'SEN DE GİTME'NİN SENARİSTİNDEN MEKTUP VAR!
Sağlık Bakanlığının RTÜK'e şikayet ettiği dizinin senaristi Nuran Evren Şit Erdik içini Medyaradar Sinema-TV yazarı Murat Tolga Şen'e döktü.
Dün yayınlanan “Sağlık Bakanlığı Neden Doktorlu Dizilerin Peşinde”? yazımdan sonra Sen de Gitme dizisinin senaristi Nuran Evren Şit Erdik’den bir mail aldım. Kendisi yaşadıklarından dolayı şaşkın ve üzgün ki nasıl olmasın! Teşekkür, takdir beklediğiniz yerlerden tehdit, azar gelmesi kadar şevk kırıcı ne olabilir ki?
Ancak alışık olduğumuz üzere, yukarıdakilerin amacı/güdümlenmesi daima pisliği halının altına süpürüp sizi tertemiz bir evde yaşadığınıza inandırmaktır. Bu sefer de bir TV dizisi üzerinden bunu tecrübe etmiş olduk.
Sayın Nuran Evren Şit Erdik’in gönderdiği maili kendisinin de izniyle kelimesine bile dokunmadan yayınlıyorum. Bu sayede merak eden herkes “Neden bu ülkenin dertlerini TV’ de göremiyoruz”? sorusunun cevabını almış olacak… Cinnet vatan Türkiye’ de eğer mümkünse iyi Pazarlar dilerim.
“Murat Bey Selamlar,
Öncelikle konuya değinen yazınız için teşekkür ederim. Sen de Gitme dizisinin son 25 bölümünü kaleme aldım. Okuduğum haber karşısında şaşkınım, üzgünüm.
Sen de Gitme, 54 bölümlük ekran ömrü boyunca, özel bir hastanede gelişen olayları, her bölüm yeni bir hasta hikayesi üzerinden anlatan bir diziydi. İşlemek üzere seçtiğimiz hikayelerin yüzde 80’i yaşanmış olaylardan yola çıkılarak yazıldı. Gazete haberleri, tıp dergileri ve doktor arkadaşlarımızın yaşadığı gerçek olaylar temel alındı.
Dizide; yasadışı organ ticareti, atanamayan öğretmenler, kadına şiddet, sigortasızlık, işsizlik, üniversite sınavı, AIDS mağdurlarına yönelik ön yargılar, depremzedelerin sıkıntıları, illegal kürtaj ve yasadışı zayıflama hapı mağdurları, ilik ve organ nakillerinde bağışların önemi, sağlık çalışanlarına yönelik şiddet gibi konuları işledik.
Yapımcı firma NTC Medya, uzman danışmanlarımız ve yönetmenimiz Türkan Derya, bu konuları hassasiyetle ekrana taşıdılar. Az ama sadık bir seyirci kitlesi tarafından desteklendik, her bölüm sonrasında birbirinden güzel mesajlar aldık. Engelsiz Yaşam Vakfı tarafından "Yılın Aile Dizisi" ödülüne layık görüldük.
Mayıs sonu itibariyle de final yaparak ekranlara veda ettik. Bu arada hatalarımız, eksiklerimiz olmadı mı, mutlaka oldu... Ama “Sağlık Çalışanları”nı zan altında bırakacak hiçbir ögeye yer vermediğimiz gibi, oyuncularımız izleyicilerden gelen “keşke benim doktorum olsanız” mahiyetindeki mesajlara ve yoğun ilgiye mazhar oldular.
54 hafta boyunca, Türkiye gündemini meşgul eden pek çok konuya değinen, bir yandan izleyicisini bilinçlendirme misyonu da edinmiş olan dizimize, son bölümlerde işlediğimiz ‘Doktora Şiddet’ konusu yüzünden Sağlık Bakanlığı tarafından inceleme başlatıldığını öğrendik. "Şiddeti normalleştirdiğimiz" ve "Sağlık çalışanlarını itham altında bıraktığımız "suçlamalarıyla karşılaştık.
Madem yeri geldi söyleyelim, son bölümde işlediğimiz doktora yönelik şiddet hikayesi, Ankara’da bir hastanede gerçekten yaşanmış bir vakadır. Dizi finalinde doktorlarımızın ağzından dillendirdiğimiz protesto metni, Sağlık Çalışanları’nın ülkenin dört bir yanında yaptığı eylemlerden derlenerek yazılmıştır. Sağlık Çalışanları’nın kendi cümleleridir. Şimdi durup bir sormak lazım, haksız bir ithama uğrayan; Sağlık Çalışanları mı, yoksa Sen de Gitme Dizisi mi?
Bu arada tavsiyenizi dinleyip, Zil Takıp Oynayan Doktorlar adlı yeni bir proje üzerinde çalışmayı düşünüyorum. Eve gazete sokmadığım, televizyonu açmadığım, hiç bir hasta yakını ve doktorla temasa geçmediğim sürece, “yanlış” yerlere kaymadan neşeli doktorların hayatını yazma konusunda, hayal gücüme sığınabilirim sanırım...
Teşekkürler, Sevgiler. / Nuran Evren Şit Erdik”
Ancak alışık olduğumuz üzere, yukarıdakilerin amacı/güdümlenmesi daima pisliği halının altına süpürüp sizi tertemiz bir evde yaşadığınıza inandırmaktır. Bu sefer de bir TV dizisi üzerinden bunu tecrübe etmiş olduk.
Sayın Nuran Evren Şit Erdik’in gönderdiği maili kendisinin de izniyle kelimesine bile dokunmadan yayınlıyorum. Bu sayede merak eden herkes “Neden bu ülkenin dertlerini TV’ de göremiyoruz”? sorusunun cevabını almış olacak… Cinnet vatan Türkiye’ de eğer mümkünse iyi Pazarlar dilerim.
“Murat Bey Selamlar,
Öncelikle konuya değinen yazınız için teşekkür ederim. Sen de Gitme dizisinin son 25 bölümünü kaleme aldım. Okuduğum haber karşısında şaşkınım, üzgünüm.
Sen de Gitme, 54 bölümlük ekran ömrü boyunca, özel bir hastanede gelişen olayları, her bölüm yeni bir hasta hikayesi üzerinden anlatan bir diziydi. İşlemek üzere seçtiğimiz hikayelerin yüzde 80’i yaşanmış olaylardan yola çıkılarak yazıldı. Gazete haberleri, tıp dergileri ve doktor arkadaşlarımızın yaşadığı gerçek olaylar temel alındı.
Dizide; yasadışı organ ticareti, atanamayan öğretmenler, kadına şiddet, sigortasızlık, işsizlik, üniversite sınavı, AIDS mağdurlarına yönelik ön yargılar, depremzedelerin sıkıntıları, illegal kürtaj ve yasadışı zayıflama hapı mağdurları, ilik ve organ nakillerinde bağışların önemi, sağlık çalışanlarına yönelik şiddet gibi konuları işledik.
Yapımcı firma NTC Medya, uzman danışmanlarımız ve yönetmenimiz Türkan Derya, bu konuları hassasiyetle ekrana taşıdılar. Az ama sadık bir seyirci kitlesi tarafından desteklendik, her bölüm sonrasında birbirinden güzel mesajlar aldık. Engelsiz Yaşam Vakfı tarafından "Yılın Aile Dizisi" ödülüne layık görüldük.
Mayıs sonu itibariyle de final yaparak ekranlara veda ettik. Bu arada hatalarımız, eksiklerimiz olmadı mı, mutlaka oldu... Ama “Sağlık Çalışanları”nı zan altında bırakacak hiçbir ögeye yer vermediğimiz gibi, oyuncularımız izleyicilerden gelen “keşke benim doktorum olsanız” mahiyetindeki mesajlara ve yoğun ilgiye mazhar oldular.
54 hafta boyunca, Türkiye gündemini meşgul eden pek çok konuya değinen, bir yandan izleyicisini bilinçlendirme misyonu da edinmiş olan dizimize, son bölümlerde işlediğimiz ‘Doktora Şiddet’ konusu yüzünden Sağlık Bakanlığı tarafından inceleme başlatıldığını öğrendik. "Şiddeti normalleştirdiğimiz" ve "Sağlık çalışanlarını itham altında bıraktığımız "suçlamalarıyla karşılaştık.
Madem yeri geldi söyleyelim, son bölümde işlediğimiz doktora yönelik şiddet hikayesi, Ankara’da bir hastanede gerçekten yaşanmış bir vakadır. Dizi finalinde doktorlarımızın ağzından dillendirdiğimiz protesto metni, Sağlık Çalışanları’nın ülkenin dört bir yanında yaptığı eylemlerden derlenerek yazılmıştır. Sağlık Çalışanları’nın kendi cümleleridir. Şimdi durup bir sormak lazım, haksız bir ithama uğrayan; Sağlık Çalışanları mı, yoksa Sen de Gitme Dizisi mi?
Bu arada tavsiyenizi dinleyip, Zil Takıp Oynayan Doktorlar adlı yeni bir proje üzerinde çalışmayı düşünüyorum. Eve gazete sokmadığım, televizyonu açmadığım, hiç bir hasta yakını ve doktorla temasa geçmediğim sürece, “yanlış” yerlere kaymadan neşeli doktorların hayatını yazma konusunda, hayal gücüme sığınabilirim sanırım...
Teşekkürler, Sevgiler. / Nuran Evren Şit Erdik”