Star'ın manşeti Zekeriya Öz'ün başını ağrıtacak!
17 Aralık darbe yolsuzluk ve rüşvet operasyonu kapsamında gözaltına alınan Fatih Belediye Başkanı Demir, Zekeriya Öz’ün usulsüz taleplerini yerine getirmediği için makamını bastığını söyledi
17 Aralık darbe yolsuzluk ve rüşvet operasyonu kapsamında gözaltına alınan Fatih Belediye Başkanı Demir, 17 Aralık operasyonunun ardından Bolu'ya düz savcı olarak atanan Zekeriya Öz’ün usulsüz taleplerini yerine getirmediği için makamını bastığını söyledi.Öz’ün iş takibini yaptığı işadamıyla belediye personeline usulsüz talimatlar verdiğini kaydetti.
Star'dan Kemal Gümüş'ün haberine göre; İş takibi için Fatih Belediyesi’ni basan dönemin İstanbul Başsavcıvekili Zekeriya Öz’ün o anda belediye binasında olmayan Başkan Mustafa Demir’in makamında sorguladığı Başkan Yardımcısı Talip Temizer, İmar Müdürü Refik Lal ile Özel Kalem Müdürü Orhan Yılmaz’a usulsüz talimatlar verdiği iddia edildi.
17 Aralık yolsuzluk ve rüşvet operasyonunun koordinatör savcısı Zekeriya Öz’ün talimatıyla Celal Kara tarafından sorgulanan Demir, Öz’ün hukuksuz taleplerine cevap vermediği için gözaltına alındığını söyledi. Öz’ün Beyazıt’taki Victory Hotel’deki kaçak kat ve yapı için kendisinden dört defa randevu istediğini ve kabul etmediğini ifade eden Demir, Öz’ün korumalarıyla belediyeyi basarak belediye yetkililerini adeta sorguya çektiğini anlattı.
O OTEL İÇİN İŞ TAKİBİ
Zekeriya Öz’ün belediyeyi bastığında dışarda olduğunu anlatan Demir, Öz’ün kendi makamına geçerek belediye yetkililerini azarladığını ve daha sonra iş takibini yaptığı Victory Hotel’in sahibi Erkan Emen’i de telefonla arayarak belediye çağırdığını söyledi. Hatta Zekeriya Öz’ün belediye görevlilerinin yanında Erkan Emen’i aradığı ancak ulaşmadığı, bunun üzerine aradığı Emen’in kardeşinin ağabeyinin uyuduğunu söylediği öğrenildi. Bunun üzerine Öz’ün de “Uyandır hemen belediyeye gelsin” ifadelerini kullandığı ve bundan yaklaşık yarım saat sonra Erkan Emen’in belediye ye geldiği bildirildi.
Öz ile Emen’in bir saat boyunca makamını işgal ettiğini ifade eden Demir, ikilinin sanki belediye başkanıymış gibi personele çıkıştığını ve talimat vermeye çalıştığını söyledi. “Bir başsavcı nasıl olur da, Beyazıt’taki Victory Hotel’deki kaçak kat ve yapı için, benden dört defa randevu talebinde bulunup, talebi reddedilince, benim belediyede olmadığım bir zamanda, makamıma baskın yaparak, 9 Mart 2012 tarihinde saat 14:51’de imar müdürümü, özel kalem müdürümü, ilgili başkan yardımcımı ve işini takip ettiği otelin sahibini çağırarak toplantı yapar?” diyerek tepki gösteren Demir, şöyle dedi: “Sözünü geçiremediği kanunsuz bir talebi yerine getiremediği için, savcı sıfatını kullanıp, suçsuz yere bir belediye başkanını evinden nasıl alırsınız?
Şu kaçak yeri görmezden gelin, bunu destekleyin, buna bir şey demeyin diyen bir savcı hala nasıl savcılık yapıyor ona inanamıyorum. HSYK, daha ne kadar duracak... 17 Aralık bir zulüm operasyonudur. Örgüt operasyonudur. Dünyanın hakim güçlerinin ülkemizdeki taşeronları tarafından yaptırılmış bir operasyondur. Türkiye Cumhuriyeti’nin son 12 yılda elde ettiği başarılarının bertaraf edilmesi operasyonudur. Türkiye’nin bulunduğu bölgede söz sahibi olmaya başlamasının önünün kesilmesi operasyonudur.”
KİRLİ AHLAKSIZCA VE İHANETİN DE ÖTESİNDE
Operasyonun ülkeye vatana ihanet olduğunu kaydeden Demir sorumluların kesinlikle affedilmemesi gerektiğini söyledi. Sürekli denetlendiklerini anlatan Başkan Demir, “Tarih bunu yazacaktır ve buna bulaşanların kesinlikle affedilmemesi gerektiğini düşünüyorum. Belediyeleri, İçişleri Bakanlığı müfettişleri, Büyükşehir Belediyesi müfettişleri, sayıştay müfettişleri belli dönemlerde denetler ve de zaten denetim olmadan olmaz. Belediye Başkanı şehr-i eminidir. Bizim Belediye Başkanlık anlayışımız budur. Ahlaklı olacak, saygılı olacak, saygın olacak. Şimdi böyle bir adamı alıyorsunuz, iki tane dosyadan dolayı ki şu ana kadar hiçbir müfettişin araştırmadığı, bir suç unsurunun bulunmadığı bir konuda karalamaya çalışıyorsunuz. Marmaray’ın üzerine bina yapıldı, otel yapıldı dendi. Önce bina yıkıldı, yerine yapıldı falan dendi.
Diğer konu, Ece Ajandaları’yla ilgili bir yer, orada tarihi binalar yıkıldı yeniden yapıldı, imara açıldı dendi bunların hiçbirinin gerçekle yakından uzaktan alakası yok. Hedef çamur atmak. Şimdi böylesine düzgün çalışan bir belediyede şahsımın bu işin içerisine katılmış olması ve Sayın Başbakanım’la aynı yerde anılmaktan büyük onur duyuyorum. Sembol bir değer olan dünya lideri Başbakanımız üzerinden bu ülkeyi vurmaktır şüphesiz. Bu yapılanlar ihanetin ötesinde, başbakanımızı hedef alan, bir darbe teşebbüsüdür, kirlidir ve ahlaksızcadır.”
Star'dan Kemal Gümüş'ün haberine göre; İş takibi için Fatih Belediyesi’ni basan dönemin İstanbul Başsavcıvekili Zekeriya Öz’ün o anda belediye binasında olmayan Başkan Mustafa Demir’in makamında sorguladığı Başkan Yardımcısı Talip Temizer, İmar Müdürü Refik Lal ile Özel Kalem Müdürü Orhan Yılmaz’a usulsüz talimatlar verdiği iddia edildi.
17 Aralık yolsuzluk ve rüşvet operasyonunun koordinatör savcısı Zekeriya Öz’ün talimatıyla Celal Kara tarafından sorgulanan Demir, Öz’ün hukuksuz taleplerine cevap vermediği için gözaltına alındığını söyledi. Öz’ün Beyazıt’taki Victory Hotel’deki kaçak kat ve yapı için kendisinden dört defa randevu istediğini ve kabul etmediğini ifade eden Demir, Öz’ün korumalarıyla belediyeyi basarak belediye yetkililerini adeta sorguya çektiğini anlattı.
O OTEL İÇİN İŞ TAKİBİ
Zekeriya Öz’ün belediyeyi bastığında dışarda olduğunu anlatan Demir, Öz’ün kendi makamına geçerek belediye yetkililerini azarladığını ve daha sonra iş takibini yaptığı Victory Hotel’in sahibi Erkan Emen’i de telefonla arayarak belediye çağırdığını söyledi. Hatta Zekeriya Öz’ün belediye görevlilerinin yanında Erkan Emen’i aradığı ancak ulaşmadığı, bunun üzerine aradığı Emen’in kardeşinin ağabeyinin uyuduğunu söylediği öğrenildi. Bunun üzerine Öz’ün de “Uyandır hemen belediyeye gelsin” ifadelerini kullandığı ve bundan yaklaşık yarım saat sonra Erkan Emen’in belediye ye geldiği bildirildi.
Öz ile Emen’in bir saat boyunca makamını işgal ettiğini ifade eden Demir, ikilinin sanki belediye başkanıymış gibi personele çıkıştığını ve talimat vermeye çalıştığını söyledi. “Bir başsavcı nasıl olur da, Beyazıt’taki Victory Hotel’deki kaçak kat ve yapı için, benden dört defa randevu talebinde bulunup, talebi reddedilince, benim belediyede olmadığım bir zamanda, makamıma baskın yaparak, 9 Mart 2012 tarihinde saat 14:51’de imar müdürümü, özel kalem müdürümü, ilgili başkan yardımcımı ve işini takip ettiği otelin sahibini çağırarak toplantı yapar?” diyerek tepki gösteren Demir, şöyle dedi: “Sözünü geçiremediği kanunsuz bir talebi yerine getiremediği için, savcı sıfatını kullanıp, suçsuz yere bir belediye başkanını evinden nasıl alırsınız?
Şu kaçak yeri görmezden gelin, bunu destekleyin, buna bir şey demeyin diyen bir savcı hala nasıl savcılık yapıyor ona inanamıyorum. HSYK, daha ne kadar duracak... 17 Aralık bir zulüm operasyonudur. Örgüt operasyonudur. Dünyanın hakim güçlerinin ülkemizdeki taşeronları tarafından yaptırılmış bir operasyondur. Türkiye Cumhuriyeti’nin son 12 yılda elde ettiği başarılarının bertaraf edilmesi operasyonudur. Türkiye’nin bulunduğu bölgede söz sahibi olmaya başlamasının önünün kesilmesi operasyonudur.”
KİRLİ AHLAKSIZCA VE İHANETİN DE ÖTESİNDE
Operasyonun ülkeye vatana ihanet olduğunu kaydeden Demir sorumluların kesinlikle affedilmemesi gerektiğini söyledi. Sürekli denetlendiklerini anlatan Başkan Demir, “Tarih bunu yazacaktır ve buna bulaşanların kesinlikle affedilmemesi gerektiğini düşünüyorum. Belediyeleri, İçişleri Bakanlığı müfettişleri, Büyükşehir Belediyesi müfettişleri, sayıştay müfettişleri belli dönemlerde denetler ve de zaten denetim olmadan olmaz. Belediye Başkanı şehr-i eminidir. Bizim Belediye Başkanlık anlayışımız budur. Ahlaklı olacak, saygılı olacak, saygın olacak. Şimdi böyle bir adamı alıyorsunuz, iki tane dosyadan dolayı ki şu ana kadar hiçbir müfettişin araştırmadığı, bir suç unsurunun bulunmadığı bir konuda karalamaya çalışıyorsunuz. Marmaray’ın üzerine bina yapıldı, otel yapıldı dendi. Önce bina yıkıldı, yerine yapıldı falan dendi.
Diğer konu, Ece Ajandaları’yla ilgili bir yer, orada tarihi binalar yıkıldı yeniden yapıldı, imara açıldı dendi bunların hiçbirinin gerçekle yakından uzaktan alakası yok. Hedef çamur atmak. Şimdi böylesine düzgün çalışan bir belediyede şahsımın bu işin içerisine katılmış olması ve Sayın Başbakanım’la aynı yerde anılmaktan büyük onur duyuyorum. Sembol bir değer olan dünya lideri Başbakanımız üzerinden bu ülkeyi vurmaktır şüphesiz. Bu yapılanlar ihanetin ötesinde, başbakanımızı hedef alan, bir darbe teşebbüsüdür, kirlidir ve ahlaksızcadır.”