STAR YAZARI HADİ ÖZIŞIK'TAN HABERTÜRK YAZARI BAYAR'A: "SEN ANLAMA ÖZÜRLÜSÜN,ANLAŞILDI"
Star yazarı Hadi Özışık ile Habertürk yazarı Atılgan Bayar arasındaki polemik tüm hızıyla sürüyor. Özışık kendisi hakkında "Sen gazeteci değilsin.Zihniyetin mani, olamazsın" diyen Bayar´ı ne ile suçladı?
Sen gazeteciysen ben değilim!
Ne demiştik:
-Fitne ve fesat yuvalarının tek amacı vardı; Yaşar Büyükanıt´ın önünü kesmek. Aylardır Yaşar Paşa´ya kurulan tezgah ve ardı arkası gelmeyen iftiralara tanık oluyoruz. Ağır tahribata neden olabilirdi kurulan tezgahlar, iktidar duruşunu hiç bozmadan gerekeni yaptı ve Türkiye´yi rahatlattı.
Eklemiştim sonra:
-Tezgah işlemedi!
Tezgah işlemeyince ne olmuştu peki?
-Bu sefer başka tezgah kurulmuştu.
Anlamadın sen yine değil mi?
Son bir kez anlatıyorum, zihnini topla ve dikkatle dinle...
Yaşar Büyükanıt'ın önünü kesemeyenler yeni bir yola başvurmuştu; atama kararı Çankaya'ya maledilecek, hükümet saf dışı bırakılacaktı. Buna bir de "Tayyip askerden korktu, Büyükanıt'ı kabul etmek zorunda kaldı!" balonu eklendi mi, bir taşla iki kuş vurulacak, hem devletin tepesi birbirine kırdırılacak, hem de Tayyip Erdoğan korktuğu için (!) seçmeninin gözünde küçük düşürülecekti!
Sen anlama özürlüsün anlaşıldı. İyisi mi, en yakınındaki gerçek bir gazeteciye okut bu yazıyı, çok umutlu değilim ama, onların anlattıklarından bir şeyler anlarsın belki! Sor ve sonra aynanın karşısına geçip, neden "Sen gazeteciysen ben değilim" dediğimi düşün!
Dilimin ve zihnimin arkasındakini anlamayı bırak, anlayamazsın sen!
Senin olduğun bir mesleği neden redettiğimi idrak etmeye çalış!
Sözün özü şu:
İnternet'te kol gezen senin gibi lüzumsuz bir kişiyi ciddiye aldım ya, yarın daha da canavarlaşmş bir şekilde karşıma çıkacağından eminim. Ama hiç merak etme, bir daha ki sefere, kendi haline bırakacağım seni; İnternet'i kirleten diğer yaratıklar gibi, sen de kendiliğinden yok olup gideceksin!
Bundan önce birçok kez yok olduğun gibi...
Hadi Özışık/İnternethaber
Ne demiştik:
-Fitne ve fesat yuvalarının tek amacı vardı; Yaşar Büyükanıt´ın önünü kesmek. Aylardır Yaşar Paşa´ya kurulan tezgah ve ardı arkası gelmeyen iftiralara tanık oluyoruz. Ağır tahribata neden olabilirdi kurulan tezgahlar, iktidar duruşunu hiç bozmadan gerekeni yaptı ve Türkiye´yi rahatlattı.
Eklemiştim sonra:
-Tezgah işlemedi!
Tezgah işlemeyince ne olmuştu peki?
-Bu sefer başka tezgah kurulmuştu.
Anlamadın sen yine değil mi?
Son bir kez anlatıyorum, zihnini topla ve dikkatle dinle...
Yaşar Büyükanıt'ın önünü kesemeyenler yeni bir yola başvurmuştu; atama kararı Çankaya'ya maledilecek, hükümet saf dışı bırakılacaktı. Buna bir de "Tayyip askerden korktu, Büyükanıt'ı kabul etmek zorunda kaldı!" balonu eklendi mi, bir taşla iki kuş vurulacak, hem devletin tepesi birbirine kırdırılacak, hem de Tayyip Erdoğan korktuğu için (!) seçmeninin gözünde küçük düşürülecekti!
Sen anlama özürlüsün anlaşıldı. İyisi mi, en yakınındaki gerçek bir gazeteciye okut bu yazıyı, çok umutlu değilim ama, onların anlattıklarından bir şeyler anlarsın belki! Sor ve sonra aynanın karşısına geçip, neden "Sen gazeteciysen ben değilim" dediğimi düşün!
Dilimin ve zihnimin arkasındakini anlamayı bırak, anlayamazsın sen!
Senin olduğun bir mesleği neden redettiğimi idrak etmeye çalış!
Sözün özü şu:
İnternet'te kol gezen senin gibi lüzumsuz bir kişiyi ciddiye aldım ya, yarın daha da canavarlaşmş bir şekilde karşıma çıkacağından eminim. Ama hiç merak etme, bir daha ki sefere, kendi haline bırakacağım seni; İnternet'i kirleten diğer yaratıklar gibi, sen de kendiliğinden yok olup gideceksin!
Bundan önce birçok kez yok olduğun gibi...
Hadi Özışık/İnternethaber