Saldırıya uğrayan muhabir konuştu: 'AA logolu mikrofonu görünce...'
Seçim sonuçlarına yapılan itirazın haberini yaparken saldırıya uğrayan AA muhabiri şikayetçi oldu.
Bayburt’un Aydıntepe İlçesi Belediye Başkanlığı seçimine yapılan itirazla ilgili gelişmeleri izlerken saldırıya uğradığını söyleyen Anadolu Ajansı muhabiri Abdulkadir Nişancı, olayla ilgili şikayette bulunduğunu söyledi.
AK Parti'nin kazandığı Aydıntepe Belediye Başkanlmığı seçimine yapılan itirazlar nedeniyle yeniden sayım yapılan Bayburt Adliyesi önünde gelişmeleri haberleştirmek istediğini ifade eden AA muhabiri Nişancı, yaşadıklarını şöyle anlattı:
"İtirazların sonuçlarını seçim kurullarının bulunduğu Bayburt Adliye binasında takip ediyorduk. Son olarak Milliyetçi Hareket Partisi’nin Aydıntepe ilçesi seçimlerine itirazını İl Seçim Kurulu karara bağladı. MHP’nin avukatı Serkan Pekmezci de, basın mensuplarına adliye önünde açıklama yapacağını söyledi. Adliyedeki gazeteciler olarak avukatla birlikte adliye binası önüne çıktık. Kapı önündeki grup, kameramın üzerindeki Anadolu Ajansı logolu mikrofonu görünce bana ve ajansa yönelik küfürler, hakaretler etmeye, kötü sözler sarf etmeye başladı. Grup içerisinden bazıları, ‘Siz çekemezsiniz! Bu süreci siz bu hale getirdiniz’ gibi ifadeler kullandı. Ben çekim yapmak istedim. Polis engelini aşmaya çalışanlar oldu. Bunun üzerine polis beni adliye binasına soktu. Adliye içerisine girdikten sonra da şahsıma yönelik saldırılar oldu. Bunun üzerine polis beni daha güvenilir olduğunu düşündükleri için binanın 3'üncü katına çıkardı. Burada da MHP eski il Başkanı Bekir Kasap, ‘Bu işleri siz bu hale getirdiniz. Eğer cesaretin varsa ben konuşayım da onları çekin yayınlayın’ dedi, ağza alınmayacak küfürler ve hakaretlerde bulundu. Polisler engel oldu. Daha sonra da konuyla ilgili olarak adli süreci başlattık. Hukuk mücadelesi olarak yolumuza devam edeceğiz”
MHP'Lİ BEKİR KASAP SUÇLAMALARI REDDETTİ
AA muhabiri Abdulkadir Nişancı’nın suçlamalarına hedef olan MHP eski İl Başkanı ve MYK üyesi Bekir Kasap, hiçbir fiziki müdahale olmadığını belirterek suçlamaları reddetti. Bayburt Adliyesi önünde yaşananları anlatan Kasap, Seçim Kurulu’nun sonuçları açıklaması sırasında Aydıntepe İlçesi'nden gelen MHP’lilerin adliye önünde beklediğini belirterek şunları söyledi:
"Seçimi AKP adayının 3 oy farkla kazandığı öğrenilince, adliye önünde bekleyen arkadaşlar, basın mensubu arkadaşlara çekim yapmamaları konusunda uyarıda bulundu. Abdulkadir adlı arkadaşımız ise buna rağmen çekim yapmakta ısrar etti. Emniyet mensupları da gerginlik olduğu için çekim yapmaması konusunda uyarı yaptı. Ben de kendisine, ‘Çekmeseniz iyi olur. Tansiyonu böyle germeyelim. Daha sonra çekersin’ dedim. Adliye binasına girdikten sonra 3'üncü kata çıkarak görüntü çekmekte ısrar etti. Pencereden çekmeye başlayınca adliye önünde bekleyenlerden sesler biraz daha yükseldi. Yerel basından arkadaşlar ve emniyet mensupları ile birlikte yanına çıktım. ‘Bunu niye yapıyorsun, insanları niye böyle geriyorsun?’ diye ikazda bulundum. Bunun üzerine ayrıldı. Ama fiziki bir müdahale olmadı. Bu olaya kafasına göre bir yorum yapmış. Tamamen uydurma. Hiçbir fiziki müdahale olmamış, kötü söz söylenmemiştir. ‘Yüreğin yok mu? Kardeşim söyle, ne istiyorsan söyle yapalım’ dedim. Başka da bir şey olmadı. Bu arkadaşlarımız ve Anadolu Ajansı herhalde durumdan vazife çıkarmak istiyor. Dışarıya verdikleri beyanatlar yalan yanlış. Ben de kendisinden şikayetçi olacağım, partimiz de şikayetçi olacak. Adliyede zaten kamera görüntüleri vardır. Herhangi bir fiziki darp ve taş atılması söz konusu değil”
AK Parti'nin kazandığı Aydıntepe Belediye Başkanlmığı seçimine yapılan itirazlar nedeniyle yeniden sayım yapılan Bayburt Adliyesi önünde gelişmeleri haberleştirmek istediğini ifade eden AA muhabiri Nişancı, yaşadıklarını şöyle anlattı:
"İtirazların sonuçlarını seçim kurullarının bulunduğu Bayburt Adliye binasında takip ediyorduk. Son olarak Milliyetçi Hareket Partisi’nin Aydıntepe ilçesi seçimlerine itirazını İl Seçim Kurulu karara bağladı. MHP’nin avukatı Serkan Pekmezci de, basın mensuplarına adliye önünde açıklama yapacağını söyledi. Adliyedeki gazeteciler olarak avukatla birlikte adliye binası önüne çıktık. Kapı önündeki grup, kameramın üzerindeki Anadolu Ajansı logolu mikrofonu görünce bana ve ajansa yönelik küfürler, hakaretler etmeye, kötü sözler sarf etmeye başladı. Grup içerisinden bazıları, ‘Siz çekemezsiniz! Bu süreci siz bu hale getirdiniz’ gibi ifadeler kullandı. Ben çekim yapmak istedim. Polis engelini aşmaya çalışanlar oldu. Bunun üzerine polis beni adliye binasına soktu. Adliye içerisine girdikten sonra da şahsıma yönelik saldırılar oldu. Bunun üzerine polis beni daha güvenilir olduğunu düşündükleri için binanın 3'üncü katına çıkardı. Burada da MHP eski il Başkanı Bekir Kasap, ‘Bu işleri siz bu hale getirdiniz. Eğer cesaretin varsa ben konuşayım da onları çekin yayınlayın’ dedi, ağza alınmayacak küfürler ve hakaretlerde bulundu. Polisler engel oldu. Daha sonra da konuyla ilgili olarak adli süreci başlattık. Hukuk mücadelesi olarak yolumuza devam edeceğiz”
MHP'Lİ BEKİR KASAP SUÇLAMALARI REDDETTİ
AA muhabiri Abdulkadir Nişancı’nın suçlamalarına hedef olan MHP eski İl Başkanı ve MYK üyesi Bekir Kasap, hiçbir fiziki müdahale olmadığını belirterek suçlamaları reddetti. Bayburt Adliyesi önünde yaşananları anlatan Kasap, Seçim Kurulu’nun sonuçları açıklaması sırasında Aydıntepe İlçesi'nden gelen MHP’lilerin adliye önünde beklediğini belirterek şunları söyledi:
"Seçimi AKP adayının 3 oy farkla kazandığı öğrenilince, adliye önünde bekleyen arkadaşlar, basın mensubu arkadaşlara çekim yapmamaları konusunda uyarıda bulundu. Abdulkadir adlı arkadaşımız ise buna rağmen çekim yapmakta ısrar etti. Emniyet mensupları da gerginlik olduğu için çekim yapmaması konusunda uyarı yaptı. Ben de kendisine, ‘Çekmeseniz iyi olur. Tansiyonu böyle germeyelim. Daha sonra çekersin’ dedim. Adliye binasına girdikten sonra 3'üncü kata çıkarak görüntü çekmekte ısrar etti. Pencereden çekmeye başlayınca adliye önünde bekleyenlerden sesler biraz daha yükseldi. Yerel basından arkadaşlar ve emniyet mensupları ile birlikte yanına çıktım. ‘Bunu niye yapıyorsun, insanları niye böyle geriyorsun?’ diye ikazda bulundum. Bunun üzerine ayrıldı. Ama fiziki bir müdahale olmadı. Bu olaya kafasına göre bir yorum yapmış. Tamamen uydurma. Hiçbir fiziki müdahale olmamış, kötü söz söylenmemiştir. ‘Yüreğin yok mu? Kardeşim söyle, ne istiyorsan söyle yapalım’ dedim. Başka da bir şey olmadı. Bu arkadaşlarımız ve Anadolu Ajansı herhalde durumdan vazife çıkarmak istiyor. Dışarıya verdikleri beyanatlar yalan yanlış. Ben de kendisinden şikayetçi olacağım, partimiz de şikayetçi olacak. Adliyede zaten kamera görüntüleri vardır. Herhangi bir fiziki darp ve taş atılması söz konusu değil”