Sabah yazarı 'Altın Kelebek'in ardından isyan etti: Sunucu kıtlığına girdik!
Sabah gazetesi yazarı Ayşe Özyılmazel ödül törenlerinde ve film festivallerinde sunucu kıtlığı yaşandığından dert yandı.
Ayşe Özyılmazel, eski sunucuları yad ederek; "ödül törenlerinde arkamızı yaslayacağımız bir tane sunucumuz var mı?" sorusunu sordu köşesinden.
"En büyük organizasyonlar ve törenler, hatalı sunucu seçimleri yüzünden yerle yeksan oluyor" diyen Özyılmazel, şu ifadeleri kullandı: "Hani başkasının yerine utanmak, gözlerini kapatıp 'Allah'ım n'olur şu dakikalar geçsin!' diye umut etmek vardır ya, her ödül töreninde sahnedeki sunucu ya da sunucular bana bu hissiyatı yaşatıyor."
İŞTE AYŞE ÖZYILMAZEL'İN BUGÜNKÜ YAZISI
Orhan Boran, Cenk Koray, Halit Kıvanç, Erkan Yolaç, Korhan Abay, Çiğdem Tunç, Mehmet Ali Erbil... Aklıma ilk gelen efsane sunucular. Peki ya şimdi?
Ödül törenlerimize çıkarıp da arkamızı yaslayacağımız bir tane sunucumuz var mı? Varsa da benim aklıma gelmiyor, kendisi kusuruma bakmasın.
Film festivallerinden ödül geceleri ve açılışlara kadar; son yıllarda pot kırmadan, gereksiz ve aşırı konuşmadan, zorlama esprilerle güldürmeye çalışmadan, adam gibi töreni sırtlayabilen bir sunucuya ben şahsen rastlamadım.
Hani başkasının yerine utanmak, gözlerini kapatıp 'Allah'ım n'olur şu dakikalar geçsin!' diye umut etmek vardır ya, her ödül töreninde sahnedeki sunucu ya da sunucular bana bu hissiyatı yaşatıyor.
En büyük organizasyonlar ve törenler, hatalı sunucu seçimleri yüzünden yerle yeksan oluyor.
Oysa ki iyi sunucunun özellikleri belli: Konuşması akıcı ve anlaşılabilir olacak, sahneye yakışacak, kendisine güvenecek, zekası kıvrak olacak, kendisini geliştiren biri olacak ki, pot kırmamakla beraber çat diye espri yapabilecek, serin kanlı olacak, laf salatası yapmayacak...
80 milyonluk Türkiye'de; tonlarca para ve emek harcanarak yapılan organizasyonlarda sahneye çıkarıp gönül rahatlığıyla gecemizi teslim edeceğimiz beş-10 sunucu adı akla gelmez mi yahu!
"En büyük organizasyonlar ve törenler, hatalı sunucu seçimleri yüzünden yerle yeksan oluyor" diyen Özyılmazel, şu ifadeleri kullandı: "Hani başkasının yerine utanmak, gözlerini kapatıp 'Allah'ım n'olur şu dakikalar geçsin!' diye umut etmek vardır ya, her ödül töreninde sahnedeki sunucu ya da sunucular bana bu hissiyatı yaşatıyor."
İŞTE AYŞE ÖZYILMAZEL'İN BUGÜNKÜ YAZISI
Ödül törenlerimize çıkarıp da arkamızı yaslayacağımız bir tane sunucumuz var mı? Varsa da benim aklıma gelmiyor, kendisi kusuruma bakmasın.
Film festivallerinden ödül geceleri ve açılışlara kadar; son yıllarda pot kırmadan, gereksiz ve aşırı konuşmadan, zorlama esprilerle güldürmeye çalışmadan, adam gibi töreni sırtlayabilen bir sunucuya ben şahsen rastlamadım.
Hani başkasının yerine utanmak, gözlerini kapatıp 'Allah'ım n'olur şu dakikalar geçsin!' diye umut etmek vardır ya, her ödül töreninde sahnedeki sunucu ya da sunucular bana bu hissiyatı yaşatıyor.
En büyük organizasyonlar ve törenler, hatalı sunucu seçimleri yüzünden yerle yeksan oluyor.
Oysa ki iyi sunucunun özellikleri belli: Konuşması akıcı ve anlaşılabilir olacak, sahneye yakışacak, kendisine güvenecek, zekası kıvrak olacak, kendisini geliştiren biri olacak ki, pot kırmamakla beraber çat diye espri yapabilecek, serin kanlı olacak, laf salatası yapmayacak...
80 milyonluk Türkiye'de; tonlarca para ve emek harcanarak yapılan organizasyonlarda sahneye çıkarıp gönül rahatlığıyla gecemizi teslim edeceğimiz beş-10 sunucu adı akla gelmez mi yahu!