SELMA ALİYE KAVAF: HÜLYA AVŞAR'LA TENİS OYNARSAM KARİZMAM ÇİZİLİR!

Siyaset hayatını, evliliğini ve tenis merakını ilk defa Nuriye Akman’a anlatan Kavaf, Muhteşem Yüzyıl, Kurtlar Vadisi dizileri ve televizyondaki evlilik programları ile de ilgili ilginç açıklamalarda bulundu.
Spor yapma alışkanlığını öğrencilik yıllarında kazandığını anlatan Kavaf, öğrenciyken basketbol ve masa tenisi oynadığını, masa tenisinde Türkiye dördüncülüğü olduğunu söyledi. Bir süredir tenis oynayan Kavaf, Devlet Bakanı Zafer Çağlayan ile tenis oynamak istediğini ancak bir türlü vakit bulamadıklarını belirtti.
“Kim tenis oynamak isterse herkesle oynarım” diyen Kavaf, “Hülya Avşar da buna dahil mi?” sorusunu “Önce siyasi arenadaki, kendi kulvarımızdaki insanlarla oynayalım. Hülya Avşar, çok profesyonel, çok iyi oynuyor. Ben onun kadar iyi oynamıyorum” şeklinde yanıtladı. Kavaf, “Karizma çizilir mi, yenilirseniz?” sorusuna ise “Evet” cevabını verdi.
“Muhteşem Yüzyıl dizisinin tarz ve üslubunu doğru bulmuyorum”
Kavaf, son günlerde tartışılan dizi Muhteşem Yüzyıl’ı ilk iki bölümden sonra izlemediğini açıkladı. Haremin dizide sadece cinselliğin yaşandığı bir yer olarak vurgulanmasına karşı çıktığını belirten Kavaf “Biz tarihimize de, kültürümüze de, değerlerimize de saygılıyız. Bunların magazinleştirilmesini doğru bulmuyorum” dedi.
Nuriye Akman ile Selma Aliye Kavaf arasında geçen ilginç bir diyalog gerçekleşti:
Akman: Kanuni’yi aşık bir adam olarak görmek sizi rahatsız ediyor mu?
Kavaf: Hayır. Sonuçta o da bir insan. Elbette bir kadına ilgi duyabilir, bir kadına aşık olabilir. Onun devlet adamı olması insani duygulardan arındırılmış olmasını gerektirmiyor ki… O da etten kemikten bir insan. Elbette onun da sevinçleri ve üzüntüleri var.
Akman: Ama yeter ki öpüşürken gösterilmesin diyorsunuz, değil mi?
Kavaf: Tarihi şahsiyetlerin ve tarihin doğru algılanacak, zihinlerde doğru bir algı oluşturacak şekilde verilmesinden yanayım.

Kurtlar Vadisi çocukları şiddeti özendiriyor
Selma Aliye Kavaf, bir dönem sevdiği dizilerden biri olan ‘Kurtlar Vadisi’ ile ilgili görüşlerini de açıkladı. Bir senedir diziyi izlemediğini belirten Kavaf, “Bir yıl öncesine kadar basında, bir kısım mesajlar, sanki o dizi aracılığıyla kamuoyuna veriliyor gibiydi. Onları merak ediyordum ve seyrediyordum” dedi.
Kavaf, ‘Kurtlar Vadisi’ dizisinin şiddet içeren sahnelerine yönelik ise şunları söyledi: “Dizinin şiddet dozu çok yüksek. Her ne kadar 13 yaş üzeri seyretmelidir şeklinde bir işaret gösterse de, evlerde ona çok dikkat edilmiyor. Çocuklara şiddeti özendiriyor ya da kanıksatıyor olması açısından doğru değil”.
Evlilik programlarını yayından kaldırıncaya kadar mücadele edeceğim
Televizyonlarda yayınlanan evlilik programları ile ilgili düşüncelerini açıklayan Kavaf, bu programları yayından kaldırana kadar mücadele edeceğini belirtti. Kavaf, evlilik programların yayından kaldırmasına tek başına gücünün yetmeyeceğini, bunun uzun soluklu bir mücadele olduğunu ve bunu toplumun bütün kesimlerinin desteğiyle gerçekleşebileceğini söyledi.
Bu programlar yayından kaldırılırsa insanları evlendirme işini kendisinin üstlenip üstlenmeyeceği sorusuna, “İlla birinin üstlenmesi gerekmiyor. İnsanlar bunu kendileri hallediyorlar” cevabını verdi.
“Siyaset yapan bir kadının eşi olmak daha zor…”
Kavaf, programda bir siyasetçinin eşi olmanın getirdiği zorluklara da değindi. Türkiye’de siyasetçi eşi olmanın kadınlar için daha kolay olduğunu, siyaset yapan bir kadının kocası olmanın erkekler için daha zor olduğunu belirten Kavaf, “siyasete talip olarak, kendi elimizle özgürlük alanımızı sınırlandırıyoruz” dedi.
Nuriye Akman’ın “Mecburen bazen eşli olarak katılmanız gereken toplantılar oluyor. Eşiniz bunlara kerhen mi katılıyor, yoksa onunda hoşuna gitmeye başladı mı?” sorusunu Kavaf, “ Genellikle mecburiyetten katılıyor” şeklinde yanıtladı.
Aşkın tanımını “bağımlılık” olarak yapan Kavaf, “Eşinize aşık mısınız?” sorusunu yanıtlarken eşine hissettiklerini aşkla değil sevgiyle ifade ettiğini açıkladı. Duygularından çok mantığıyla hareket ettiğini, eşinin ise daha romantik olduğunu ve birbirilerini bu şekilde dengelediklerini söyleyen Kavaf, oğlunu evlendirdiğinde kayınvalide değil, geliniyle arkadaşı olmak istediğini belirtti.
“Emine Erdoğan’ın siyasi tecrübesinden faydalanıyorum”
Selma Aliye Kavaf, Nuriye Akman’ın “Sizin hakkınızda yazılan çizilen şeylerden biri de siyasetteki kariyer öykünüzde Sayın Emine Erdoğan’a olan yakınlığınızın da rol oynadığı. Bu ne kadar doğrudur? Kendisine yakın olmak önemli midir?” sorusunu şöyle yanıtladı:
“Sayın hanımefendi ile siyasete başladıktan sonra tanıştım. Elbette kendisi sayın başbakanımızın ilçe başkanlığı, il başkanlığı, belediye başkanlığı döneminden itibaren bu işlerin içerisinde olduğu için elbette çok büyük bir deneyimi var. Dolayısıyla tecrübe ve deneyimden faydalanmak hap gibi bir şeydir. İhtiyacımız olduğunda her zaman siyaseten tecrübesinden ve deneyiminden faydalanabileceğimiz insanlardan destek alırız”
“Seçimlerde başörtülü aday olmaması için bir sebep yok”
Kavaf, önümüzdeki seçimlerde başörtülü milletvekili adayları gösterilmesi konusunda da görüşlerini açıkladı. Partisinin özellikle bu konuda bir karar almadığını ama başörtülü milletvekili olmaması için de bir sebep bulunmadığını belirten Kavaf şunları söyledi:
“Yasalarımızda başörtüsü ile ilgili bir engel, yasak yok. Ama fiili olarak yaşanan bir durum var. İnsanların bireysel tercihlerinden dolayı, kılık kıyafetinden dolayı en temel hak olan eğitim hakkından mahrum kalması asla kabul edilemez bir şey. Bir insanlık suçudur, ayıbıdır. Aynı şekilde seçmek ve seçilmek de demokrasinin en temel vatandaşlık hakkıdır. Bu insanlar seçiyor. Ama yine yasalarda olmayan fiili bir durumdan dolayı seçilemiyor. Bunun ortadan kaldırılması gerekir”
Kavaf, “Ak Parti buna cesaret edecek mi?” sorusunu “ Bu sadece Ak Parti’nin meselesi değil. Bu Türkiye’nin meselesi. Herkesin bu sürece katkı vermesi gerektiğine inanıyorum” şeklinde cevaplayınca Akman, “Tamam. Bir başka bahara kaldı” sözleriyle konuyu kapattı.
“İsteseydim Örtünürdüm”
Nuriye Akman’ın “Dışlanma riski olmasaydı başınızı kapatmak, örtünmek ister miydiniz?” sorusunu “İsteseydim örtünürdüm” şeklinde yanıtlayan Kavaf, siyasetin ya da dış şartların bunu belirlememesi gerektiğine inandığını, örtünmenin insanın manevi dünyası ile ilgili olduğunu söyledi.
Çekici olmak değil, iş yapmak önemli
Programda Kavaf’ın sade görünümü ve giyim tarzı da gündeme geldi. Akman’ın “Neden makyaj yapmıyorsunuz? Biraz daha güzel ve çekici olmanın kime ne zararı var?” şeklindeki sorusunu “Ben gençlik yıllarında sporla uğraşmış bir insanım. Oradan gelen, doğal olmayı tercih eden bir tarzım var” diye yanıtlayan Kavaf, Akman’ın “Kadınlığınızı fazla vurgulamak istemiyorsunuz galiba” demesi üzerine “Yaptığım işle daha çok anılmak isteyen bir insanım. Öbür türlü cezbedici olmak çok önemli değil” diye konuştu.