Saygı Öztürk ‘organ mafyasına’ dikkat çekti! ‘Geçmişten ders alınması gerekiyor…’
Bugün kaleme aldığı yazısında 1999 depremine dair yaşananları aktaran Saygı Öztürk, organ mafyasına dikkat çekti ve “Her zaman geçmişte yaşananlardan ders alınması gerekiyor. Ancak, bunu göremiyoruz” dedi.
Sözcü yazarı Saygı Öztürk bugünkü köşesinde 1999 depremine dair yaşananları aktardı. “En kritik konulardan birisi de özellikle kurtarılan çocukları teslim alan kişilerin doğru tespit edilmesi” uyarısında bulunan Öztürk, “‘Çocuğun yakınıyım’ diye alınmasına engel bir durum yok. Deprem sonrasında kayıp çocuklarını arayan ailelerin sayısı hiç de az değildi. Aslında bu konuda çok söylenecekler var. Her zaman geçmişte yaşananlardan ders alınması gerekiyor. Ancak, bunu göremiyoruz” değerlendirmesinde bulundu.
Saygı Öztürk’ün yazısından “Organ Mafyasını Unutmayın” başlıklı kısım şöyle:
“1999'da Sakarya'ya gittiğimde evlerin yağmalandığına ilişkin şikayetler gelmişti. Kıymetli İçişleri Bakanı Sadettin Tantan anında önlemi almıştı. Konuştuğum bir uzman, ‘Mutlak TSK ile çevre güvenliği alınmalı. Çünkü çocuk hırsızlığı, ayakta kalan evlerin soyulması olası. Gelenlerin iyi niyetli olduğunu düşünüyorsunuz. ‘Gıda, giyecek, çadır, sağlık hizmeti ulaştıramıyoruz' adı altında geliyor, çocukları da alıp gidiyorlar. Kuşkusuz gelenlerin çok büyük kısmı iyi niyetli. Ama bunların arasına sızmış kötü niyetli olanlar bulunduğu unutulmasın. Çünkü bunlar Gölcük'te yaşandı, diğer il ve ilçelerimizde yaşanmasın. Bölgeye giriş- çıkış muhakkak kontrol altına alınmalı’ uyarısında bulundu.
En kritik konulardan birisi de özellikle kurtarılan çocukları teslim alan kişilerin doğru tespit edilmesi. Düşünün deprem olmuş, pek çok insan yakınlarını arıyor hatta başka yerlerden de gelenler oluyor. Bunların arasında kötü niyetliler olduğunu da unutmayalım. ‘Çocuğun yakınıyım’ diye almasına engel bir durum yok. Deprem sonrasında kayıp çocuklarını arayan ailelerin sayısı hiç de az değildi.
Aslında bu konuda çok söylenecekler var. Her zaman geçmişte yaşananlardan ders alınması gerekiyor. Ancak, bunu göremiyoruz.”