Seçim gecesi AK Parti Genel Merkezi'ne neden gitti? AA müdürü canlı yayında açıkladı!

Anadolu Ajansı Genel Müdürü Kemal Öztürk CNN Türk canlı yayınında Aslı Aydıntaşbaş’ın sunduğu Karşı Günden programında sorulara cevap verdi.

İşte Öztürk’ün yaptığı açıklamalardan satır başları:

Ak Parti GENEL MERKEZİ'NE GİTMESİ
Anadolu Ajansı taraf mı? Ben Bülent Arınç'ın, Başbakan'ın basın danışmanlığını yaptım. Ben AA'nın başına geçince böyle bir algı oldu. Ben seçildiğim ilk gün CHP genel Merkezi'ne gittim. Onlara söylediğim şey şu. Ben eğer bir taraf tutarsam siz bana somut olarak uyarın. Biz buna uyarız. CHP ve Anadolu Ajansı Mustafa Kemal'in kurduğu iki kurumdur. Kılıçdaroğlu ile de görüştüm.

Hep bize şunu söylüyorlar, AK Parti hükümetinin sesi oldu. İlk üç ayda, parlamentoda en çok haberi yapılan parti, iktidar partisi değil. Biz CHP'nin 702 haberini yaptık, AK Parti 376 haberini yaptık, MHP'nin 409 haberini yaptık. AK Parti grup başkanvekilleri bana sitem ettiler. Buna rağmen CHP AK Parti'nin iki katı oranında haberleştirilmiş. CHP'nin 1334 haberi yapıldı, 600 tane Kılıçdaroğlu ile haber yapıldı.

SEÇİM GECESİ
Nasıl ki Başbakan'ın konuşmasını yabancı dile çevirmeyen ajans kınanması gereken bir ajanssa, bu seçimleri vermiyor diye eleştirilmesi lazımdı.

İKİ AJANS ARASINDAKİ FARK
Dün Arınç şöyle dedi. Hükümetle partiyle devletle kavgalı bir yapı var. Bununla ilgili de bir haber ajansı var. Bunu sorgulamıyorsunuz da devletin ajansını sorguluyorsunuz.

Bizim verilerimizin doğru olduğunu düşünüyoruz. Son referandum, seçimlerle yayınınızı çıkartın. Çıkartacaksınız ilk sandık açıldıktan yarım saat sonraki verilere bakın. AK Parti önde. Her zaman olan şey bu seçimde değişti. Ama biz her zaman olan taraftayız.

MANİPÜLASYON İDDİASI
Tahmin ediyorum iki buçuk saat sonra birleşti. Biz neden AK Parti'yi önde gösteriyoruz? Çünkü doğu bölgeleri kırsal kesimler açılır. Biz bütün sandıklar kapandıktan sonra verilerimizi açtık. ilk başka AK Parti önde gözükür. Biz bunları her zaman yapılan gibi yaptık. Sonra dengelendi ve eşitlendi.

Biz güya ilk açılan sandıkları AK Parti göstermişiz, müşahitlerin moralini bozmuşuz. İkinci konu sayın Mansur Yavaş'a verilen bilgilerde yanlışlar var. Saat 22:00'de basın toplantısı haberini biz yaptık. Toplantıyı yaptığı saat 21:30. Bu saatte sandıkların yüzde 14'ü açılmış Ankara'da. Saat 21:00'de. Saat 22:00'de yüzde 20'si açılmış. YSK'nın verileri her zaman medyanın gerisinden gelir.

Dün CNN ekranlarında şöyle bir cümle söyledi. YSK'dan bana verilen bilgi dedi. İki ihtimal var. Çok farklı rakamlar verildi kendisine, iki simülasyon yapılmış olabilir. Sayın Mansur Yavaş bu simülasyona dayanarak yüzde 50 oy aldım demiş olabilir.

Sayın Mansur Yavaş hep gerideydi Gökçek'in gerisindeydi. Ben o toplantıyla ilgili kritik bir şey söyleyeceğim. Anadolu Ajansı'nı itham etti. Gürsel Tekin bizi suçladı. Doğrudan AA'yı hedef gösterdi. Haluk Koç bizi hedef gösterdi. Bizim manipülasyon yaptığımız iddia edildi. Sayın Bülent Arınç ve Başbakanımız gereken cevabı verdiler. O basın toplantısından sonra AA telefonları sabaha kadar susmadı. Ailelerimize küfür işittik. Duymadığımız utançtan da kahrolacağımız utanç yaşadık.

“SİZE BİR UTANÇ BELGESİ GÖSTERECEĞİM”
Size bir utanç belgesi göstereceğim. O basın toplantısından çok kısa sonra, hackerlar, bir uluslararası kampanya başlattılar. İngilizce, dünyanın bütün hackerlarını, AA'nın web sitesini vererek, ateş diyerek kampanya başlattılar. Bunu yapan, Türkçe konuşan hackerlardır. Çökertmek için kampanya başlattılar. Bizim verilerimiz niye durdu? Bu savaş yüzünden. En büyük siber saldırıyla karşı karşıya kaldık. Kendi ülkenizin ajansına karşı bir kampanya yapıyorsunuz. Twitter'da AA'nın ofisini basalım diye yazıyorlar. Akla hayale gelmeyen tehditler yaşıyoruz. Buna rağmen çökertemediler sitemizi. Sizin gördüğünüz 70'lerdeyken yavaşladı. Ondan sonra çözdük ve bitirdik. Bizim sonuçlarımızla YSK sonuçları aynı çıktı.

Oy atmışsınız, ben o oyu nasıl değiştirebilirim? Bu ekranda, bu masada, Sayın Enver Aysever, şu habere binaen, tüm hepsinin nedeni Taraf muhabirinin haberidir. İki gün önce bu haberle başladı her şey. Haberin cahilliğine bakın. Haber diyor ki, emniyet müdürleri talimat verdi, ilçe emniyet müdürleri sonuçları sadece AA'ya verecek. Böyle bir şey olamaz çünkü ilçe seçim kurulları verir bunları. Ertesi gün cemaatin gazeteleri alıntı yaptılar. Seçim gecesi bu ekranda Enver Aysever, şöyle bir cümle, "AA manipülasyon yapıyor, çok sağlam bilgilerim var. MHP'liler ve CHP'lileri uzaklaştırmak istiyor" Biz de bu yüzden kendisini mahkemeye verdik.

AK PARTİ GENEL MERKEZİNE NEDEN GİTTİM?
Biz niye böyle konuşuyoruz? Biz dört aydır gece gündüz yatmıyoruz. Hazırlanıyoruz seçime. Bizim bilgi işlem ekibimiz sabahlara kadar yazılım yazdılar. Çok emek verdik. Biz burada 20 saat çalıştık. Türkiye'de serbest pazar var, biz sabaha kadar çalışıp bu kadar hakareti içime sindiremiyorum. Ben en az 10 bakan aramışımdır, 35 tane başkan aramışımdır, 50 gazeteci aramışımdır. Ben arayınca seçim mi kaybetmiş oluyor?

Ben devlet memuru değilim, gazeteciyim, işçiyim. Bizim ajansın bağımsızlığı kanunla sabitlenmiştir. AK Parti genel merkezine gittim. Ben bu partinin bir numaralı iki numaralı ismine 10 yıl çalıştım. Onlarca arkadaşım orada, arkadaşlarım bakan oldu. Benim telefonlarımı dinleyip, bakanlarla görüştü diye Mansur Yavaş'a bilgi veren kimse, ne konuştum ne kadar konuştum onu da söylesinler.

15 dakikadan bir bir dakika fazla değil. Ne yapabilirim ben genel merkezde? Hayırlı olsun dediğim bir şeyin üzerine basın toplantısı yapılmaz. Ben taraf olabilirim ama Anadolu Ajansı taraf değil. Bir haberimizi göstersinler yalan yanlış yaptı diye.

FUATAVNİ KİM?
Bu konuda spekülatif şeyler söyleniyor. Benimle ilgili de yazdı. Fuatavni böyle söylüyor. Manipülasyonu ortaya ilk o attı. O yazılanlardan bazıları o kadar komik ki. Bayılma hikayesi en basiti. Yüz bin kişinin katıldığı mitingde, mesela ben şöyle desem, çok enteresan pankartlar olacak desem. Yüz bin kişi içinde mutlaka bayılan olacak. Başbakan'ın etrafında ikinci üçüncü halkada bir çok insan vardı. Fuatavni'ye servis yapan bir insan var. Kesinlikle bir kişi değil, bir kaç kişi.