"SAKIN HA!..EMRE AKÖZ'E UYMA!.." CUMHURİYET MİTİNGLERİNE DESTEK VERSEM Mİ? DİYE DÜŞÜNEN FEHMİ KORU'YA UYARI!..

Acaba ben de destek versem mi 'ikinci dalga mitinglere'? diyen Fehmi Koru'yu bir dostu "Sakın ha!" diyerek uyardı ve ekledi: "Keşke Emre Aköz de destek vermese. Çünkü çok rahatsız edici bir niyet yatıyor bu hazırlığın ardında..."



Ergenekon ve kamuoyunu aydınlatma


Birileri yeni Cumhuriyet Mitingleri planlıyor... Mayıs ayının ortalarında bir tarihte başlayacakmış 'ikinci dalga' mitingler ve ilgi gördükçe sürecekmiş... 'İlk dalga' mitinglerden farklı olarak, düzenleyenler arasında fikir ayrılığı var, bu şimdiden belli; önceki mitinglerin düzenleyicisi örgütlerden biri, "Miting mi, ne mitingi, kimse karar alırken bize sormadı?" itirazında...

Dün üçüncü yıldönümüydü 27 Nisan (2007) e-muhtırasının...

Cumhuriyet Mitingleri askerin cumhurbaşkanlığı seçimine müdahalesi ertesinde başlamıştı. 14 Nisan (2007) tarihinde dönemin Genelkurmay Başkanı Org. Yaşar Büyükanıt bir açıklama yapmış, "Seçilecek cumhurbaşkanı sözde değil özde lâik olmalı" demişti... İktidar partisinin kendi adayından vazgeçmeyeceği anlaşıldığında ise, Genelkurmay internet sitesine aynı noktada ısrarı ifade eden 'e-muhtıra' konuldu.

Cumhuriyet Mitingleri 'e-muhtıra' metninde yazılanları tasvip edenlerin düzenlediği etkinliklerdi. Amacı, Çankaya Köşkü'ne seçilecek kişinin kendileri gibi biri olmasını sağlamaktı... Bağırdılar, çağırdılar ve sandık ortaya konduğunda, biraz da onlar sayesinde, Ak Parti'nin oylarını artırdığını görüp dertlerine yandılar.

Seçim sonrasında ne olduğunu da biliyorsunuz: Cumhuriyet Mitingi düzenleyicilerinin bir bölümünün 'Ergenekon' örgütüyle irtibatlı olduğunu tespit eden savcılar, 'kim askerdir kim sivil' ayrımı yapmadan, yanlışlığa bulaşmış kişileri gözaltına alıp tutukladılar.

Şimdilerde geriye bakıp "Meğer mitingler Ergenekon eylemiymiş" kanaatinde olanlar var.

Emre Aköz onlardan... Sabah yazarı 'ikinci dalga' mitinglerin başlayacağı haberi ortalığı sarınca kanaatini yeniden yazdı: "Ne zaman 'cumhuriyet mitingleri' desem ya da yazsam, içim sıkılır. Çünkü 2007 baharındaki o kitle toplantıları, Ergenekoncular tarafından organize edilmiş 'darbe mitingleri' idi. / Onların dilinde 'cumhuriyet' kelimesi, 'darbe'nin maskesi, şifresi, kod adıydı. 'Darbe' diyeceklerine 'cumhuriyet' dediler. (Şener Bey'e 'demokrat', Türkan Hanım'a da 'melek' diyorlar ya!)"

Sabah yazarı ilk dalga mitinglere karşı çıkmış, toz kaldıran hayli yazı da yazmıştı haklarında. Bu defa farklı düşündüğünü öğreniyoruz Emre Aköz'ün. Gerekçesi çok basit: "Ben o vakit mitinglere karşı çıkmış, 'darbecilerin arkasından yürümeyin' demiştim. / Şimdi ise destekliyorum: / Yapsınlar mitingleri. Yapsınlar ki ben de adını koyayım, içime sıkıntı basmadan, şöyle ferah ferah, 'Ergenekon mitingleri' diye yazayım."

İkinci dalganın başarılı olamayacağına inandığı için biraz da verdiği destek; askerin aktif katılımı olmadan mitinglerin sonuç almasını imkânsız görüyor. 'Ergenekon' örgütlenmesinden askerlerin de rahatsız olduklarını, mitinglere servis otobüsü kaldırmaya Org. Başbuğ'un izin vermeyeceğini de söylüyor...

Acaba ben de destek versem mi 'ikinci dalga mitinglere'?

Bir dostum, "Sakın ha!" dedi ve ekledi: "Keşke Emre Aköz de destek vermese. Çünkü çok rahatsız edici bir niyet yatıyor bu hazırlığın ardında..."

Dostum benden farklı olarak toplumun belli kesimlerindeki Ergenekon desteğine şaşırmıyor. Böyle bir örgütün varlığını herkesin 'tehlikeli' bulması gerektiğini düşünüyorum ben. Eğer örgütün üyesi değilse, rejimi değiştirmek için kılını kıpırdatmamışsa, yanlış işlere bulaşmamışsa, bir insan Ergenekon'u niçin destekler, buna sebep bulamıyorum.

"Sebebi basit" diyor dostum... Ona göre, alttan alta yayılan bir propagandayla, herkese örgüt üyeliğini bulaştırabilirler yaygarası koparıldığı kanaatinde o. Gazetelerde, televizyonlarda, mizah dergilerinde, "Sen de Ergenekon üyesi olabilirsin" hissi yaygınlaştırılıyor ona göre... "Darbeler döneminin sona ermesine 'Cevat Kelle darbe parodisi' ile katkıda bulunmuş komedyenimiz koskoca Levent Kırca bile ekranlara çıkıp 'Beni de içeri alabilirler' demedi mi?"

Yeni dalga mitingler bu hissi daha da yaygınlaştırmayı amaçlayacakmış...

Pek de ilgisiz gelmedi bana. Hele 'Ergenekon Mitingleri' yaftası da takılabilecekse Emre Aköz'ün beklediği gibi, yeni dalga mitinglere katılacak her bir birey kendisini yasa-dışı örgüt üyesi olarak hissedebilir ve örgütün gerçek üyeleriyle arasında bir manevi bağ kurabilir.

"Suç olan bir eylemi suç olmaktan çıkaramıyorsan, yapman gereken tek iş, o suçu işleyenlerin sayısını çoğaltmaktır" kuralını hatırlattı dostum. Suçu bizzat işletmen gerekmiyor elbette; çok sayıda insanda suçlu piskolojisi yaratman yeterli...

Galiba tam tersi bir havaya ihtiyaç var: Ergenekon örgütünün ciddiyetini zihinlere yerleştirecek, "Cumhuriyet'e sahip çıkmak" gibi doğal bir duyguyu taşıyan insanlara kendilerini örgüt üyesiymiş gibi hissettirmeyecek bir havaya...

"Ha şunu bileydin" dedi dostum...

Bir süreç devam ediyor savcılar eliyle, ama sürecin kamuoyunu aydınlatmaya dönük boyutu eksik...

Taha Kıvanç/Yeni Şafak


changeTarget(document.getElementById("news_content"))