Şehir Tiyatroları Eski Müdürü Yazıcıoğlu'ndan Refik Erduran'a: Aklı yerinde olmayan bir utanmaz!
ITI-UNESCO Türkiye Merkezi Başkanı Refik Erduran’ın muhalif oyuncular hakkında Şehir Tiyatroları'na da 'ihbar' mektubu gönderdiği ortaya çıkmıştı.
Cumhuriyet'ten Ceren Çıplak'ın haberine göre, ITI-UNESCO Türkiye Merkezi Başkanı Refik Erduran’ın yeni Kültür ve Turizm Bakanı Nabi Avcı’ya gönderdiği muhalif oyuncularla ilgilli ihbar mesajının ardından Şehir Tiyatroları’na da ihbar mesajı yolladığı ortaya çıktı.
Erduran, 2014’te İstanbul Büyükşehir Belediyesi Şehir Tiyatroları (İBBŞT) Genel Sanat Yönetmeni olarak göreve getirilenErhan Yazıcıoğlu’na yazdığı e-mailde sanat dünyası için kıyım anlamına gelen TÜ-SAK yasa tasarısını övüyor, bu yönde çalıştıklarını söylüyor. Şehir Tiyatroları’nın muhalif oyuncularındanLevent Üzümcü için “Şirret şampiyonu” diyerek, Üzümcü’nün sözleri nedeniyle Şehir Tiyatroları’na küstüğünü söylüyor. Erduran, söz konusu mailinde, göreve geldiğinde İBBŞT’nin muhalif oyuncuları için “Sivri çocuklarımın uçlarını törpüleyeceğim” diyen Yazıcıoğlu'nun vaadine sevindiğini de söylüyor.
Konuyla ilgilli olarak ise Yazıcıoğlu, Erduran’ın adının ITI-UNESCO gibi saygın bir oluşumun adıyla yan yana gelmesinin yakışık almadığını belirterek ITI’ya Erduran’la yollarını ayırması çağrısında bulundu.
"Utanç abidesi"
Yazıcıoğu, Erduran’la ilgili olarak şu soruları yöneltti:
“Bir tıp heyetinin, hakknda ‘aklı yerindedir’ raporu vermesi hâlâ ihtimal dahilinde midir? İnternet siteleri onun skandallarından söz ederken gencecik torunu yaşındaki üvey kızıyla hiç utanmadan evlenen kendisi değil midir?, Ayağının tozuyla koltuğuna oturan Kültür ve Turizm Bakanı’nın, kime ne değer vereceğini, ömrü ailevi skandallarla geçmiş, utanç abidesi birine mi danışması gerekmektedir?”
Erduran’ın e-maildeki ifadelerden bazı satır başları ise şöyle:
* Erhan Bey kardeşim, TÜSAK tasarısı nedeniyle Türk tiyatrosu yepyeni bir düzen denemesinin eşiğinde. Yurt dışında o konuya büyük ilgi var.
* Size iki kitap gönderiyorum. Birinin bir buçuk sayfasında anlatılan komik bir olay yüzünden uzun yıllardır Şehir Tiyatroları ile karşılıklı afaroz halindeyiz. Ayrıca Levent Üzümcü gibi şirretlik şampiyonlarının TV hakaretleri dolayısıyla da -tiyatroda ilk profesyonel göz ağrım olduğu halde- kurumunuza küstüm. (‘Biraz törpülerim’ vaadinize sevindim!) Yani Şehir Tiyatrosu’na oyun moyun vermiyordum, ama son yazdığım “Can Pazarı” iyi çıktı.
"Yazdıklarımın arkasındayım"
Refik Erduran, yazdıklarının arkasında olduğunu belirterek, şunları söyledi:
“Kültür Bakanı Nabi Avcı’ya da Erhan Yazıcıoğlu’na da yazdıklarım temelinde özel mesajlardır, yayılması etik değildir. Ne yazdıysam arkasındayım, sorarlarsa cevap veririm. 89 yaşınayım ve hastayım. Eskiden beri ödenekli tiyatronun insanları birbirini yiyorlar. Yücel Erten önceki gün ‘sonuna kadar kavga’ demiş. gerekli yerde kavga edelim ama işimize, sanatımıza bakalım önce.”
Erduran, 2014’te İstanbul Büyükşehir Belediyesi Şehir Tiyatroları (İBBŞT) Genel Sanat Yönetmeni olarak göreve getirilenErhan Yazıcıoğlu’na yazdığı e-mailde sanat dünyası için kıyım anlamına gelen TÜ-SAK yasa tasarısını övüyor, bu yönde çalıştıklarını söylüyor. Şehir Tiyatroları’nın muhalif oyuncularındanLevent Üzümcü için “Şirret şampiyonu” diyerek, Üzümcü’nün sözleri nedeniyle Şehir Tiyatroları’na küstüğünü söylüyor. Erduran, söz konusu mailinde, göreve geldiğinde İBBŞT’nin muhalif oyuncuları için “Sivri çocuklarımın uçlarını törpüleyeceğim” diyen Yazıcıoğlu'nun vaadine sevindiğini de söylüyor.
Konuyla ilgilli olarak ise Yazıcıoğlu, Erduran’ın adının ITI-UNESCO gibi saygın bir oluşumun adıyla yan yana gelmesinin yakışık almadığını belirterek ITI’ya Erduran’la yollarını ayırması çağrısında bulundu.
"Utanç abidesi"
Yazıcıoğu, Erduran’la ilgili olarak şu soruları yöneltti:
“Bir tıp heyetinin, hakknda ‘aklı yerindedir’ raporu vermesi hâlâ ihtimal dahilinde midir? İnternet siteleri onun skandallarından söz ederken gencecik torunu yaşındaki üvey kızıyla hiç utanmadan evlenen kendisi değil midir?, Ayağının tozuyla koltuğuna oturan Kültür ve Turizm Bakanı’nın, kime ne değer vereceğini, ömrü ailevi skandallarla geçmiş, utanç abidesi birine mi danışması gerekmektedir?”
Erduran’ın e-maildeki ifadelerden bazı satır başları ise şöyle:
* Erhan Bey kardeşim, TÜSAK tasarısı nedeniyle Türk tiyatrosu yepyeni bir düzen denemesinin eşiğinde. Yurt dışında o konuya büyük ilgi var.
* Size iki kitap gönderiyorum. Birinin bir buçuk sayfasında anlatılan komik bir olay yüzünden uzun yıllardır Şehir Tiyatroları ile karşılıklı afaroz halindeyiz. Ayrıca Levent Üzümcü gibi şirretlik şampiyonlarının TV hakaretleri dolayısıyla da -tiyatroda ilk profesyonel göz ağrım olduğu halde- kurumunuza küstüm. (‘Biraz törpülerim’ vaadinize sevindim!) Yani Şehir Tiyatrosu’na oyun moyun vermiyordum, ama son yazdığım “Can Pazarı” iyi çıktı.
"Yazdıklarımın arkasındayım"
Refik Erduran, yazdıklarının arkasında olduğunu belirterek, şunları söyledi:
“Kültür Bakanı Nabi Avcı’ya da Erhan Yazıcıoğlu’na da yazdıklarım temelinde özel mesajlardır, yayılması etik değildir. Ne yazdıysam arkasındayım, sorarlarsa cevap veririm. 89 yaşınayım ve hastayım. Eskiden beri ödenekli tiyatronun insanları birbirini yiyorlar. Yücel Erten önceki gün ‘sonuna kadar kavga’ demiş. gerekli yerde kavga edelim ama işimize, sanatımıza bakalım önce.”