RTÜK BU SAHNEDEN DE BİRŞEY ÇIKARTIRSA YUH OLSUN!
Sina Koloğlu "Tam RTÜK raportörü gibi yazdım olayı" dedi ve ekledi: "Ha, buradan bir şey çıkarmaya kalkarsa RTÜK, "Yuh olsun" derim."
Milliyet’in ekran avcısı yazarı Sina Koloğlu bugün köşesinde Ali Sunal ile Naz Elmas’ın başrollerini paylaştığı "Güzel Çirkin" dizisindeki bir sahneyi uzun uzun anlattı. Ardından sahnenin RTÜK denetimine takılabileceğini düşünen Koloğlu buradan bir şey çıkarmaya kalkarsa RTÜK, "Yuh olsun" derim diye ekledi. Koloğlu bunun ardından yazısında Sağlık Bakanlığı’nın bir dizi medya takip ajansını bazı yayınları izlemesi ve rapor etmesi için çalıştırdığını ve hazırlanan raporların RTÜK’e yollanıp ceza kesilmesini sağladığını yazdı.
İşte Koloğlu’nun Kanal D’nin "aksiyon sahneleri ne kadar az olursa o kadar iyi" yazdığı yeni dizisindeki o sahneyle ilgili yazdıkları:
NE KADAR AZ AKSİYON O KADAR İYİ
"Kanal D’nin yeni dizisi ’Güzel Çirkin’ fena değil. Yani aksiyon sahneleri ne kadar az olursa o kadar iyi. "Ama dizi bir polisiye" diyeceksiniz. Polisiye de işte bizde genelde bu ’aksiyon olayı’ pek becerilemiyor.
(...) Naz Elmas role oturmuş da Ali Sunal’da bir sorun var. Danimarka-İsveç ortak yapımı ’Bron / Broe’ benzeri olduğu söyleniyor. Ya iyi olsun, kopyası olsun razıyız. Kıvama gelirse izlenir, yoksa yazlık olarak kalır.
(...) Neyse, o hoş sahnelerden biri de Murat’la (Ali Sunal) nişanlısının kebapçı sahnesi. Murat garsonu çağırıyor, "Maç ne durumda?" diye soruyor. Garson, "Beşiktaşlı mısınız?" diye yanıt veriyor. Komiser Murat, "Çarşı çocuğuyuz" diyor.
Çarşı ve polis son günlerin anlaşamayan ikilisi. Az gaz yemedi Çarşı son bir ayda. Aklımıza o sahneler geliyor.
MURAT KOMİSER RAKI NİŞANLISI ŞARAP İÇİYOR
Ve bir de masa. Murat Komiser rakı, nişanlısıysa şarap içiyor. Garson, "Maç berabere" dediğinde komiserimiz uğurlu gelsin diye yer değiştirmek istiyor nişanlısıyla. Yer değiştirince bardakları da değiştirmek gerek, "Ver sen şu içkileri de değiştirelim" diyor.
RTÜK BU SAHNELERDEN BİR ŞEY ÇIKARTIRSA YUH OLSUN
Tam RTÜK raportörü gibi yazdım olayı. Ha, buradan bir şey çıkarmaya kalkarsa RTÜK, "Yuh olsun" derim. Sahnenin amacı bir fanatiğin halini bizlere anlatmaktı. Evde de öyledir ya. Bizim evde koltuk koltuk dolaşıyoruz Galatasaray gol atsın diye. Bu dozda bir ’içkili sahne’ anlayışı sınırını çizelim ve geçip gidelim.
SAĞLIK BAKANLIĞI’NIN MUHBİRİ AJANSLAR
Bu sigara-alkol yasağı sadece RTÜK’ün tasarrufunda değil. Şöyle ki ’sigaraları buzlama’ halini kim atladı, kim atlamadı diye takip eden asıl Sağlık Bakanlığı. Bakanlık, TV yayınlarını izlettiriyormuş. Bu işi yapan bazı medya takip merkezleri varmış. Sigara görüntülerini takip edip elektronik ortamda raporluyormuş. Sağlık Bakanlığı’na bildiriyormuş, onlar da cezayı uygulamak üzere RTÜK’e iletiyormuş.
BU TAM BİR GAMMAZLAMA MEKANİZMASI
Bu, tam bir ’gammazlama’ mekanizmasıdır. Şu anlattığım sistem bile ne kadar itici ve keyifsiz. Bu ’sağlık’la ilgili değil doğrudan ’ideolojik’ bir yaklaşımdır! Aynı şeyi içki için yapacaklar. Bir ’uzman’ kim ne içti, hangi bardak aslında içki bardağı, içinde su olsa da o aslında içki, şişenin tipi bozuk içki şişesidir, buzlanmadılar durumları olacak
YAZININ TAMAMI İÇİN TIKLAYINIZ...
İşte Koloğlu’nun Kanal D’nin "aksiyon sahneleri ne kadar az olursa o kadar iyi" yazdığı yeni dizisindeki o sahneyle ilgili yazdıkları:
NE KADAR AZ AKSİYON O KADAR İYİ
"Kanal D’nin yeni dizisi ’Güzel Çirkin’ fena değil. Yani aksiyon sahneleri ne kadar az olursa o kadar iyi. "Ama dizi bir polisiye" diyeceksiniz. Polisiye de işte bizde genelde bu ’aksiyon olayı’ pek becerilemiyor.
(...) Naz Elmas role oturmuş da Ali Sunal’da bir sorun var. Danimarka-İsveç ortak yapımı ’Bron / Broe’ benzeri olduğu söyleniyor. Ya iyi olsun, kopyası olsun razıyız. Kıvama gelirse izlenir, yoksa yazlık olarak kalır.
(...) Neyse, o hoş sahnelerden biri de Murat’la (Ali Sunal) nişanlısının kebapçı sahnesi. Murat garsonu çağırıyor, "Maç ne durumda?" diye soruyor. Garson, "Beşiktaşlı mısınız?" diye yanıt veriyor. Komiser Murat, "Çarşı çocuğuyuz" diyor.
Çarşı ve polis son günlerin anlaşamayan ikilisi. Az gaz yemedi Çarşı son bir ayda. Aklımıza o sahneler geliyor.
MURAT KOMİSER RAKI NİŞANLISI ŞARAP İÇİYOR
Ve bir de masa. Murat Komiser rakı, nişanlısıysa şarap içiyor. Garson, "Maç berabere" dediğinde komiserimiz uğurlu gelsin diye yer değiştirmek istiyor nişanlısıyla. Yer değiştirince bardakları da değiştirmek gerek, "Ver sen şu içkileri de değiştirelim" diyor.
RTÜK BU SAHNELERDEN BİR ŞEY ÇIKARTIRSA YUH OLSUN
Tam RTÜK raportörü gibi yazdım olayı. Ha, buradan bir şey çıkarmaya kalkarsa RTÜK, "Yuh olsun" derim. Sahnenin amacı bir fanatiğin halini bizlere anlatmaktı. Evde de öyledir ya. Bizim evde koltuk koltuk dolaşıyoruz Galatasaray gol atsın diye. Bu dozda bir ’içkili sahne’ anlayışı sınırını çizelim ve geçip gidelim.
SAĞLIK BAKANLIĞI’NIN MUHBİRİ AJANSLAR
Bu sigara-alkol yasağı sadece RTÜK’ün tasarrufunda değil. Şöyle ki ’sigaraları buzlama’ halini kim atladı, kim atlamadı diye takip eden asıl Sağlık Bakanlığı. Bakanlık, TV yayınlarını izlettiriyormuş. Bu işi yapan bazı medya takip merkezleri varmış. Sigara görüntülerini takip edip elektronik ortamda raporluyormuş. Sağlık Bakanlığı’na bildiriyormuş, onlar da cezayı uygulamak üzere RTÜK’e iletiyormuş.
BU TAM BİR GAMMAZLAMA MEKANİZMASI
Bu, tam bir ’gammazlama’ mekanizmasıdır. Şu anlattığım sistem bile ne kadar itici ve keyifsiz. Bu ’sağlık’la ilgili değil doğrudan ’ideolojik’ bir yaklaşımdır! Aynı şeyi içki için yapacaklar. Bir ’uzman’ kim ne içti, hangi bardak aslında içki bardağı, içinde su olsa da o aslında içki, şişenin tipi bozuk içki şişesidir, buzlanmadılar durumları olacak
YAZININ TAMAMI İÇİN TIKLAYINIZ...