SAADET NEDEN YÜKSELİYOR? NUMAN KURTULMUŞ VE BEKAROĞLU AK PARTİ'Yİ NEDEN KIZDIRIYOR?

Akşam yazarı Serdar Akinan, Saadet Partisi'nin AKP'lileri neden rahatsız ettiğini soruyor. Mehmet Bekaroğlu'nu İslamcı medya tarafından ne ile suçlanıyor? Söylemleri neden AK Parti'yi bu kadar kızdırıyor?

Saadet neden yükseliyor? Bekaroğlu İslamcıları neden rahatsız ediyor?


Önceki gece Fox TV'de Doğan Şentürk'ün sunduğu 'Fox soruyor' programına katıldım... Programın konuğu Saadet Partisi İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan adayı Mehmet Bekaroğlu idi... Mehmet Bekaroğlu son derece önemli tespitlerde bulundu.
Sayın Bekaroğlu, geçtiğimiz gün, İslamcı medya tarafından 'CHP'nin değirmenine su taşımakla' hatta 'Ergenekoncu' olmakla itham edildi.
İslamcı veya iktidara yakın medya Bekaroğlu'na yer vermiyor. Verirse de iktidarı rahatsız edecek laflarını yayınlamıyor.
Peki, bu söylem ne ve neden AKP'yi bu kadar kızdırıyor?
Bunu kavramak için sanırım önce AKP'nin nereden ve nasıl doğduğunu hatırlamak gerek...
Türkiye'de 28 Şubat süreci ve 2001 kriziyle oluşan sosyal psikolojiyi, küreselleşmeyi gayet 'iyi' okuyan bir kesim AKPARTİ'de birleşti... İktidar aygıtının imkanları ve küresel sisteme entegrasyon AKP kadrolarını öncelikle muazzam bir güce ulaştırdı. Bu güç ise kontrolsüz bir özgüvende tecelli etti...Yolsuzluk iddiaları ayyuka yükseldi. Sosyal dönüşüm 'adil' olamadı. Kültürel dönüşüm ise 'yoz' ve 'güdük' kaldı.
AKP'nin eliti ve çevresinde kümelenen 'yeni merkez', gücün getirdiği nimetlerden yararlandı ve bu içten içe çürüme başlattı.
İşte Bekaroğlu'nun yarattığı rahatsızlık burada devreye girdi. Bizim okuyamadığımız bazı olguları gözlemledi ve 'kelimeleriyle' kalplerine ateş etmeye başladı.
'Jipteki türbanlı' ile 'duraktaki türbanlı' karşılaştırması AKP'nin derin vicdanında rahatsızlık yarattı...'Cumhurbaşkanı'nın eşinin türbanlı olması türbanlı işçinin atılmasını engelliyor mu?' sorusu başlıbaşına etkili bir tespit oldu...
AKPARTİ kadrolarının 'Hayat tarzı üzerinden kodlanmış siyasete' karşı, asgari müştereklerde buluşmak için, siyasal muhalefete ihtiyaç olduğunu gözardı etmemeleri gerek.
Her muhalefet edene yapıştırılan 'Ergenekon'cu yaftasını Bekaroğlu'na da takmaya kalkınca mahalle 'bir yerlerde' yanlış olduğunu görmeye başladı.
Bekaroğlu şu önemli tespiti de yapıyor: 'Saadet Partisi kadroları ilk defa bu seçimlerde moral üstünlük içinde... AKP kadroları ise tam anlamıyla savunma pozisyonunda...' diyor.
Üç seçimdir, 'Bana oy verin' diyen Başbakan Erdoğan'ın bu kez meydanlarda, 'Bana oy vermezseniz daha kötü olacak' demesinin altını çizen Bekaroğlu, şunu söyledi:
'AKPARTİ'liler, CHP'nin alacağı oydan çok Saadet Partisi'nin çizeceği yükseliş grafiğine kilitlendiler.'
Açıkçası, Mehmet Bekaroğlu ve Numan Kurtulmuş'un namuslu sesine iyi kulak vermek gerek... Bu ses kendini yerel seçimde hissettirecek, haziran sonrasında ise çok ama çok daha fazla duyacağız... Şüpheniz olmasın.


SERDAR AKİNAN -AKŞAM