SABAH BUGÜN YİNE HÜRRİYET'İ BOMBALADI; ''HÜRRİYET'İN YALAN DÜNYASI''
Sabah Gazetesi, sunucu Gözde Kansu yayınları nedeniyle Hürriyet'e açtığı savaşı bugün de sürdürdü..
Habercilik ve etik ilkelerden söz edenlere, "Olayın tüm tarafları ile konuşarak habercilik yaptık" diyenlere soruyoruz: Yaptığınız haber ve röportajlarda tek satır atv’nin ya da yapımcı kuruluşun görüşünü yansıttınız mı?
atv’de yayımlanan Veliaht programının sunucusu Gözde Kansu’nun işine ’üslup ve sunum tavrının projeyle örtüşmediği için’ son verilmesine rağmen, bunu dekolte kıyafet tartışmasına bağlamaya çalışan Hürriyet Dünyası, dün bir açıklama yaptı. "Medya savaşı tuzağına düşmeyiz" diyen ve Turkuvaz Medya Grubu’nun gerçekleri ortaya koyan açıklamasını "Seviyesiz"likle itham eden Hürriyet Dünyası, aslında "Suçluların telaşı" içinde olduğunu da gösterdi. Peki, "Olayın tüm tarafları ile konuşarak habercilik yaptık" diyen Hürriyet Dünyası’nın "Habercilik" ve "Etik" ilkelerden bahsettiği açıklaması, ne kadar gerçekleri yansıtıyor, kendi haberleri üzerinden bir göz atalım.
9 Ekim 2013 Çarşamba. Hürriyet’in manşetinde yer alan ve devamı da 2’nci sayfada yer alan haberinden: (...) Olayın ardından yapım şirketinin yeni bir sunucu arayışına girdiği iddiası ortaya atıldı. Haberde, AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Hüseyin Çelik’in Twitter’daki açıklamalarına yer verildi. Ancak haberde, ne atv, ne de yapımcı şirketin görüşü yoktu.
9 Ekim 2013 Çarşamba. Yapım şirketi Production House’tan yapılan açıklamada, "Yayıncı kuruluş atv; ilk bölüm yayımlanmadan önce, Gözde Kansu’nun üslup ve sunum tavrının projeyle örtüşmediğine karar vermiş, ileriki bölümlerde kendisiyle devam etmek istemediğini belirtmiştir. Yayın günü sosyal medyadaki olumsuz eleştirilerde bunun doğruluğunu göstermiş ve sunucu değişikliğine gidilmesi yönünde ihtiyaç doğmuştur" denildi.
Şimdi soruyoruz: İlk gün haberi hazırlarken, atv ya da yapımcı şirketin görüşünü aldınız mı? Almadıysanız, "Olayın tüm tarafları ile konuşarak haber yaptık" ifadesini nasıl kullanıyorsunuz. Eğer kullanıyorsanız, altına Hürriyet Dünyası değil Yalanlar Dünyası imzası atmalıydınız.
10 Ekim 2013 Perşembe. Hürriyet yine sürmanşetinde "O elbiseyi Ayşe giydi" başlığıyla Ayşe Arman’ın, sunucu Gözde Kansu’yla yaptığı röportaja yer verdi. 8’inci sayfasında yer alan haberde yalnızca Gözde Kansu’nun görüşleri vardı. Ve bu görüşler sıralanırken, "Uyarı almadım", "Mesele performans değil", "Bal gibi yaşam tarzına müdahale" başlıkları tercih edildi. Yapımcı kuruluşun tek satır görüşü, açıklaması yine yoktu.
Yine soruyoruz: Yapımcı kuruluş bir gün önce yani 9 Ekim’de atv’nin ilk programdan önce Gözde Kansu’yla çalışmama kararı aldığını bir basın açıklamasıyla duyurmuştu. Yani, kıyafet tartışması yokken Kansu’nun işine ’üslup ve sunum tavrının projeyle örtüşmediği için’ son verilmesine karar verilmişti. Bu açıklamadan haberiniz yok muydu? Biz yanıtlayalım: Vardı ama Hürriyet Dünyası, bu gerçeği bilmesine rağmen tek satır bile açıklamaya yer vermemeyi seçmişti. Yalanlar Dünyası’nın anladığı habercilik ve etik ilkeler bu olsa gerekti.
atv’de yayımlanan Veliaht programının sunucusu Gözde Kansu’nun işine ’üslup ve sunum tavrının projeyle örtüşmediği için’ son verilmesine rağmen, bunu dekolte kıyafet tartışmasına bağlamaya çalışan Hürriyet Dünyası, dün bir açıklama yaptı. "Medya savaşı tuzağına düşmeyiz" diyen ve Turkuvaz Medya Grubu’nun gerçekleri ortaya koyan açıklamasını "Seviyesiz"likle itham eden Hürriyet Dünyası, aslında "Suçluların telaşı" içinde olduğunu da gösterdi. Peki, "Olayın tüm tarafları ile konuşarak habercilik yaptık" diyen Hürriyet Dünyası’nın "Habercilik" ve "Etik" ilkelerden bahsettiği açıklaması, ne kadar gerçekleri yansıtıyor, kendi haberleri üzerinden bir göz atalım.
9 Ekim 2013 Çarşamba. Hürriyet’in manşetinde yer alan ve devamı da 2’nci sayfada yer alan haberinden: (...) Olayın ardından yapım şirketinin yeni bir sunucu arayışına girdiği iddiası ortaya atıldı. Haberde, AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Hüseyin Çelik’in Twitter’daki açıklamalarına yer verildi. Ancak haberde, ne atv, ne de yapımcı şirketin görüşü yoktu.
9 Ekim 2013 Çarşamba. Yapım şirketi Production House’tan yapılan açıklamada, "Yayıncı kuruluş atv; ilk bölüm yayımlanmadan önce, Gözde Kansu’nun üslup ve sunum tavrının projeyle örtüşmediğine karar vermiş, ileriki bölümlerde kendisiyle devam etmek istemediğini belirtmiştir. Yayın günü sosyal medyadaki olumsuz eleştirilerde bunun doğruluğunu göstermiş ve sunucu değişikliğine gidilmesi yönünde ihtiyaç doğmuştur" denildi.
Şimdi soruyoruz: İlk gün haberi hazırlarken, atv ya da yapımcı şirketin görüşünü aldınız mı? Almadıysanız, "Olayın tüm tarafları ile konuşarak haber yaptık" ifadesini nasıl kullanıyorsunuz. Eğer kullanıyorsanız, altına Hürriyet Dünyası değil Yalanlar Dünyası imzası atmalıydınız.
10 Ekim 2013 Perşembe. Hürriyet yine sürmanşetinde "O elbiseyi Ayşe giydi" başlığıyla Ayşe Arman’ın, sunucu Gözde Kansu’yla yaptığı röportaja yer verdi. 8’inci sayfasında yer alan haberde yalnızca Gözde Kansu’nun görüşleri vardı. Ve bu görüşler sıralanırken, "Uyarı almadım", "Mesele performans değil", "Bal gibi yaşam tarzına müdahale" başlıkları tercih edildi. Yapımcı kuruluşun tek satır görüşü, açıklaması yine yoktu.
Yine soruyoruz: Yapımcı kuruluş bir gün önce yani 9 Ekim’de atv’nin ilk programdan önce Gözde Kansu’yla çalışmama kararı aldığını bir basın açıklamasıyla duyurmuştu. Yani, kıyafet tartışması yokken Kansu’nun işine ’üslup ve sunum tavrının projeyle örtüşmediği için’ son verilmesine karar verilmişti. Bu açıklamadan haberiniz yok muydu? Biz yanıtlayalım: Vardı ama Hürriyet Dünyası, bu gerçeği bilmesine rağmen tek satır bile açıklamaya yer vermemeyi seçmişti. Yalanlar Dünyası’nın anladığı habercilik ve etik ilkeler bu olsa gerekti.