Rahşan Ecevit..
Türk siyasi hayatına damgasını vuran rahmetli Başbakan Bülent Ecevit’in eşi, can yoldaşı, aşkı… Öyle bir aşktı ki onların ki; birbirleri için şiirler yazdırdı.
Ankara’da o dönem haberci olup Ecevit’i takip edip de Rahşan Hanım’ın elinden çay içmeyen, yaptığı kekten yemeyen yoktur…Mütevazıydı. Kibir, O’nun karakterinin yanından bile geçemezdi. Kibirlileri de hiç sevmezdi zaten.
Kartal marka arabasıyla gezen bir First Lady’di..
Ölüm haberi ajanslara düşünce, dönemin Başbakanlık muhabiri gazeteci arkadaşım Nilgün Balkaç’ı aradım. Konuştuk, üzgündü. Yakındı Rahşan Hanım’a ve vefa Nilgün için asla bir semt adı olmamıştı. Ecevitleri çok uzun süre takip etmişti. “Oran’daki güller öksüz kaldı be Cezmi” dedi.. Çok severdi Rahşan Hanım o gülleri.
Son konuşmasında “Bülent Bey’i yaşatıyorum” demiş. “Bu sessiz sakin evde, hergün kitaplarının tozunu alıp gözü gibi koruduğu tespih koleksiyonuna bakıyorum” diye de eklemiş..
Evet; Rahşan Hanım yaşam tarzıyla, mütevazı kimliği ile geldi geçti bu hayattan…
Geriye Bülent ve Rahşan’ın büyük aşklarını ve hayatlarını anlattığı, yazmaya başladığı ama yarım kalan kitabı, eski bir daktilo ile anıları kaldı.
O kitabı yazmaya daktilo ile başlamış. Yakınları, daha rahat olur düşüncesiyle bir bilgisayar almışlar ama alışamamış bilgisayara.
Kaldırtmış ve yeniden daktilosu ile yazmaya devam etmiş.
1995-96’ya kadar da gelmiş.
Ama hastalık daha fazlasını yazmasına izin vermemiş..
Bizim Rahşan Hanım’lı anılarımızda ise hep o elleriyle demlediği güzel çay ve üzümlü kek kaldı.
Nasıl da yürümüştü büyük aşkının cenazesinde o yaşına rağmen Kocatepe Camii’nden Devlet Mezarlığı’na kadar...
Aynı yol bir kez daha katedilecek ama bu sefer yollar kavuşmaya çıkacak..
O dönem biz gazetecilerin gönlünde apayrı bir yeri olan Rahşan Ecevit geldi geçti bu fani dünyadan..
Ve değerli abim meslektaşım Zekeriya Albayrak'ın çektiği o güzel fotoğraf..
Ecevit çiftinin kitapta yarım kalan büyük aşkı, ahirette sürecek.
Mekanın Cennet olsun mütevazı First Lady…..