Rezan Epözdemir'den Denizbank'a ağır suçlama: Benden müvekkillerimi satmam istendi!

DenizBank, dolandırıcılık davasıyla ilgili açıklamalarda bulunan avukat Rezan Epözdemir hakkında baroya şikayette bulunacaklarını ve suç duyurusunda bulunacaklarını bildirdi.

DenizBank'ın, "yüksek karlı gizli fon" adıyla bilinen dolandırıcılık davasına ilişkin asılsız beyanlarda bulunduğu ve saptırılmış bilgiler verdiği suçlamasıyla hakkında hukuki yollara başvuracağını açıkladığı avukat Rezan Epözdemir, banka yönetiminin kendisini tehdit ettiğini iddia etti. Gazeteci Fatih Altaylı'ya konuşan Epozdemir, "Benden davayı dolayısı ile müvekkillerimi satmam istendi. Hepsi belgeli, hepsi kayıtlı." ifadelerini kullandı.

DenizBank, dolandırıcılık davasıyla ilgili açıklamalarda bulunan avukat Rezan Epözdemir hakkında baroya şikayette bulunacaklarını ve suç duyurusunda bulunacaklarını bildirdi.

Gazeteci Fatih Altaylı, "Dün geç saatlerde konuştuğum Epözdemir, açıkladığı her şeyin belgeli, kayıtlı olduğunu söyledi ve daha vahim iddialarda da bulundu." diyerek Denizbank'ın dolandırıcılık davasıyla ilgili suçladığı avukat Epözdemir'le ilgili şu satırları yazdı:

"Bir avukat ile bir banka birbirine girdi.

Buna ilk defa şahit oluyorum.

Seçil Erzan’ın bir saadet zinciri kurmaya çalışarak, futbolcuları ve bazı iş insanlarını dolandırması ile ilgili davada ünlü avukat Rezan Epözdemir, bazı futbolcuların avukatlığını üstlenmişti.

Epözdemir, davaya dahil olduktan sonra, ilk işi Denizbank yönetiminin bu dolandırıcılıktan en azından haberdar olduğunu söylemek ve banka yönetimini de davanın içine çekmeye çalışmak oldu.

Müvekkilleri adına akıllı bir hamle idi.

Seçil Erzan’dan bir şey alamayacağını biliyordu.

Zaten banka yönetimi de süreçte pek çok hata yapmış, Seçil Erzan hakkında doğrudan savcılığa suç duyurusunda bulunup kenara çekileceğine Erzan’ı sorguya çekerek, Erzan’a yeni bir telefon vererek ve dava başladıktan sonra davanın müştekisi durumundaki futbolcular hakkında suç duyurusunda bulunarak işin içine banka kendi kendini sokmuştu.

Zaten pek çok bankacı da şubesinde milyonlarca dolar ya da bavullar dolusu paranın el değiştirdiği bir banka şubesinden genel müdürlüğün bilgisinin olmamasının mümkün olmadığını, böyle bir durumun en azından yönetim zafiyetini gösterdiğini söylüyorlardı.

Epözdemir ısrarla bu meselenin üzerine gitti, banka yönetiminin bu işin içinde olduğunu kanıtlamaya çalıştı.

Sonunda banka yönetimi, Epözdemir’e savaş açtı ve Epözdemir’in birtakım belge ve fotoğrafları kasıtlı olarak farklı tarihlerde ve farklı yerlerde çekilmiş gibi gösterdiğini, adaleti yanıltmaya ve algı oluşturmaya çalıştığını söyleyerek Epözdemir’e dava açtı.

Ancak Epözdemir’in bankaya cevaben ortaya koyduğu iddialar çok daha vahimdir.

Rezan Epözdemir, banka yönetiminin kendisini tehdit ettiğini, davadan çekilmesi için kendisine baskı uyguladığını ve kredi verdiği medyayı da kendisine karşı kullandığını açıkladı.

Dün geç saatlerde konuştuğum Epözdemir, açıkladığı her şeyin belgeli, kayıtlı olduğunu söyledi ve daha vahim iddialarda da bulundu.

“Benden davayı dolayısı ile müvekkillerimi satmam istendi. Çok çirkin önerilerde, tekliflerde bulunuldu. Benim bu davadan elde edeceğim gelirin umurumda olmadığını, şahsen tanıdığım bazı futbolcuların hatırı için bu davayı aldığımı anlamadılar. Abi, bir avukatın davasını satması ile ailesini satması arasında hiç fark yoktur. Ben söylediğim her şeyi kanıtlayacak durumdayım. Hepsi belgeli, hepsi kayıtlı. Para gücü ile herkesi korkutmaya, herkesi sindirmeye alışmışlar. Ben ne korkarım ne sinerim. Her attıkları adım ile bu işin içinde ne kadar fazla olduklarını kanıtlıyorlar. Belli ki, çok korkuyorlar” dedi.

Futbolcular ve dolandırılan diğer kişiler bu davayı kazanır mı kaybeder mi bilemiyorum.

Ancak Denizbank’ın bu davanın en büyük kaybedeni olduğu aşikar.

Yazının tamamını okumak için tıklayın