Sinemanın en güzel cadısı Angelina mı?
Mayıs'ın son haftasında yeni filmler gelmeye devam ediyor! Bu hafta tam 8 yeni film gösterime giriyor ve hangisi sizin için, öğrenmek isterseniz, Murat Tolga Şen'in hazırladığı Cineradar köşemizi mutlaka okuyun!
Robert Stromberg’in yönettiği ve Angelina Jolie, Sharlto Copley, Elle Fanning ile Sam Riley’in oynadığı Malefiz (Maleficent), 30 Mayıs 2014’de UIP Filmcilik dağıtımıyla UIP Filmcilik tarafından vizyona çıkarılıyor.
Siyah kanatlara sahip güzel bir kadın olan Malefiz, barışçıl bir orman krallığında büyüdüğü için huzurlu bir hayata sahiptir. Ta ki bir gün insanlardan oluşan istilâcı bir ordu gelip, topraklarının düzeni tehdit edene kadar. İntikam hırsıyla dolan Malefiz, insanların kralıyla bir savaş verir ve kralın yeni doğan çocuğu Aurora’yı lânetler. Çocuk büyüdükçe Malefiz, Aurora’nın krallığa başarı getirecek ve Malefiz’in gerçek mutluluğunu sağlayacak olan anahtar olduğunu fark eder.
Volkan Akbaş’ın yönettiği ve Zeki Şen ile Eylül Öztürk’ün oynadığı Azem: Cin Karası, 30 Mayıs 2014’de Chantier Films dağıtımıyla Retro Production tarafından vizyona çıkarılıyor.
Genç çift bir haftasonu miras kalan evlerini görmek için yola çıkar. Düzce’deki bu ev dışarıdan normal gözükse de aslında Azem büyüsü altında yıllardır kapısı aralanmamış bir yerdir. Evi gördüklerinde umduğunu bulamayan çift yine de geceyi burada geçirmeye karar verir. Kış olduğu için evin bulunduğu köy boş ve ıssızdır. Ve onlara yardım edecek kimse yoktur. Onlar ne olduğu bilinmeyen bu varlık karşında sığındıkları terk edilmiş evden kaçmak için ölümüne bir savaş vermek zorundadırlar.
Lee Daniels’ın yönettiği ve Forest Whitaker, Oprah Winfrey, John Cusack ile Jane Fonda’nın oynadığı The Butler: Başkanların Hizmetkarı (The Butler), 30 Mayıs 2014’de Pinema Film dağıtımıyla Tanweer Film tarafından vizyona çıkarılıyor.
Hayali Beyaz Saray uşağı Cecil Gaines’in, 1957 – 1986 yılları arasında sarayda çalıştığı dönemler üzerine kurulu film, Cecil’in 1926′da daha iyi bir hayat için zorbalıktan kaçışıyla başlıyor. Cecil Gaines, büyüme yolculuğu sırasında paha biçilemez beceriler öğrenip, Beyaz Saray’a hizmetkâr olarak gelmesiyle, sivil halk hareketleri sırasında, oval ofisin çalışma yöntemlerini kendi gözleriyle izleme şansını elde ediyor.
Phil Alden Robinson’un yönettiği ve Robin Williams, Mila Kunis, Peter Dinklage ile Melissa Leo’nun oynadığı Asabi Adam (The Angriest Man in Brooklyn), 30 Mayıs 2014’de Pinema Film dağıtımıyla Pinema Film tarafından vizyona çıkarılıyor.
Çok asabi Henry, bir araba kazasının ardından doktora gider. Dr. Sharon Gill, Henry’ye beyin anevrizması olduğunu açıklar. Henry’nin öfkeli haline kızan Sharon, aniden ona yaşamak için sadece 90 dakika ömrü kaldığını söyler. Muayenehaneden çıkan Henry, teşhisten sonra hayatta nefret ettiği şeylerin ve incittiği insanların listesini düşünmeye başlar. Arkadaşları ve ailesine karşı hatalarını telafi etmeye karar verir.
Guillaume Canet’nin yönettiği ve Clive Owen, Billy Crudup, Marion Cottilard ile Mila Kunis’in oynadığı Kan Bağları (Blood Ties), 30 Mayıs 2014’de Warner Bros. dağıtımıyla Codex Medya tarafından vizyona çıkarılıyor.
New York 1974. 50 yaşındaki Chris hapishaneden iyi halinden dolayı salıverilir. Başarılı bir polis olan kardeşi Frank kapıda onu beklemektedir. Kardeşinin bu sefer değişebileceğine inanan Frank ona evini açar, bir iş bulur ve eski karısı Monica ve çocuklarıyla görüştürür. Ancak Chris yeni bir başlangıç yapamadan tekrar suç işlemeye başlar. Frank bu durum karşısında Chris ile tüm ilişkisini keser ancak aralarındaki kan bağı buna izin vermeyecektir.
Ari Folman’ın yönettiği ve Robin Wright, Harvey Keitel, Jon Hamm ile Paul Giamatti’nin oynadığı Son Şans (The Congress), 30 Mayıs 2014’de M3 Film dağıtımıyla Mars Production tarafından vizyona çıkarılıyor.
Robin Wright, büyük bir stüdyodan sinema kimliğini satması için teklif alır. Birebir taratılıp bir örnek çıkarılacak ve yaratılan figür her tür Hollywood filminde kullanılabilecektir. Karşılığında ise oldukça yüklü bir ücret ama daha da önemlisi, sonsuza kadar genç kalma olanağı. 20 yıllık kontratın sonunda ise Robin Wright’ı, geleceğin düşsel sinema dünyasında izliyoruz. Yarı kurgu yarı animasyon film seyirciyi çizgi dünyası ve gerçeklik arasında bırakıyor.
Ömer Can’ın yönettiği ve Şerif Sezer, Nail Kırmızıgül, Melih Selçuk ile Medya İzgi’nin oynadığı Toprağa Uzanan Eller, 30 Mayıs 2014′de PinemArt Film dağıtımıyla Ömer Can Production tarafından vizyona çıkarılıyor.
Toprak, Çukurova’ya mevsimlik işçi olarak giden bir ailenin ortanca çocuğudur. Sekiz yaşında olmasına rağmen hiç okula gitmemiş ve nüfusu henüz çıkarılmamıştır. Ablası Zehra 15 yaşındadır ve yüklü bir başlık parası karşılığı babası tarafından dedesi yaşında bir adama sözlenmiştir. Toprak’ın küçük kardeşi Zeliha ise geçirdiği çocuk felci sonrası görme yetisini kaybetmiştir.
Dan Krech’in yönettiği ve John Leguizamo, Mario Cantone, Martin Villafana ile Ian Busher’in seslendirdiği animasyon film Balık ile Kraker’in Maceraları (Fish N Chips, Best Enemies Forever), 30 Mayıs 2014’de M3 Film dağıtımıyla Calinos Films tarafından vizyona çıkarılıyor.
Brooklyn’li Afacan kedi Kraker’in atalarından kalma bir kemiği bulup getirmesi gerekmektedir. Fakat bu kemik, nesilden nesle aktarılarak sevimli Balık’ın eline düşmüştür. Kraker, arkadaşı Kuyruk’un da yardımıyla kemiği ele geçirmek için türlü türlü plânlar yapar. Balık ile Kraker’in paylaşamadığı tek şey sihirli kemik değildir, ikisi de aynı zamanda aynı kıza aşıktır.
CİNERADAR köşesi sinema-TV eleştirmenimiz Murat Tolga Şen tarafından hazırlanmaktadır. / Filmlere ait künye bilgileri üstad Sadi Çilingir'e ait Sadibey.com sitesinden, izniyle alınmaktadır.
Siyah kanatlara sahip güzel bir kadın olan Malefiz, barışçıl bir orman krallığında büyüdüğü için huzurlu bir hayata sahiptir. Ta ki bir gün insanlardan oluşan istilâcı bir ordu gelip, topraklarının düzeni tehdit edene kadar. İntikam hırsıyla dolan Malefiz, insanların kralıyla bir savaş verir ve kralın yeni doğan çocuğu Aurora’yı lânetler. Çocuk büyüdükçe Malefiz, Aurora’nın krallığa başarı getirecek ve Malefiz’in gerçek mutluluğunu sağlayacak olan anahtar olduğunu fark eder.
Genç çift bir haftasonu miras kalan evlerini görmek için yola çıkar. Düzce’deki bu ev dışarıdan normal gözükse de aslında Azem büyüsü altında yıllardır kapısı aralanmamış bir yerdir. Evi gördüklerinde umduğunu bulamayan çift yine de geceyi burada geçirmeye karar verir. Kış olduğu için evin bulunduğu köy boş ve ıssızdır. Ve onlara yardım edecek kimse yoktur. Onlar ne olduğu bilinmeyen bu varlık karşında sığındıkları terk edilmiş evden kaçmak için ölümüne bir savaş vermek zorundadırlar.
Hayali Beyaz Saray uşağı Cecil Gaines’in, 1957 – 1986 yılları arasında sarayda çalıştığı dönemler üzerine kurulu film, Cecil’in 1926′da daha iyi bir hayat için zorbalıktan kaçışıyla başlıyor. Cecil Gaines, büyüme yolculuğu sırasında paha biçilemez beceriler öğrenip, Beyaz Saray’a hizmetkâr olarak gelmesiyle, sivil halk hareketleri sırasında, oval ofisin çalışma yöntemlerini kendi gözleriyle izleme şansını elde ediyor.
Çok asabi Henry, bir araba kazasının ardından doktora gider. Dr. Sharon Gill, Henry’ye beyin anevrizması olduğunu açıklar. Henry’nin öfkeli haline kızan Sharon, aniden ona yaşamak için sadece 90 dakika ömrü kaldığını söyler. Muayenehaneden çıkan Henry, teşhisten sonra hayatta nefret ettiği şeylerin ve incittiği insanların listesini düşünmeye başlar. Arkadaşları ve ailesine karşı hatalarını telafi etmeye karar verir.
New York 1974. 50 yaşındaki Chris hapishaneden iyi halinden dolayı salıverilir. Başarılı bir polis olan kardeşi Frank kapıda onu beklemektedir. Kardeşinin bu sefer değişebileceğine inanan Frank ona evini açar, bir iş bulur ve eski karısı Monica ve çocuklarıyla görüştürür. Ancak Chris yeni bir başlangıç yapamadan tekrar suç işlemeye başlar. Frank bu durum karşısında Chris ile tüm ilişkisini keser ancak aralarındaki kan bağı buna izin vermeyecektir.
Robin Wright, büyük bir stüdyodan sinema kimliğini satması için teklif alır. Birebir taratılıp bir örnek çıkarılacak ve yaratılan figür her tür Hollywood filminde kullanılabilecektir. Karşılığında ise oldukça yüklü bir ücret ama daha da önemlisi, sonsuza kadar genç kalma olanağı. 20 yıllık kontratın sonunda ise Robin Wright’ı, geleceğin düşsel sinema dünyasında izliyoruz. Yarı kurgu yarı animasyon film seyirciyi çizgi dünyası ve gerçeklik arasında bırakıyor.
Toprak, Çukurova’ya mevsimlik işçi olarak giden bir ailenin ortanca çocuğudur. Sekiz yaşında olmasına rağmen hiç okula gitmemiş ve nüfusu henüz çıkarılmamıştır. Ablası Zehra 15 yaşındadır ve yüklü bir başlık parası karşılığı babası tarafından dedesi yaşında bir adama sözlenmiştir. Toprak’ın küçük kardeşi Zeliha ise geçirdiği çocuk felci sonrası görme yetisini kaybetmiştir.
Brooklyn’li Afacan kedi Kraker’in atalarından kalma bir kemiği bulup getirmesi gerekmektedir. Fakat bu kemik, nesilden nesle aktarılarak sevimli Balık’ın eline düşmüştür. Kraker, arkadaşı Kuyruk’un da yardımıyla kemiği ele geçirmek için türlü türlü plânlar yapar. Balık ile Kraker’in paylaşamadığı tek şey sihirli kemik değildir, ikisi de aynı zamanda aynı kıza aşıktır.
CİNERADAR köşesi sinema-TV eleştirmenimiz Murat Tolga Şen tarafından hazırlanmaktadır. / Filmlere ait künye bilgileri üstad Sadi Çilingir'e ait Sadibey.com sitesinden, izniyle alınmaktadır.