"SOSYALLEŞMENİN DALAĞI YARILMIŞ!..DÜNYA DELİRMİŞ!.." TWITTER'LA TANIŞAN MUTLU TÖNBEKİCİ NELER GÖRDÜ,NELER ÖĞRENDİ?
Tanıdık tanımadık ne kadar insan varsa hepsini aradım,buldum,kim ne yazmış hepsini okudum.Ve yuh dedim.Benden başka herkes ama herkes var!
Sonunda `twitter´la tanıştım
Kendimi daha fazla babaanne gibi hissetmeye dayanamadım ve "twitter" denilen ortama girdim bugün.
Bu devirde babaanne kıvamına gelmek an meselesi. Herhangi bir yenilik olduğunda 3 ay ilgilenme, tamam bittin! Dünyaya boş gözlerle bakmaya başlıyorsun.
Twitter tam da böyle bir şey oldu benim için. İran seçimleri sırasında duydum ilk adını. Twitterdan yollanan mesajlarla öğrendiğimiz iddia edildi protestoları ve protestolarda olan biteni.
O vakit girmedim.
Sonra Ahmet Hakan kullanmaya başladı bu twitter´ı. Her gün bir twit mevzuu. Şöyle demiş, şöyle yazmış, sigara gibi bir bırakıyor, bir başlıyor, arada birilerinden ayar yiyor.
O vakitler de girmedim.
Fakat hadise giderek bir batağa döndü. Bilmedikçe daha fena yabancı kalıyorsun. Gözünde daha büyütüyorsun. Kendini manasızca yaşlı hissediyorsun.
Hiçbir şey bilmiyorum değilim. Bu bir adet site. Üye oluyorsun. Sonra oraya mesajlar yazmaya başlıyorsun. Bir seferde en fazla 140 karakterlik bir mesaj yazabiliyorsun. Peki nedir işin kıymeti harbiyesi? İsteyen senin mesajlarını takip edebiliyor. Bu kadar.
Sonunda bu sabah girdim. (www.twitter.com) Neyse ki basitmiş. Tanıdık tanımadık ne kadar insan varsa hepsini aradım, buldum, kim ne yazmış hepsini okudum. Ve yuh dedim. Benden başka herkes ama herkes var! Hem de kaç zamandır. Har har har yazıp çizip har har har mesaj atıyorlar. "Londra´dayım", "ay Ürdün´deyim", "off Paris´teyim", "Otelimi sevmedim" "aman şunu seyrediyorum", "buna bakıyorum". Sosyalleşmenin dalağı yarılmış fakat farklı olarak: Kamuya açık bir dalak yarma.
Peki sonuç?
Dünya delirmiş.
Twitterci kategorileri
Kendini günün filozofu ilan edenler: Bunlar hayatı çok ciddiye alıp her gün bir adet vecize yumurtlamışlar. "Güvercin de yaşıyor. Basit ama duru..." Veya "Estetikler kırışığını alır ama 40 yılını almaz..." Veya "Aşk yolu olmayan bir ülkeye pusulasız seyahattir..." Tabiatıyla böyle zırvalıkların pek meraklısı yok. Takipçileri en fazla 20 kişi.
Kendini önce filozof ilan edip sonra dedikoduya vuranlar: "Mavi değil midir hepimizi sakinleştiren.. Yorum bekliyorum." "Proust der ki vik vik vik. Yorum bekliyorum..." 3 hafta sonra: "Aa ne giymiş o kadın!? Yuh bu kiloya giyilir mi o?" "Okan Bayülgen´i haftaya hep beraber seyredelim."
Gazetedeki köşesinde yazacakları bir gün öncesinden arkadaşlarına ve takipçilerine haber veren köşeciler: "Şuna ayar çektim. Yarın okuyunuz..." "Üç gün içinde bu konuda yazacağım, takip ediniz..." "Antalya´ya gideceğim. Hava durumu nedir bildiriniz..."
Takipçilerine günlük ıvır zıvır bildirmek yerine sadece yazılarının linkini gönderen yazarlar. Ben zaten yazdım yazacağım, bir de günlük mesaj çekemem havasındalar. Haliyle takipçileri fazla değil.
Yegane dertleri Taksim, Beyoğlu taraflarında nerede eğlenilir, nerede iyi müzik var, nerede güzel kız var onu yaymak isteyenler. Haliyle takipçileri hayli fazla.
Şunu aldım bunu sattım diyen borsacılar.
Çok takipçisi olsun diye komple zırvalayanlar.
Neler öğrendim:
- Ahmet Hakan´ın 11 bin 477 takipçisi var. Bu yazı yazıldığı sırada kendisini Antalya Mardan Palas´a intikal etti. (Ve "görgüsüzlüğün ayaklanışı, kitschin ihtişamı" diye ilk yorumunu yazdı.)
- Cem Yılmaz´ın 12 bin 316 takipçisi var. Fakat Cem Yılmaz dahi manasına gelen de´leri da´ları ayırmayı bilmiyor. Ayrı yazılması gereken ki´leri de bitişik yazıyor. Ve en fecisi mı, mu, mısın´ları da bitişik yazıyor. Çok eğlenceli olduğunu söyleyemem.
- Etyen Mahçupyan gibi hiç olmayacak isimler var. Bu kadar geri kalmış olabilir miyim yoksa biri çakma E.M.lik mi oynuyor emin olamadım.
- Nazlı Ilıcak en faal twittercı. Notredamedesion ismiyle takılıyor. Daha çok cevap veriyor. Açık e mail kutusu olarak görünüyor sayfası.
- Hiç ummadığım insanlar birbirleriyle ..cığım, ...cağım diye konuşuyor.
- O gruba dahil değilsen yaptığın röntgencilikten başka bir şey değil aslında. Hangi lokantaya gitmişler, şu an beraber hangi programı seyrediyorlar, kimin dedikodusunu yapıyorlar... Ama bir yandan da eğlenceli tabi. Başlayan, biten dostlukların takibi falan.
Acemi twitter´cıdan bugünlük bu kadar.
Mutlu Tönbekici/VATAN