SAĞLIK BAKANLIĞI NEDEN 'DOKTORLU' DİZİLERİN PEŞİNDE?
Sağlık Bakanlığı şiddet gören doktorların durumuna dikkat çeken 'Sen de Gitme' dizisini neden RTÜK'e şikayet etti? Medyaradar sinema-TV yazarı Murat Tolga Şen yazıyor.
Hepsinden bölümler boyu sürecek hikayeler çıkarılabilecek onca sorun varken neden bu saçma dizilere katlanıyoruz diye düşünebilirsiniz. Örneğin, hapisteki öğrenci sayısıyla dünya rekoru kırmamıza rağmen Feriha’nın derdi okumak değil sevmekti, üniversite sadece bir fondu. Ya da ‘Pis Yedili’nin zenginlerin arasında okumaya çalışan varoş gençleri… Onların da derdi ne sınıfsal düzeni yıkmak ne de başka bir şey! Vermişler kendilerini makara-kukaraya…
Bu memlekette suya-sabuna değmek kolay değil, hiçbir zaman da olmadı. Sinemanın ya da televizyonun gücünü kullanarak uyandırmak, bilinçlendirmek isteyenler oldu elbette ama güncel sıkıntıları işlemektense geçmişin gölgeleriyle dans etmek her zaman daha kolaydır. Ya da iyice ekmek içine bastırılmış bir hap gibi yutturulur izleyiciye... Kimse de bir şey anlamaz.
Diz boyundan biraz daha ileri açılan dizilerden birinin başına gelen son talihsizlik ise şu:
Sağlık Aktüel’in haberine göre, Sağlık Bakanlığı, işi gücü bırakıyor ve dizilerde yer alan doktor tiplemelerini mercek altına alıyor. Bakanlık, bu meşakkatli çalışmanın sonucunda TRT ’de yayınlanmış ’Sen de Gitme’ isimli dizinin incelenmesi talebi ile RTÜK’e bir yazı yazıyor.
Şiddet gören doktor sahnelerinin eleştirildiği yazıda şiddet ve düzeysiz davranışların normal bir olaymış gibi gösterildiği ve sağlık çalışanlarına haksız bir ithamda bulunulduğu kaydediliyor. Ayrıca dizideki doktor tiplemelerinin de gerçek doktorların mizacına ters hareket ettiği belirtiliyor. Dizinin izleyicilerde olumsuz etki bıraktığını belirten Sağlık Bakanlığı, daha da ileri giderek RTÜK’ten yaptırım talep ediyor.
Kabul o kısımlar, şiddetin gerekçelerine pek eğilmeden biraz abartılı işlenmişti ancak ortaya çıkan sonuç Sağlık Bakanlığının sevinmesi gereken bir destekten ibaretti. RTÜK neyse ki bu anlamsız değerlendirmeyi değerlendirmeyerek diziye herhangi bir yaptırım uygulama kararı almıyor. Ancak Demokles’in kılıcı bu, sallanmaya bir başladı mı altında bir şey yapabilmek ne mümkün!
Erol Köse’nin ’Doktor Erol bey klibine isyan eden hemşireler zamanına ışınlandım birden! Hadi orada sabah, akşam durmaksızın canla başla mesai yapan bir meslek grubuna dair alaycı ve erotik yüklemelerle dolu bir hafifleştirme vardı da burada ne var? Gerçeklerden başka...
Sağlık çalışanlarının uğradığı haksızlıklara dikkat çekmeye çalışan, bu konuda toplumda bir farkındalık yaratmaya uğraşan ‘Sen de Gitme’nin yapmak istediği şeye rağmen başına gelen gerçekten heves kırıcı…
Dizinin senaristi Nuran Evren Şit Erdik’de Twitter’da yazdığına göre konudan habersizmiş üstelik. Tüm bunlar olurken bile yapımcılara ya da senaristlere en ufak bir bilgilendirmenin yapılmaması?
Sevgili Nuran Evren’e naçizane tavsiyem; bunlarla uğraşmak istemiyorsa her bölümde zil takıp oynayan doktorlar göstermesin. Hiç mi dışarı çıkmıyor, baksın bir çevresine: herkes mutlu, pespembe bir Türkiye… Ne gerek var canımızı sıkmaya, Alabamalı doktorların olmayan dertlerini yazmaya? Bizim ülkemizde hiç öyle şeyler olmaz. Olur mu?
Not: Konudan beni haberdar eden meslektaşım Gizem Merve Kaboğlu’na çok teşekkürler…
Murat Tolga Şen / twitter.com/murattolga
Bu memlekette suya-sabuna değmek kolay değil, hiçbir zaman da olmadı. Sinemanın ya da televizyonun gücünü kullanarak uyandırmak, bilinçlendirmek isteyenler oldu elbette ama güncel sıkıntıları işlemektense geçmişin gölgeleriyle dans etmek her zaman daha kolaydır. Ya da iyice ekmek içine bastırılmış bir hap gibi yutturulur izleyiciye... Kimse de bir şey anlamaz.
Diz boyundan biraz daha ileri açılan dizilerden birinin başına gelen son talihsizlik ise şu:
Sağlık Aktüel’in haberine göre, Sağlık Bakanlığı, işi gücü bırakıyor ve dizilerde yer alan doktor tiplemelerini mercek altına alıyor. Bakanlık, bu meşakkatli çalışmanın sonucunda TRT ’de yayınlanmış ’Sen de Gitme’ isimli dizinin incelenmesi talebi ile RTÜK’e bir yazı yazıyor.
Şiddet gören doktor sahnelerinin eleştirildiği yazıda şiddet ve düzeysiz davranışların normal bir olaymış gibi gösterildiği ve sağlık çalışanlarına haksız bir ithamda bulunulduğu kaydediliyor. Ayrıca dizideki doktor tiplemelerinin de gerçek doktorların mizacına ters hareket ettiği belirtiliyor. Dizinin izleyicilerde olumsuz etki bıraktığını belirten Sağlık Bakanlığı, daha da ileri giderek RTÜK’ten yaptırım talep ediyor.
Kabul o kısımlar, şiddetin gerekçelerine pek eğilmeden biraz abartılı işlenmişti ancak ortaya çıkan sonuç Sağlık Bakanlığının sevinmesi gereken bir destekten ibaretti. RTÜK neyse ki bu anlamsız değerlendirmeyi değerlendirmeyerek diziye herhangi bir yaptırım uygulama kararı almıyor. Ancak Demokles’in kılıcı bu, sallanmaya bir başladı mı altında bir şey yapabilmek ne mümkün!
Erol Köse’nin ’Doktor Erol bey klibine isyan eden hemşireler zamanına ışınlandım birden! Hadi orada sabah, akşam durmaksızın canla başla mesai yapan bir meslek grubuna dair alaycı ve erotik yüklemelerle dolu bir hafifleştirme vardı da burada ne var? Gerçeklerden başka...
Sağlık çalışanlarının uğradığı haksızlıklara dikkat çekmeye çalışan, bu konuda toplumda bir farkındalık yaratmaya uğraşan ‘Sen de Gitme’nin yapmak istediği şeye rağmen başına gelen gerçekten heves kırıcı…
Dizinin senaristi Nuran Evren Şit Erdik’de Twitter’da yazdığına göre konudan habersizmiş üstelik. Tüm bunlar olurken bile yapımcılara ya da senaristlere en ufak bir bilgilendirmenin yapılmaması?
Sevgili Nuran Evren’e naçizane tavsiyem; bunlarla uğraşmak istemiyorsa her bölümde zil takıp oynayan doktorlar göstermesin. Hiç mi dışarı çıkmıyor, baksın bir çevresine: herkes mutlu, pespembe bir Türkiye… Ne gerek var canımızı sıkmaya, Alabamalı doktorların olmayan dertlerini yazmaya? Bizim ülkemizde hiç öyle şeyler olmaz. Olur mu?
Not: Konudan beni haberdar eden meslektaşım Gizem Merve Kaboğlu’na çok teşekkürler…
Murat Tolga Şen / twitter.com/murattolga