki ekmek bize gelirse bunun birini halka veriyoruz."
Serkan Ocak / Radikal