Salih Tuna'dan Kılıçdaroğlu'na şok uyarı: "Dikkat et de sana binmesin..."
Yeni Şafak yazarı Salih Tuna, Kılıçdaroğlu'nun CHP grup toplantısında Başbakan Binali Yıldırım hakkında yaptığı espriyi eleştirdi.
Yeni Şafak'taki köşesinde yeni kabineyi değerlendiren Salih Tuna, bir yandan kabine dışı kaldığı için küskünler grubuna dahil olabileceğini düşündüğü isimlere peşinen bir dizi eleştiri yönlendirirken, yazısının hedefine ise Kemal Kılıçdaroğlu'nu oturttu.
Kılıçdaroğlu'nun grup toplantısında Başbakan Binali Yıldırım için “Bin Ali, in Ali” esprisinden başka bir şey diyemediğini, ancak CHP liderinin bu kelime oyununa güvenmemesi gerektiğini anımsatan Tuna şöyle yazdı:
“Bin Ali, in Ali, bin Ali in Ali” muhabbetini dinleyen münasebetsiz bir yurdum insanının, “Dikkat et de sana binmesin” dediğine (bir kafeteryada) kulak misafiri oldum da inanın kendi adıma yüzüm kızardı.
İşte Salih Tuna'nın o yazısından dikkat çeken satırlar:
AK Parti hükümetlerinin ulaşım ve sağlık konusundaki hizmetlerinin partili partisiz herkesin takdirini kazandığını biliyorsunuz.
Sayın Başbakan Binali Yıldırım'ın kesintisiz şekilde ifa ettiği Ulaştırma Bakanlığı döneminde yaptıklarına da Kemal Kılıçdaroğlu bile bir şey diyemez.
Zaten “Kancı Kemal”in (dün de kan dökmekten bahsetti) dediği tek şey, “Bin Ali, in Ali” esprisinden ibaret.
Matah bir şeymiş gibi partisinin dünkü grup toplantısında “Bin Ali, in Ali” deyip durdu, CHP'liler de, kah kah kih kih güldüler.
Naçizane tavsiyem, Pensilvanya Sözcü'sündeki Bekir Coşkun gibi kelime esprilerine fazla sardırmasın.
Bu tarzın sonu rezilliktir çünkü.
Mahut konuşmasındaki, “Bin Ali, in Ali, bin Ali in Ali” muhabbetini dinleyen münasebetsiz bir yurdum insanının, “Dikkat et de sana binmesin” dediğine (bir kafeteryada) kulak misafiri oldum da inanın kendi adıma yüzüm kızardı.
Demem o ki tadında bıraksın. Kelime esprisi de bir yere kadar.
Gerçi “Kancı Kemal” öyle kolayından yüzü kızaracak biri değil. Birkaç yıl önce kameraların karşısına geçip şu fıkrayı anlatmaktan hiç utanmamıştı: “Horoza sormuşlar yumurta mı tavuktan çıkar, tavuk mu yumurtadan. Horoz cevap vermiş; ben orasına karışmam, ben biner geçerim…”
Görüyorsunuz değil mi, laf “Kancı Kemal” e gelince seviye nerelere düşüyor.
Halbuki, biz hizmetten bahsediyorduk.
Kılıçdaroğlu'nun grup toplantısında Başbakan Binali Yıldırım için “Bin Ali, in Ali” esprisinden başka bir şey diyemediğini, ancak CHP liderinin bu kelime oyununa güvenmemesi gerektiğini anımsatan Tuna şöyle yazdı:
“Bin Ali, in Ali, bin Ali in Ali” muhabbetini dinleyen münasebetsiz bir yurdum insanının, “Dikkat et de sana binmesin” dediğine (bir kafeteryada) kulak misafiri oldum da inanın kendi adıma yüzüm kızardı.
İşte Salih Tuna'nın o yazısından dikkat çeken satırlar:
AK Parti hükümetlerinin ulaşım ve sağlık konusundaki hizmetlerinin partili partisiz herkesin takdirini kazandığını biliyorsunuz.
Sayın Başbakan Binali Yıldırım'ın kesintisiz şekilde ifa ettiği Ulaştırma Bakanlığı döneminde yaptıklarına da Kemal Kılıçdaroğlu bile bir şey diyemez.
Zaten “Kancı Kemal”in (dün de kan dökmekten bahsetti) dediği tek şey, “Bin Ali, in Ali” esprisinden ibaret.
Matah bir şeymiş gibi partisinin dünkü grup toplantısında “Bin Ali, in Ali” deyip durdu, CHP'liler de, kah kah kih kih güldüler.
Naçizane tavsiyem, Pensilvanya Sözcü'sündeki Bekir Coşkun gibi kelime esprilerine fazla sardırmasın.
Bu tarzın sonu rezilliktir çünkü.
Mahut konuşmasındaki, “Bin Ali, in Ali, bin Ali in Ali” muhabbetini dinleyen münasebetsiz bir yurdum insanının, “Dikkat et de sana binmesin” dediğine (bir kafeteryada) kulak misafiri oldum da inanın kendi adıma yüzüm kızardı.
Demem o ki tadında bıraksın. Kelime esprisi de bir yere kadar.
Gerçi “Kancı Kemal” öyle kolayından yüzü kızaracak biri değil. Birkaç yıl önce kameraların karşısına geçip şu fıkrayı anlatmaktan hiç utanmamıştı: “Horoza sormuşlar yumurta mı tavuktan çıkar, tavuk mu yumurtadan. Horoz cevap vermiş; ben orasına karışmam, ben biner geçerim…”
Görüyorsunuz değil mi, laf “Kancı Kemal” e gelince seviye nerelere düşüyor.
Halbuki, biz hizmetten bahsediyorduk.