Salih Tuna, Ahmet Hakan'a yüklendi; Aydın Doğan'ın sözcüsünün şebelek soruları
Yeni Şafak yazarı Salih Tuna bugünkü yazısında Hürriyet yazarı Ahmet Hakan'ı hedef aldı.
İşte Salih Tuna'nın o yazısı...
Aydın Doğan'ın sözcüsünün şebelek soruları
İsrail terör devletinin gestapolarına 'Ağlayan Komando' manşetiyle güzellemeler yapan gazetenin köşe yazarı Erdoğan'ı, aklı sıra İsrail üzerinden 'sorguluyor.'
İşin tuhaf yanı...
'Güneyde sevdikleri ülkeyle' ilişkilerimizi bozduğu için Erdoğan'a karşı çıktıklarını açık seçik yazan güruh da Aydın Doğan'ın bu yarı resmi sözcüsünün lagalugasına alkış tutuyor.
Mavi Marmara'yı İsrail'in otoritesine karşı çıktığı için mahkum eden bunlar değil miydi?
Irkçı Siyonist otoriteye karşı...
'Siz ne kadar mazlum Filistinlilere karşıysanız biz de o kadar yanlarındayız' diye haykıran Erdoğan'dan rahatsız olan kimlerdi?
Bunlar değil miydi, Davos'ta, ırkçı Siyonist şeflerden birine, 'Siz öldürmeyi çok iyi bilirsiniz. Plajlardaki çocukları nasıl öldürdüğünüzü, nasıl vurduğunuzu çok iyi biliyoruz...' dediği için Erdoğan'a karşı çıkan?
Şimdi hangi yüzle o şebelek sorulara alkış tutuyorlar?
Hey kurban olduğum Allah bu nasıl bir garabettir?!
İngiltere'deki Müslümanlardan Keşmir'deki ak sakallı dedelere, Fransa'daki Mağripli çocuklardan Almanya'daki göçmenlerimize kadar herkesin gözünde Erdoğan 'direnişin' simgesine dönüştü, bunlar nerden gidiyor?!
Gazzeli çocuklar İsrail'in gestapo askerlerinin yüzüne karşı, 'Recep Tayyip Erdoğan' diye haykırarak direniyorlar, Aydın Doğan'ın yarı resmi sözcüsü o şebelek sorularıyla tuluat yapıyor hâlâ.
Mümkün olsa da bir an için şebeklikten kurtulsa...
Erdoğan'ın ırkçı Siyonist network tarafından neden hedefe koyulduğunu rahatlıkla görecek.
Hatta o sorulardan ötürü belki de utanacak.
Bu ülkeyi IMF'den 1 milyon dolar dilenmek için sömürge valisi bekler halden IMF'ye borç verecek hale getiren...
Yaklaşık 30 yıl süren Kürt - Türk çatışmasını durduran Erdoğan'a karşı bunca nefret söylemini tedavüle sokan merkez üssü neresi hiç düşündü mü?
Hedefe konulmamış olsaydı anaların kanlı gözyaşlarını dindirdiği için bütün barış ödüllerini ona vermek gerekmez miydi?
Hedefe konulmamış olsaydı...
'Dine karşı din' de dahil olmak üzere her türlü hile ve desise mamulü bunca tuhaf ittifak kurulabilir miydi?
Hedefe konulmasaydı, 'Barış sürecini' başlattığı için Erdoğan'ı eleştirerek 17 Aralık darbe teşebbüsünde istifa eden o eski bakanı alkışlayanlar aynı zamanda Demirtaş'ı da alkışlayabilirler miydi?
Irkçı Siyonist network Erdoğan'ı, yani 'Yeni Türkiye'yi hedefe koymasaydı...
Malum çevrelerin hem MHP'nin cumhurbaşkanı seçimindeki tavrını hem de HDP'nin cumhurbaşkanı adayı Demirtaş'ı desteklemeleri mümkün olabilir miydi?
Aydın Doğan'ın sözcüsünün şebelek soruları
İsrail terör devletinin gestapolarına 'Ağlayan Komando' manşetiyle güzellemeler yapan gazetenin köşe yazarı Erdoğan'ı, aklı sıra İsrail üzerinden 'sorguluyor.'
İşin tuhaf yanı...
'Güneyde sevdikleri ülkeyle' ilişkilerimizi bozduğu için Erdoğan'a karşı çıktıklarını açık seçik yazan güruh da Aydın Doğan'ın bu yarı resmi sözcüsünün lagalugasına alkış tutuyor.
Mavi Marmara'yı İsrail'in otoritesine karşı çıktığı için mahkum eden bunlar değil miydi?
Irkçı Siyonist otoriteye karşı...
'Siz ne kadar mazlum Filistinlilere karşıysanız biz de o kadar yanlarındayız' diye haykıran Erdoğan'dan rahatsız olan kimlerdi?
Bunlar değil miydi, Davos'ta, ırkçı Siyonist şeflerden birine, 'Siz öldürmeyi çok iyi bilirsiniz. Plajlardaki çocukları nasıl öldürdüğünüzü, nasıl vurduğunuzu çok iyi biliyoruz...' dediği için Erdoğan'a karşı çıkan?
Şimdi hangi yüzle o şebelek sorulara alkış tutuyorlar?
Hey kurban olduğum Allah bu nasıl bir garabettir?!
İngiltere'deki Müslümanlardan Keşmir'deki ak sakallı dedelere, Fransa'daki Mağripli çocuklardan Almanya'daki göçmenlerimize kadar herkesin gözünde Erdoğan 'direnişin' simgesine dönüştü, bunlar nerden gidiyor?!
Gazzeli çocuklar İsrail'in gestapo askerlerinin yüzüne karşı, 'Recep Tayyip Erdoğan' diye haykırarak direniyorlar, Aydın Doğan'ın yarı resmi sözcüsü o şebelek sorularıyla tuluat yapıyor hâlâ.
Mümkün olsa da bir an için şebeklikten kurtulsa...
Erdoğan'ın ırkçı Siyonist network tarafından neden hedefe koyulduğunu rahatlıkla görecek.
Hatta o sorulardan ötürü belki de utanacak.
Bu ülkeyi IMF'den 1 milyon dolar dilenmek için sömürge valisi bekler halden IMF'ye borç verecek hale getiren...
Yaklaşık 30 yıl süren Kürt - Türk çatışmasını durduran Erdoğan'a karşı bunca nefret söylemini tedavüle sokan merkez üssü neresi hiç düşündü mü?
Hedefe konulmamış olsaydı anaların kanlı gözyaşlarını dindirdiği için bütün barış ödüllerini ona vermek gerekmez miydi?
Hedefe konulmamış olsaydı...
'Dine karşı din' de dahil olmak üzere her türlü hile ve desise mamulü bunca tuhaf ittifak kurulabilir miydi?
Hedefe konulmasaydı, 'Barış sürecini' başlattığı için Erdoğan'ı eleştirerek 17 Aralık darbe teşebbüsünde istifa eden o eski bakanı alkışlayanlar aynı zamanda Demirtaş'ı da alkışlayabilirler miydi?
Irkçı Siyonist network Erdoğan'ı, yani 'Yeni Türkiye'yi hedefe koymasaydı...
Malum çevrelerin hem MHP'nin cumhurbaşkanı seçimindeki tavrını hem de HDP'nin cumhurbaşkanı adayı Demirtaş'ı desteklemeleri mümkün olabilir miydi?