Roger Waters Jon Bon Jovi'yi yerden yere vurdu!

İsrail için "Burası harika bir yer" diyen rock müzisyeni Jon Bon Jovi'ye meslektaşı ve insan hakları-barış mücadelecisi müzisyen Roger Waters'tan sert bir eleştiri geldi.

Waters, Jovi ve ekip arkadaşlarına yönelik kaleme aldığı mektupta İsrail devletinin Filistin'e yaptıklarını anımsatarak "Suçların en büyüğü susmaktır" dedi.

“Buranın harika bir yer olduğunu duydum ve her zaman gelmek istedim. Burası bütün dinlerin doğduğu bir mekân. Daha önceleri çok yoğundum ve ziyaret edemedim ama bu defa turneye dahil edilmesi için özellikle ısrar ettim." Sözler rock müzisyeni Jon Bon Jovi'ye ait, bahsettiği mekân ise İsrail. Bon Jovi bu sözleriyle; rock dünyasının barış ve insan hakları konusunda en hassas isimlerinden Roger Waters'ın damarına basmış oldu! Efsanevi rock topluluğu Pink Floyd’un solist ve bas gitaristi Roger Waters, İsrail'in Filistin'e karşı uyguladığı savaş ve işgal politikasına karşı hassas olan en ünlü simalardan biri. Milliyet Sanat'ın haberine göre; uzun yıllardır İsrail’in Filistin halkına uyguladığı şiddet politikasını sert bir şekilde eleştiren 71 yaşındaki müzisyen, Jovi’nin İsrail’e düzdüğü övgüler üzerine Jovi ve gruptaki diğer üyelere hitaben uzun bir mektup kaleme aldı.

'SUÇLARIN EN BÜYÜĞÜ SUSMAKTIR'

Şimdilerde dünya turnesine devam eden Amerikalı müzisyen Jon Bon Jovi yukarıdaki sözleri geçen hafta Yedioth Ahronoth gazetesine verdiği röportajda söylemişti. Röportajı okuyan Waters da Jovi ve gruptaki diğer üyeler için bir mektup kaleme alarak, “Suçların en büyüğü, sessiz kalmak ve umursamamaktır” diye seslendi. İsrail’deki hiçbir organizasyona katılmayan Waters, meslektaşlarını da bu ülkede konser vermemeleri için örgütlüyor.



Waters’ın kaleme aldığı mektubun özetiyse şöyle:

“Daha önce meslektaşlarıma defalarca anlattığım İsrail ve onun uyguladığı tecrit politikalarının geçmişini burada tekrar yazma gereği duymuyorum. Jon’un Yedioth Ahronoth’ta çıkan röportajını gördüm ve bunun üzerine İsrail’in on yıllardır Filistin halkına karşı yürüttüğü baskıcı uygulamaları bir daha anmak istedim. Sonuç olarak bu bir tercih ve siz de 3 Ekim günü Tel Aviv’de konser vermeyi kabul ederek kendi duruşunuzu sergilediniz.

- Bebek yakan yerleşimcilerle omuz omuza durmayı tercih ettiniz.
- Rachel Corrie’yi bulldozeriyle ile ezen şoförle omuz omuza durmayı tercih ettiniz.
- Sahildeki gençleri bombalayan denizciyle omuz omuza durmayı tercih ettiniz.
- Yeşil tişörtlü çocuğu dürbünlü tüfekle vuran askerle omuz omuza durmayı tercih ettiniz.
- Soykırım yapmayı öneren Adalet Bakanı ile omuz omuza durmayı tercih ettiniz.
ve
- Adaletin yanında durmayı reddettiniz.
- Mülteci kamplarını bombalamayı kabul etmeyen pilotla yan yana durmayı reddettiniz.
- Askerlik yapmamak için yıllarca hapiste kalmayı göze alan genç ile yan yana durmayı reddettiniz.
- Hayat kurtardığı için mesleği elinden alınan doktorla yan yana durmayı reddettiniz.
- Bacakları olmadan o moloz yığınında büyümeye çalışan çocukla yan yana durmayı reddettiniz.
Suçların en büyüğü, sessiz kalmak ve umursamamaktır.”
Roger Waters (Milliyet Sanat)