SAVCILAR AYDINLIK VE TARAF'A ÇALIŞIYOR! YENİŞAFAK SAVCILARA ÇAKTI!

Yenişafak gazetesi görevden alınan Deniz Feneri savcılarının medyaya bilgi sızdırdığını iddia etti! İşte detaylar...

HSYK tarafından evrakta sahtecilik ve usulsüz yazışma nedeniyle görevden alınan Deniz Feneri savcıları, gizlilik kararına rağmen, başta Aydınlık ve Taraf olmak üzere birkaç gazeteye bilgi ve belge servisini sürdürüyor.

Deniz Feneri savcıları, Hakimler ve Savcıları Yüksek Kurulu'nun (HSYK) haklarında soruşturma başlatmasının ardından dosyadaki bazı bilgi ve belgeleri basına sızdırmaya devam ediyor.

Soruşturma üzerinde "Gizlilik" kararı bulunmasına rağmen adeta basın bürosu gibi hareket eden savcılar, Aydınlık ve Taraf başta olmak üzere Sözcü ve Cumhuriyet'in de aralarında bulunduğu basın yayın organlarına bilgi ve belge servisi yapıyor. Şüpheliler ve müdafilerinin dahi göremedikleri bilgilerin gazetelerde yer alması dikkat çekici bulunuyor.

BASIN MÜŞAVİRİ GİBİ!

Ankara Adliyesi'nin basın suçlarını soruşturmakla görevli savcıları Nadi Türkaslan, Mehmet Tamöz ve Abdulvahap Yaren hakkında evrakta tahrifat iddiasıyla suç duyurusunda bulunulmuştu. Deniz Feneri soruşturması şüphelileri müdafileri tarafından yapılan suç duyurusunun ardından harekete geçen HSYK iki baş müfettiş görevlendirmişti.

Avukatların suç duyurusu dilekçesine iliştirdikleri belgeleri inceleyen iki başmüfettiş, üç savcı hakkında soruşturma başlatmışlardı. Bu gelişme üzerine soruşturmanın selameti açısından Deniz Feneri dosyası üç savcıdan alınarak başka savcılara verilmişti. Bunun üzerine 3 yıldır soruşturmayı sürdüren savcılar Türkaslan, Tamöz ve Yaren bu gelişme üzerine kamuoyu oluşturmak için dosya ile ilgili bazı bilgi ve belgeleri sızdırmaya başladı.

Savcıların yine Yüksek Kurul tarafından soruşturma devam ederken, kamuoyuna açıklama yapmaları ise haklarında devam eden soruşturmayı etkileme girişimi olarak değerlendirildi. Haklarında HSYK tarafından soruşturma başlatılan Deniz Feneri eski savcılarının Yeni Şafak'ın haberlerinden rahatsız oldukları öğrenilirken, Yeni Şafak'ta çıkan haberleri mercek altına aldıkları ve dava açmaya hazırlandıkları ileri sürüldü.

Duruşmadan el çektirilen Türkaslan, Tamöz ve Yaren, gizli olan soruşturmanın bilgi ve belgelerini önce Deniz Feneri hakkında suç duyurusunda bulunan İşçi Partisi'nin yayın organı Aydınlık'a servis etti. Yeni Şafak'ın "Aydınlık Savcıları" haberinin ardından taktik değiştiren savcılar, kamuoyu oluşturmak için daha fazla basın yayın organlarına bilgi ve belge servisini sürdürdü. Ergenekon, Balyoz, Faili Meçhul cinayetler gibi Türkiye'nin en önemli olayları ve davaları hakkında yaptığı yayınlarla kamuoyunun takdirini toplayan Taraf'ın haberleri dikkat çekici bulundu.

KEMAL BEY İTİRAF ETTİ

Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından dosyadan el çektirilen 3 savcı "Gizlilik" istemişler ve mahkeme savcıların bu taleplerine uygun karar vermişti. Gizlilik kararı bulunan dosyayı şüphelilerin kendileri ve müdafileri daha göremezken, CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu, "Ben bu dosyayı inceledim. İçerisinde çok ciddi deliller var. Onun için ciddi bir dosyadır" demişti. Kemal Kılıçdaroğlu'nun gizlilik kararı bulunan bir dosyayı nereden ve ne şekilde incelediği, bazı belgeleri ne şekilde elde ettiği kamuoyu tarafından merak edildi.

Kılıçdaroğlu, "Kılıçdaroğlu "Elimde bazı bilgi ve belgeler var. Delilleri inceledim, biliyorum" diyerek dosyayı gördüğünü ve incelediğini itiraf etmişti. CHP'nin çiçeği burnunda Denizli milletvekili eski Başsavcı İlhan Cihaner'in sık sık Ankara Adliyesi'ne gelmesi de dikkat çekiyor. Gazetecilerin, adliyeye niçin geliyorsunuz sorusuna Cihaner'in, "Ben eski bir başsavcıyım, Burada da arkadaşlarım var, onları ziyarete geliyorum" şeklinde cevaplar verdiği biliniyor. Ergenekon soruşturması kapsamında tutuklanan ve Yargıtay'ın hukuk dışı bir kararıyla cezaevinden kurtulan Cihaner'in Deniz Feneri davasıyla özel ilgilendiği belirlendi.

Yeni Şafak